Güncelleme Tarihi:
Loyd bir kontrol noktasında silahlı bir genç tarafından durdurulduklarını ve tercümanları Hamza'nın Irak Şam İslam Devleti Örgütü'nün İngilizcesinin baş harfleri olan 'ISIS' diye mırıldandığını anlatıyor ve şöyle devam ediyor:
"Bu kelimenin kendisi, aracın içindeki oksijeni çekip almış gibiydi. Adam kaçırma ve işkenceyle, Batılılara karşı nefretleriyle ve şeriatın radikal bir yorumuna inanmalarıyla tanınıyorlar. Suriye'de 20 dolayında yabancı rehinenin kaderlerini ellerinde tutuyorlar. Birkaç dakika sonra daha çok sayıda ISIS militanı aracın etrafına geldi. Hepsi en az ilki kadar düşmanca davranıyor, ruh halleri öfke ve iki İngiliz gazetecinin ellerinde olmasından duydukları sevinç arasında gidip, geliyordu."
"ÖRGÜTÜN GÜCÜ BÜYÜYOR"
Haberde örgütün gücünün ve militan sayısının arttığı ve savaşın gittiği yönü şekillendirmeye başladıkları kaydediliyor. Örgütün Irak ve Suriye'deki Sünni bölgelerini şeriatla yönetilen bir halifeliğe dönüştürmek istediği vurgulanıyor.
Anthony Loyd daha sonra grubun Iraklı komutanının pasaportlarını bir başka militanla gönderdiğini, bu sırada beklerken arkalarında üzerinde uçaksavar bulunan bir kamyonun durduğunu ve kamyondan beş, altı farklı ülkeden gelen militanların indiğini anlatıyor. Tercüman Hamza ise bu noktada, "Bir seferinde Brezilya'dan gelen militanlarla bile tanıştım" diyor.
"TÜRKİYE'DEN GEÇEN CİHAD YANLILARI"
Loyd, örgütte genellikle Iraklı militanların komuta kademesinde olduğunu, alt düzey militanların çoğunluğununsa Körfez'deki Arap ülkelerinden geldiğini anlatıyor. Times muhabiri dünyanın dört bir yanından gelen cihatçıların Türkiye'nin sınır politikası sayesinde, kolayca Suriye'ye girebildiğini de anlatıyor. Sayıları beş ila sekiz bin arasında olduğu tahmin edilen militanların Filipinler, Güney Amerika, Kafkaslar, Kuzey Afrika, Sudan, Pakistan ve Avrupa gibi dünyanın farklı noktalarından geldiği kaydediliyor.
Haberde Türkiye'nin geçen yıl Özgür Suriye Ordusu'na lojistik destek için Suriye sınırındaki denetimi gevşettiği, devriyelerini geri çektiği, binlerce cihatçının da bu durumdan faydalandığı söyleniyor.
Ankara'nın, yabancı cihatçıların Suriye'ye girişinin kolaylaşması için resmen yardım verildiğini reddettiğini yazan Loyd, buna karşın muhalefet partilerinin bundan emin olduğunu kaydediyor.
CHP HATAY İL BAŞKANI: HÜKÜMET İMKAN SAĞLIYOR
Times'ın konuştuğu Hatay CHP İl Başkanı Servet Mollaoğlu da "Bu hükümet cihatçılara para, barınma ve Suriye'ye geçiş imkânı sağlıyor. Cihatçıların yüzde 90'ı Türkiye üzerinden geçiyor. Bazıları sadece cihat vermeye giden gençler. Ama aralarında uluslararası istihbarat kuruluşlarınca iyi tanınan katiller ve teröristler de var" diyor.
Anthony Loyd, geçmişte pek çok yabancıyı rehin alan örgütün bir saatlik bekleyiş sonunda, birdenbire ‘mucize eseri’ kendilerini serbest bırakmaya karar verdiğini yazıyor.
"TEK ÇARE YA TERK ETMEK YA DA RADİKAL OLMAK"
Haber, Suriyeli tercüman Hamza'nın "Başladığında devrimimizin bu noktaya geleceğini asla düşünemezdim. Yabancı savaşçılar her yerde. Kimyasal silahlar, bütün önemli binaların zarar görmesi ya da yıkılması. Dürüst olanlar kaçıyor, hırsızlar başa geçiyor. Şimdi tek çare ya ülkeyi terk etmek, ya da saygınlık kazanmak için radikal olmak. Bu iş bitti" sözleriyle sona eriyor.
SURİYE'YE YARDIM ARAŞTIRMASI
Times konuyla ilgili başyazısında da, Türkiye'nin Suriye sınırını denetlemesi gerektiğini söylüyor.