Güncelleme Tarihi:
Suriye'de Esad karşı isyanların başlamasının birinci yılında, Başkent Şam'da binlerce kişi yönetime destek vermek için toplandı. Suriye Haber Ajansı Sana, ülkelerine karşı kurulan komploya karşı binlerce insanın ülkenin genelinde sokaklara çıkacağını duyurmuştu.
Silahlı isyancılar için ilk kötü haber ise, dün gelmişti. Suriye ordusunun, silahlı isyancılar için kilit niteliğindeki İdlib ve Deraa şehirlerini kontrol altına aldığı duyruldu. Suriye ordusu, direniş için bir diğer önemli önemli merkez olan Bab-ı Amr'ı da geçtiğimiz günlerde ele geçirmişti.
Şehirlerin yeniden Esad'ın yönetimine geçmesi ile muhalifler Lübnan ve Türkiye sınırında, pusu, yol kenarına bomba yerleştirme gibi taktikleri yoğun olarak kullanmaya başladı.
SURİYE'DEN TÜRKİYE'YE BÜYÜK KAÇIŞ
MUHALİFLER NE İSTİYOR?
Suriye'de silahlı ve silahsız, farklı ajandaları benimseyen çok sayıda muhalif grup var. Bunların bazıları çeşitli çatılar altında bir araya gelmiş durumda:
Suriye Ulusal Konseyi
İçinde Müslüman Kardeşler'in de bulunduğu Suriye Ulusal Konseyi (SUK), uluslararası camiada en çok sesi duyulan grup. SUK, Avrupa Birliği tarafından Suriye'nin meşru temsilcisi olarak resmen tanındı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da SUK'un Suriye halkını temsil ettiğini söyledi.
Resmi internet sitelerinde, her türlü etnik azınlığı kapsadıklarını ve dış müdahaleye karşı olduklarını açıklayan SUK'nin bünyesindeki Müslüman Kardeşler ise Alevi ve Hristiyan karşıtı söylemleriyle tepki çekiyor. Ayrıca grup içindeki bazı isimler daha önce dış müdahale seçeneğine uzak olmadıklarını ifade etmişlerdi.
SURİYE'DE İÇ SAVAŞ TEHLİKESİ / FOTO GALERİ
Özgür Suriye Ordusu
Suriye ordusuna karşı silahlı eylemler düzenleyen, Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) idarecileri Türkiye'de bulunuyor. 2011 yılı Ağustos ayında, Suriye ordusundan ayrılan askerler tarafından kurulduğu belirtilen ordu, Humus ve Hama'da etkindi. Ancak Suriye ordusunun son müdahalelerinden sonra Türkiye ve Lübnan sınırına çekildiler.
Suriye yönetimi, bu ordunun Katar, Türkiye, Suudi Arabistan ve ABD tarafından silahlandırıldığını öne sürüyor. Esad yönetimi ayrıca, ÖSO'yu Alevi sivilleri ve devlet görevlilerini öldürmekle suçluyor.
ÖSO ise bu iddiaları reddediyor. Ordunun başındaki Riyad Esad ise kendilerine yardım edilmesini ve yabancı güçlerin bazı hedeflere yönelik saldırılar düzenlemesini istemekle beraber tam olarak bir dış müdahaleden yana olmadıklarını iddia ediyor.
ÖZGÜR SURİYE ORDUSU KAMPINDAN KARELER / FOTO GALERİ
Ulusal Koordinasyon Komitesi
Dış müdahaleye kesinlikle karşı olduğunu belirten grup, sol eğilimli partileri ve bazı Kürt partilerini de kapsıyor.
Tüm etnik gruplara eşit mesafede olan komite, Esad yönetiminin şehirlerden askerlerini çekmesini, barışçıl gösterilere müdahale edilmemesini ve bir ulusal diyalog sürecinin başlatılmasını istiyor.
ESAD NE YAPTI?
Esad yönetimi, bir yıllık süre içerisinde askeri önlemlere özellikle önem verdi.
