Güncelleme Tarihi:
Mehmet Ali Susam, 10 Haziran Cuma günü Tarihi Havagazı Fabrikası’nda CHP Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel’in düzenlediği, CHP İzmir milletvekili adaylarının tamamı ve belediye başkanlarının katıldığı basın toplantısı öncesi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kendisine yönelik sözleriyle ilgili suskunluğunu bozdu. Kordon Otel’de basın mensuplarına seçimleri değerlendiren Susam, toplantının sonunda hem kendi açısından olayı anlattı, hem de çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Susam, seçim sonrası parti içi mücadelenin başlaması nedeniyle kamuoyunda farklı bir imajla algılanma başladığını, bu nedenle bu olayla parti içindeki gelişmelerin bir arada değerlendirilmesini istemediğini belirtti. Gazetecilere olayı anlatan Susam "8 Haziran günü Kaya Prestige Otel’de yapılan basın toplantısında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da onayıyla, soru sormak isteyen basın mensuplarına kendilerini tanıdığım için mikrofonu ben gönderdim. En son soruyu da Kazım Erkmen sordu. Bunlara, oradaki gazeteciler Ünal Ersözlü ve Ali Ekber Yıldırım şahittir. Erkmen’in sorusuna Kılıçdaroğlu da Aziz Kocaoğlu da yanıt verdi. Toplantıdan sonra bazı gazeteciler ve bazı partililerden gelen o mikrofonla birlikte soruların da gittiği ve kağıttan okunarak soruların okunduğu şeklinde bazı sözler duydum. 10 Haziran günü düzenlenen toplantı öncesi Kocaoğlu’yla tesadüfen yanyana oturunca kendisine siyasi kişiliğime yakışan bir üslupla, siyasi nezaketle Genel Başkan’ın bilgisi dahilinde gazeteci arkadaşlara mikrofon gönderdiğimi söyledim. Ancak mikrofonla birlikte giden bir kağıttan sorular sorulduğu yönünde sözler duyduğumu, çok üzüldüğümü belirttim. Tahrik içermeyen, yavaş sakin bir açıklama yapıp bilgilendirme içerikli konuşma yaptım. Bundan sonraki gelişen olaylara sizler şahitsiniz" dedi.
BİR KAVGANIN TARAFI DEĞİL MAĞDURUYUM
Susam, sözlerinin üstüne basa basa bu olayda bir milletvekili ve belediye başkanının kavgası olmadığını söyledi. Susam, "Ben herhangi bir kavganın tarafı değil, bu olayın mağduruyum. Hiç hak etmediğim, yaşamayı hiç istemediğim ve hiç duymak istediğim sözlerin muhatabı olmaktan üzüntü duydum. Orada hiç sesimi çıkarmadım, sakince olayı izledim. Bunun tek nedeni vardır. Seçim öncesi böyle bir tartışmanın tarafı olmamak için konuşmadım. Sorumlu bir siyasetçinin yapması gereken bir davranışı göstermek için yaptım. Söylenen tüm sözleri kötü söz olarak telakki ediyor ve reddediyorum" dedi.
KOCAOĞLU’NA DAVA AÇIYORUM
Susam, Aziz Kocaoğlu’nun toplantıda kendisi için söylediği sözlerle ilgili hukuki anlamda gerekli kişisel girişimlere başlayacağını açıkladı. Susam "Kişisel hakaret olduğu için ceza davası açacağım. Tazminat davası açmayacağım" dedi. Hem kendisini hem de Genel Merkez’in disiplin mekanizmasının çalışması için de girişimi olacağını söyledi.
KILIÇDAROĞLU’NA BEN ANLATTIM
Susam, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun bir gün sonra 11 Haziran’da İzmir’e geldiğinde kendisiyle konuştuğunu ve olayı anlattığını söyledi. Kılıçdaroğlu’nun İzmir’de seçim çalışmalarının başarılı geçmesi için o gün gayretli bir efor sarfettiğini belirten Susam, "Genel Başkan konuyu değerlendirmiştir. Genel Merkez’de ise değerlendirme süreç içinde ortaya çıkacaktır. Ben, bana yapılan bu davranışla ilgili hukuki tüm zeminlerde hakkımı arayacağım" dedi.
Susam, kişilik haklarına saldırı olduğunu, bir parti içi mücadele olmadığını söyledi. Bornova Kongresi öncesi Kocaoğlu’yla yaşanan tartışmaları ve Parti Meclisi oluşumundaki gerginliklerle ilgili olarak Susam, burada bir yasal mücadele olmadığını söyledi. Susam, "Ben parti içi kavga noktasına hiç gelmedim. Her arkadaşımla parti içinde kol kola omuz omuza oldum. Bundan sonra da öyle olacak" dedi. Kocaoğlu’nun ilk belediye başkanlığı döneminde Birlik Başkanı olarak uyumlu çalıştıklarını da belirten Susam sözlerine şöyle devam etti:
"2009 adaylığı konusunda destek verdim. Arsenik tartışmaları konusunda belediyeye destek verdim. KİK iptalleri konusunda ve metroda zarar gören Hatay esnafıyla ilgili TBMM’de çalışmalar yaptım. Aziz Bey’in başarılı olması İzmir’in partimin başarısıdır. Aziz Bey’in başarılı olmasından gurur duyarım. Zor günlerde yanındaydım. Ancak, hiçbir durum kişilik haklarıma hakareti haklı kılmaz."
Susam, seçim sonrası değerlendirmesinde ise CHP’de parti içi kongre talepleri ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun istifasının istenmesini doğru bulmadığını söyledi. Bu tür eleştirilerin parti kurullarında dile getirilmesi gerektiğine dikkat çekti.