Güncelleme Tarihi:
Tutuklanan Özgür Gündem Gazetesi yazarı ve Yayın Danışma Kurulu üyesi Aslı Erdoğan için dün Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde ‘Özgürlük Nöbeti’ tutuldu.
Nöbete, CHP Milletvekili Mahmut Tanal, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP milletvekilleri Garo Paylan, Filiz Kerestecioğlu, Hüda Kaya, DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Barış İçin Herkes Platformu, Barış İçin Akademisyenler Platformu üyeleri katıldı. Açıklama öncesi Aslı Erdoğan’ın kitapları dağıtılıp, “Özgür Gündem susturulamaz” slogonları atıldı.
‘YAZAR BİAT ETMEZ’
CHP Milletvekili Tanal, açıklama öncesi Aslı Erdoğan’la görüştüğünü belirterek şunları söyledi: “Aslı Erdoğan hepinize selam iletti. Evinde 3 binin üzerinde kitap bulunduğu, delil olarak sadece 4’ünü aldıklarını söyledi. Biri, 1930 yıllarındaki Ağrı isyanları, bir kitabın da sadece ismi Kürtçe. ‘Ben aydınım, ben yazarım’ dedi. ‘Yazarlar biat etmez’ dedi. ‘Ama beni sorumluluk altına sokan tek bir konu var. Gazetenin yayın danışmanı olmam’ dedi. Basın danışmanının hiçbir hukuksal cezai sorumluluğu yoktur.”
‘KEYFİ VE HUKUKSUZ’
Tutuklamanın keyfi ve hukuksuz olduğunu dile getiren Tanal şöyle devam etti: “Cezaevi idaresiyle konuştum. Burada tutuklu ve hükümlü sayısı kadar içecek ve yiyecek gıda bulundurabiliriz’ dediler. Aslı aç ve susuz buraya gelir. Sulh Ceza’da bir baygınlık geçirir. Yemek verilmediği için şekerinin düştüğünü söyler. Pazar günü akşam 20,00’dan pazartesi saat 17.00’ye kadar bir bardak su ister. Suyun verilmediğini söyler. Gidin lavabodan için denilir. Korkudan içmez. Kantine su almak için yazdırır ama su akşam getirilir. İnsanları tutuklayabilirsiniz ama yaşantısıyla hayatıyla bu şekilde eziyet verici, insanlık dışı muameleyi hiçbir insan haketmez. Bunu şiddetle kınıyorum.”
'PAPAĞAN OLMAYACAĞIZ'
DAHA önce tutuklanan ve serbest kalan akademisyen Esra Mungan ise şunları söyledi: “Bu sanıyorum duvarın öbür tarafından olduğum 5’inci nöbet. Aslı Erdoğan’ın tutuklandığını duyduğumda çok sarsıldım. Olanlar çok utanç verici. Israrla devlet kendi söylemini üstlenmemizi istiyor. Ama biz ısrarla neye inanıyorsak onu söylemeye devam edeceğiz. Belirli bir resmi söylemin papağanı olmayacağız. Biz hem Kürtlerin, hem kadınların hem Alevilerin hem LGBT, bütün özgürlük mücadelelerinin yanında olacağız.”