Güncelleme Tarihi:
Demirel, 28 Şubat kararlarının ilk maddesinin demokrasi ve laikliğin korunması, sonuncusunun da Atatürk'e dil uzatanlara karşı tavır alınması olduğunu söyledi. Demirel, ‘‘Bu, cumhuriyetle başlayan ve devam eden bir süreçtir. Devam da edecektir’’ dedi.
CUMHURBAŞKANI Süleyman Demirel, üçüncü yıldönümünde 28 Şubat kararlarını değerlendirdi. 28 Şubat'ın Cumhuriyet'in kurulmasıyla başlayan ve ‘‘devam eden bir süreç’’ olduğunu belirten Demirel, ‘‘Bu böyle gidecek’’ dedi.
Kırşehir heyetini kabulünün ardından dün bir gazetecinin sorusunu yanıtlayan Demirel, şunları söyledi:
‘‘28 Şubat kararları denen kararların birinci maddesi demokrasinin, laikliğin korunması maddesidir. Sonuncu maddesi de Atatürk'e dil uzatanlara karşı tavır takınılmasıdır. Bu bir süreçtir. Cumhuriyet'in kurulmasıyla başlamış, devam eden bir süreçtir. Devam da edecektir. Kimse vatandaşın hissiyatını istismar etmesin. Dini duygularını istismar etmesin. Dinle devlet ayrılmıştır. Cumhuriyet odur zaten. Kimse dine siyaseti karıştırmasın. Dini siyasete alet etmesin. Bu bir süreçtir. Bu böyle gidecek.’’
Cumhurbaşkanı, ‘‘28 Şubat sürecini demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak niteleyenler de var’’ hatırlatması üzerine de, ‘‘Olabilir. Burası hür bir ülke’’ dedi. Demokrasiyle yönetilen ülkelerde, demokrasinin kendisini tahrip için kullanılamayacağını vurgulayan Demirel, İnsan Hakları Beyannamesi'nin 30. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu'nun 17. maddesini örnek gösterdi.
KARARLAR UYGULANIYOR Cumhurbaşkanı, ‘‘Silahlı Kuvvetler'in yaptığı bazı açıklamalarda bu kararların üç yıl içinde yeteri kadar tam anlamıyla uygulanmadığı yönünde bazı üstü örtülü eleştiriler var. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?’’ sorusuna ise şu karşılığı verdi:
‘‘Bu kararların bir kısmının uygulanması o kadar kolay değil. Zaman alacaktır. Kararlar uygulanıyor. Uygulanması da gayet titiz bir şekilde takip ediliyor.’’
MGK'nın her ay muntazam olarak kararların uygulanma derecesini gözden geçirdiğini anlatan Demirel, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü koruyarak sonsuza kadar ayakta duracağını söyledi. 28 Şubat kararlarının da bunun için alındığını hatırlatan Demirel, şu uyarıda bulundu:
‘‘Herkes kendisini bu çerçevenin içinde bulduğu ve bu çerçeveyi zorlamadığı takdirde Türkiye'de barış olur. Çok iyi bilinmeli ki Türkiye geriye dönemez. Yani demokratik, laik Cumhuriyet halk tarafından beğenilmiş, sevilmiş, sahip çıkılmıştır.’’
TC BÜNYESİ SAĞLIKLI Tarihten devralınan şartların yanısıra bölgenin de şartları bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı, ‘‘Bütün bu şartlar göz önünde tutulursa bir takım cereyanlardan Türkiye de nasibini alıyor’’ dedi. Her sağlıklı bünyeye birtakım hastalıklar arız olabileceğini ifade eden Demirel, şunları söyledi:
‘‘Bünye bunları defedecek güce sahip olduğu sürece sağlıklılık devam eder. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de sağlıklı bir devlettir. Kendisini korumaya, demokrasiyi korumaya, laikliği korumaya, Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü korumaya milletle el ele vererek muktedirdir.’’
Dinci basın: Kara darbe
HİZBULLAH vahşetinin ardından yeniden güncellik kazanan 28 Şubat kararlarının 3. yıldönümü, radikal dinci basında tepki fırtınası yarattı. İşte radikal dinci basından 28 Şubat kararlarıyla ilgili seçmeler:
AKİT Gazete manşetten verdiği ve ‘‘kara darbe’’ olarak nitelediği 28 Şubat'ın yıldönümünü, ‘‘Ülkeme domuzbağı’’ başlığıyla verdi. ‘‘İrtica paranoyası devam ediyor’’ diyen Akit, inançlı insanların baskı altında tutulduğunu öne sürdü. Gazete, yıldönümü dolayısıyla Faruk Köse'nin kaleminden ‘‘28 Şubat, Kara Şubat'ın Seyir Defteri’’ adlı bir yazı dizisine de başladı. Hacettepe Üniversitesi'nden Doç. Dr. Atilla Yayla'nın ‘‘Dine ciddi baskı var’’ açıklamasını ilk sayfaya taşıyan Akit, dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın 28 Şubat'ın millet eliyle bitirileceğini ileri süren sözlerinin de bulunduğu bir röportaja yer verdi. Ayrıca FP'li Prof. Dr. Mustafa Kamalak'ın açıklamaları, ‘‘Tükürün, milleti alçakça vuran darbelere’’ başlığıyla iç sayfalarda yerini aldı.
ZAMAN Fethullah Gülen'in gazetesi Zaman, Gülen'in orduyu ve devleti ele geçirmeyi tasarladığını açıkladığı kasetin ortaya çıkmasının ardından başlattığı ılımlı yayınlar yapma tavrını sürdürdü. 28 Şubat'ı ‘‘gelenekçi bir darbe’’ olarak niteleyen gazete, yıldönümü için yalnızca iki özel röportaja yer verdi. 28 Şubat, köşeyazılarına ve haberlere taşınmadı.