OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 10, 2004 00:00
Gülriz Sururi, alamet-i farikası göz makyajını silerek Hürriyet Yeniyıl özel sayısı için poz vermiÅŸti. Bu bir kamuoyu yoklaması da olacaktı. Bakalım hayranları, yakın çevresi hangi halini tercih edecelerdi? Ä°ÅŸte yeni yıla bu heyecanla baÅŸladı Gülriz Sururi. Yılın ilk günü onu hiç beklemedikleri ÅŸekilde görenler telefona sarıldılar.O gün olanları gülerek anlatıyor. Aslında iki gün önce ‘‘Gülriz Sururi soyundu’’ anonsları baÅŸlamıştı. Sururi o günlerde hiç telefon almamış; çünkü dostları onu aramaya cesaret edememiÅŸ! Hatta hukukçu ve yazar dostu YiÄŸit Okur, bütün bir gece uyuyamamış; yatağında 'Acaba bu kız bir gençlik hatası yaptı da yıllar önce çıplak fotoÄŸraf mı çektirdi? Bu da gazetelerin eline mi geçti? Acaba tazminat mı isteyecek? Ben onu nasıl müdafaa edeceÄŸim?' sorularıyla dönmüş, durmuÅŸ...Ama ertesi gün gazeteyi gördüğünde 'bayılmış', hemen telefona sarıldığı gibi yaÅŸadığı heyecanları anlattıktan sonra, 'Beni bile inandırdılar...' demiÅŸ.O günlerde telefonları hiç susmayan Sururi, 'soyunmasının' genelde tebrik edildiÄŸini, çünkü çok cesur bulunduÄŸunu söylüyor. Galiba kimileri de gönül koymuÅŸlar; 'Bunu nasıl yaptın? Biz bile seni böyle görmedik, yıllardır kendini öyle iyi korumuÅŸtun ki!'ÇoÄŸu, eÅŸi Engin Cezzar'ın verdiÄŸi ilk tepkiyi vermiÅŸ: 'Bu senin lisedeki fotoÄŸrafına benziyor...' Hatta kimisi, anı kitabındaki eski fotoÄŸraflarından biri olup olmadığını sormuÅŸ. Ama genel tepki, bu halinin çok beÄŸenilmesi tabii... Sururi, bir alışveriÅŸ merkezinde, çok hoÅŸ bir beyefendinin Engin Cezzar'a 'Lütfen eÅŸinize söyleyin, siz de razı olun, ne olur artık boyamasın' dediÄŸini anlatıyor keyifle.Biz ÅŸimdi 1 Ocak'taki soruya dönüyoruz. Hani bunun bir test deÄŸil de bir 'kamuoyu yoklaması' olduÄŸunu söylemiÅŸti Gülriz Sururi. Ve aldığı tepkilere göre karar vereceÄŸine söz vermiÅŸti. Åžimdi kamuoyundan büyük ölçüde 'böyle kal' tepkisi geldiÄŸine göre ne yapacak? Sururi 'hınzır' bir cevap veriyor: 'Evet, yavaÅŸ yavaÅŸ alıştırmalara gireceÄŸim. Arada bir yapacağım... Yani yapacağım derken (makyaj) yapmayacağım!'Gülriz Sururi’nin, Kıldan Ä°nce Kılıçtan Keskince, Bir An Gelir, Biz Kadınlar ve Gülriz'in Mutfağından adlı kitaplarından sonra yazdığı ilk öykü kitabı GirmediÄŸim Sokaklarda nedeniyle yaÅŸadığı heyecan da yabana atılır gibi deÄŸil. Sürükleyici ve özellikle 'hınzır' 12 öyküden oluÅŸan kitap üç haftada üçüncü baskısını yaptı.YaÅŸar Kemal'in, anı kitaplarından sonra 'Gülriz baÅŸka alanlarda da yazmalı, baÅŸarılı olacağını düşünüyorum' sözlerinin, Hakkı Devrim ve Selim Ä°leri'nin benzer sözlerle verdikleri desteÄŸin kendisini tetiklediÄŸini ve öykü yazmaya ittiÄŸini söyleyen Sururi, 'DoÄŸan Kitap'ın yaptığı kültür-edebiyat gezileri sırasında da, Türkiye'nin her yerinde okurlarımdan 'ne olur yazın' talepleri geldi. Ben de baÅŸladım' diyor.Son öykü hariç, kitaptaki tüm öyküler kurmaca. Ä°lk hikayesini sekiz yaşında ateÅŸlendiÄŸinde geniÅŸ kenarlı ÅŸapkasından çok etkilendiÄŸi teyzesini tasvir ederek yazan; bir de 20 yaÅŸlarında, bir gece bindiÄŸi otobüste yolculuÄŸunu kaleme alan Sururi, bu kitaba kadar bir daha da hikaye yazmamış: 'EÄŸer ben yazar olarak kabul ediliyorsam, bu söyleyeceÄŸim ÅŸeyden utanmam lazım, ama dürüst geldim dürüst gideceÄŸim, o yüzden de söylüyorum: Kağıt ve kalemle masaya oturduÄŸum anda hiçbir ÅŸey yok kafamda. Oturunca yazmaya baÅŸlıyorum.' Kimi bir gecede, kimi üç günde yazılmış öykülerin, yazılmaya baÅŸlandığı ve bittiÄŸi tarihler de altlarında yer alıyor.Bundan sonra yazmaya devam edecek mi? 'Bilmiyorum, cahil cesareti mi dersiniz ama bir roman denemesi yapıyorum.’ Â
button