Şüyuu vukuundan dedikleri...
Güncelleme Tarihi:
‘Şüyuu vukuundan beter’ mi derler, nasıldır o söz? Hani ‘bir konuda söylentilerin olması, o işin olmasından daha kötü tesir uyandırır’ (D.Mehmet Doğan) anlamında... Halk diliyle ‘adı çıkacağına canı çıksın’ şeklinde de söylenir. Geçen hafta TEM otoyolu üzerinde sık seyreden üç ayrı sürücünün söyledikleri beni çok rahatsız etti!
Anlattım ya, komünist Yugoslavya’da ‘suçüstü mahkemesi’ne çıkmışlığım vardır benim. Sebebi, Avrupa’ya giderken (ve gelirken) mecburi bu Allah’ın belası memleketten geçen Türkler’e, Yugoslav polisinin kurduğu trafik tuzaklarıydı.
Aynı günde üç kere trafik tuzağına düşüp, polise 100’er dinar rüşvet verince dellenmiş, dördüncüsünde kavga çıkarmış, kendimizi bir Sırp köyünde, sadece ‘dobrişki mravsko’ diye konuşan bir yargıcın karşısında bulmuştuk. ‘Ulan bizi öldürüp gömseler, cesedimizi bile bulamazlar burada’ korkusundan, 750 dinar cezaya gık diyememiş, kuzu kuzu... yargıcın karısının posta çeki hesabına parayı yatırmıştık... (Acaba o adam gerçekten bir yargıç mıydı, yoksa polisle işbirliği içinde bizim gibi turistleri dolandıran biri mi, asla öğrenemedik. ‘Olur mu öyle şey’ demeyin. ‘Bursa’da, araçları trafik kazası yapmış gibi gösterip, sigorta şirketlerinden binlerce YTL’lik vurgun yaptığı iddia edilen 6’sı trafik polisi 28 kişi yakalandı, diyen haberden daha iki gün önce alıntı yaptım burada.)
Yugoslavya, Tito’dan sonra bölünüp iç savaş çıkınca, Allah biliyor ya, ‘Yıllar yılı ahımı aldılar, çok beddua ettim, ondandır...’ dediğimi hatırlarım.
İşte, hergün TEM otoyolunu kullanan 3 profesyonel sürücüden ayrı vesilelerle işittiğim bir iddia, bir itham, beni bu hatıra yüzünden çok üzdü.
AĞIR İTHAM
Şöyle diyorlardı üçü de, farklı ifadelerle:
Polis, TEM otoyolunun (yerden tam emin değilim, galiba) Alibeyköy çıkışına yakın çevirme yapar. Trafik de nedense hep bu bölgede ‘ekipler yatarken’ şişer. Günahları boynuna, bizim duyduğumuza göre polisler trafiği bilerek, isteyerek böyle tıkıyormuş abi... Araçlar trafikten kaçmak için emniyet şeridine girsin, polisler de onları yakalasın diye. Hediyesi 20 milyon!
Korkunç değil mi? Dehşet değil mi?
Polis, rüşvet alabilmek için trafik sıkışıklığı yaratıyor ve emniyet şeridine gireceklere tuzak hazırlıyor... diyorlar resmen. ‘Şüyuu vukuundan beter’ dediğim bundandır. Böyle bir dedikodunun yayılması, bir iki polisin böyle bir rezilliğe kalkışmasından çok daha vahim.
Bu söylentiler (“Sadece söylentidir, Türk polisi böyle şey yapmaz...” diyebilir misiniz gönül rahatlığıyla?) vatandaşların polise güvenmediğinin, rüşvetçi-avantacı gözüyle baktığının işaretidir. Bu bakış açısı sadece polise olan güveni sarsmaz, ardından ‘verirsin çorba parasını, susturursun’ gelir ki... sadece trafik anarşisinin değil, gaspın, kapkacın, hırsızlığın, yolsuzluğun hasılı her türlü suçun patlamasının da sebebi budur.