Şubat ayı sonunda, ülkede çok partili sisteme geçiş için anayasa referandumu düzenlendi ve değişiklikler kabul edildi. Esad yanlısı kitleler de sürekli olarak destek eylemleri yaptı.
MUHALEFET SİLAHLANDIRILSIN MI?
Suriye yönetimine göre muhalifler zaten silahlandırılıyor ve dış güçler tarafından Suriye'nin komşusu olan ülkelerde eğitiliyor.
Suudi Arabistan ve Katar açıkça muhalefetin silahlandırılmasını talep ederken, ABD yönetimi geçtiğimiz hafta, muhaliflere öldürücü olmayan, telsiz, iletişim cihazları gibi gereçlerin sağlanabileceğini açıkladı.
ABD basınına konuşan emekli ordu ve istihbarat servisi mensupları, muhaliflerin silahlandırılmasının, ülkede iç savaşı tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor.
TÜRKİYE'DEN SOKULDUĞU İDDİA EDİLEN SİLAHLARIN FOTOĞRAFLARI YAYINLANDI / FOTO GALERİ
NUSAYRİLER, SÜNNİLER, KÜRTLER VE HIRİSTİYANLAR
Nusayriler, Esad yönetiminin en büyük destekçileri. Hıristiyanlar da geniş dini özgürlükleri ve Ortadoğu'daki pek çok ülkede karşılaştıkları baskıya burada maruz kalmamaları nedeniyle yönetimin yanında yeralıyor.
Kentlerde yaşayan orta sınıf Sünniler de Esad sonrası kaostan çekinerek, muhalif kampa katılmıyor. Bu nedenle Şam ve Halep gibi önemli kentlerde muhalefetin sesi fazlaca çıkmıyor.
Kürtler ise iki farklı yönelime sahip. Mesud Barzani'ye yakın olan Kürtler, rejim karşıtıyken, PKK'ya yakın olan kesim, Esad yönetimine ne karşı çıkıyor ne de destek veriyor.
RUSYA VE ÇİN
Suriye yönetiminin uluslararası en büyük iki destekçisi Rusya ve Çin.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde, Esad'a karşı yaptırımları veto eden iki ülke de batı ülkelerini Suriye'nin içişlerine karışmakla suçluyor.
ABD, İNGİLTERE VE AB
AB, Suriyeli muhalifleri resmi olarak tanımıştı. Batı kampı, Esad'ın iktidardan çekilmesini sağlamaya yönelik adımlar atıyor. ABD'de ise yaklaşan seçim süreci, Washington yönetimini Suriye konusunda daha temkinli olmaya itiyor.
Şu an için, bu ülkelerin gündeminde Suriye'ye yönelik açık bir müdahale yok ancak uçuşa yasak bölge gibi uygulamalar kamuoyu nezdinde tartışılıyor.
TÜRKİYE
Suriye'deki istikrarsızlık en çok Türkiye'yi etkiliyor. Bu ülkeyle 2 milyar dolar civarında seyreden dış ticaret hacmi bir anda buharlaştı. Ayrıca Türkiye'ye bir yılda gelen 1.5 milyon Suriyeli turist de ayağını kesti.
Çatışmaların başlamasıyla 14 bin kişi Suriye'den kaçarak Türkiye'ye sığındı.
Türkiye, Suriye'deki olaylarda açıkça muhalefeti destekliyor ve Esad yönetimini politik reformlar yapmaya çağırıyor. Son olarak, uçuşa yasak bölge ve Türkiye sınırında tampon bölge oluşturulması gibi konular, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından "son seçenek" olarak nitelendirilmişti.
KOFİ ANNAN MEKİK DOKUYOR
Ülkeye giderek Esad’la ve muhaliflerle görüşen AB-Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın, Cuma günü Avrupa Birliği Güvenlik Konseyi’ne yaptığı temaslarla ilgili bir rapor sunması bekleniyor.
Birleşmiş Milletler, Esad yönetiminden ülkede şiddeti durdurmasını ve kuşatma altındaki kentlere insani yardım ulaştırılmasına izin vermesini talep ediyor.