Güncelleme Tarihi:
Ankara’nın değiştirdiği angajman kuralları çerçevesinde, Türkiye-Suriye hudut bölgesinde 15 aydır ikili kol düzeninde “Savaşan Şahin” olarak bilinen toplam 8 F-16 savaş uçağı, sürekli havadaydı. Buna ek olarak Malatya Erhaç hava üssüne bağlı fotoğraf çekme kabiliyetine sahip RF-4 tipi uçaklar da keşif ve gözetleme görevi yapıyorlar. Dün 13.41’de Diyarbakır’daki savaş hareket merkezi, bölge radarlarının uyarısı üzerine sınır bölgesinde tehlikeli uçuş yapan Suriye helikopterini belirledi. Helikopter derhal takibe alındı.
Saat 14.20’de helikopterin Türk hava sahasını ihlal ettiği belirlendi. Bunun üzerine helikopter pilotuna, önce ortak radyo frenkansı üzerinden İngilizce olarak, “Sizi uluslararası angajman kuralları çerçevesinde Türk hava sahasını ihlal ettiğiniz için uyarıyoruz. Derhal geriye dönün” uyarısında bulunuldu. Helikopterin uçuşunu sürdürmesi üzerine bu uyarı yinelendi. 14 bin feet gibi bu helikopter için oldukça yüksek olan irtifa nedeniyle Stinger füzeleri devreye giremedi. Bunun üzerine harekat merkezi, havadaki ikili F-16 kollarından birini, Hatay Yayladağ Güveççi Hudut Karakolu koordinatlarına yönlendirdi.
Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü’ne bağlı F-16’lardan biri geride kalırken diğeri helikoptere bir mil mesafeye kadar yaklaştı. F-16, helikopterin Türk hava sahasını terk etmeye zorladı ve önleme yaptı. Ancak helikopterin uçuşunu sürdürmesi üzerine F-16 pilotu, radarında, füze ile helikoptere kilit attı. Tek füze atan pilot, helikopteri isabet kaydetti. Hasar alan helikopter, Suriye tarafına yönelerek Türk hava sahasından çıktı. Suriye içinde bir süre ilerleyen helikopterin daha sonra düştüğü görüldü.
UZMANINDAN İKİ İHTİMAL
Suriye helikopterinin önce Türkiye’ye 2 kilometre girmesi ve vurulduktan sonra sınırdan 1 kilometre uzaklıkta Suriye içinde düşmesi ile pilotun paraşütle nasıl atlamış olabileceğini emekli hava Korgeneral Erdoğan Karakuş şöyle anlattı:
“Eğer döner paller (pervaneler) isabet almamışsa helikopter bir süre daha havada yol alabilir. Bu durumda vurulduktan sonra toplamda 3 kilometre yol kat edilebilir. Ayrıca özel eğitimden geçmiş bir kişi kendisini helikopterin pallerine kaptırmadan rahatlıkla paraşütle atlayabilir. Ama bence üzerinde durulması gereken asıl mesele helikopterin yüksekliği. Dümdüz bir alanda bir helikopterin 14 bin 200 feetten uçması (4 kilometreden fazla) ilginç. Bu bölgedeki coğrafi koşullara göre çok yüksek bir irtifa. İster istemez akla, acaba helikopter Suriye’den kaçıp Türkiye’ye mi sığınmak istiyordu, yoksa keşif uçuşu mu yapıyordu? Helikopterle yapılan konuşmaların kaydı önemli. Eğer pilot kaçmak için yüksekten uçuyorduysa, Türkiye’den yapılan anonslara da Suriye’ye yakalanmamak için cevap vermemiş olabilir. Bunları hep bilmek gerekir. Bu ihtimalleri de düşünmek lazım.”
TSK tarafından radar izi görüntüleriyle birlikte yapılan açıklamada, Türk savaş uçağının füzeyi ateşlediği ve helikopterin düştüğü yerlerin ayrıntıları yer aldı: