Süpürge yedi yıldır uçuyor

Güncelleme Tarihi:

Süpürge yedi yıldır uçuyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 31, 2003 00:00

Uçan Süpürge, adı üstünde cadı -yani akıllı, becerikli, bilge- kadınların, kadın kuruluÅŸları ve kadın hareketine duyarlı kiÅŸiler arasında iletiÅŸim, iÅŸbirliÄŸi ve dayanışmayı artırmak, deneyimlerini genç kuÅŸaklara aktarmak, ulusal ve uluslararası bir iletiÅŸim ağı oluÅŸturmak amacıyla Ankara'da kurmuÅŸ olduÄŸu kadın grubu. Cinsiyet ayrımcılığına karşı projeler üzerinde çalışan grup, bugüne kadar kadınlararası bölge toplantılarından ‘‘Uçan Haber’’ bültenine, Uluslararası Kadın Filmleri Festivali'nden, radyo ve TV programlarına, konferans, atölye çalışması ve panellerden ucansupurge.org sitesine kadar pek çok faaliyete imza attı. Son süpürgeli proje ise Yerel Kadın Muhabirler ağı. Neden yerel ve kadın muhabir derseniz, Uçan Süpürge ulusal gazete ve televizyonların, hem bölgelerden, hem de özellikle bu bölgelerdeki kadınlardan yeteri kadar ve doÄŸru haber verdiÄŸini düşünmüyor. Bu ilgisizlik nedeniyle, Türkiye'nin dört bir köşesindeki milyonlarca kadın, birbirinden habersiz yaşıyor. Dile gelmeyi bekleyen talepler, paylaÅŸmak istenen deneyimler, uçurulacak binlerce haber de ortada kalıyor. YA CANAVAR ANNE YA SEKS SEMBOLÃœUçan Süpürge Genel Koordinatörü Halime Güner, ‘‘Ne Ä°stanbul'la Anadolu, ne güçlü bir kuruluÅŸla güçsüz bir kuruluÅŸ, ne de ulusal medya ile yerel muhabirler arasında bir eÅŸitsizlik olsun. Suyun seviyesini yükseltirsek biz de yükseliriz’’ mantığından yola çıktıklarını söylüyor: ‘‘Dünyadan haber akışında bir problem yok. Ama ulusal gazete ve televizyonlarda çıkan haberler, bize ait deÄŸil ve yabancılaÅŸtırıcı... Kadın iki uç noktada ele alınıyor. Ya canavar anne, ya seks sembolü, güzel kadın. Ya cinayet vakası ya da Çankaya önünde soyunduktan sonra ÅŸarkıcı olanlar. Oysa bu iki nokta arasında çok kadın var ve bir sürü iyi ÅŸey yapıyorlar.’’ Birkaç ay önce baÅŸlattığı projeyle kadınların yerel gündeminin kapılarını aralayan ve onlara iletiÅŸim olanağı sunan Uçan Süpürge'nin ÅŸimdilik sekiz ilde kadın muhabiri var: Çanakkale, Samsun, EskiÅŸehir, Ä°zmir, Ankara, Mersin, Diyarbakır ve Gaziantep. Hepsi Ankara Ãœniversitesi'nden akademisyenlerin eÄŸitiminden geçiyorlar. Hedef 81 ilde en az bir kadın muhabir.Uçan Süpürge'nin üç ayda bir gerçekleÅŸtirdiÄŸi yerel muhabirler toplantısı geçtiÄŸimiz hafta KazdaÄŸları'ndaki Küçükkuyu'da gerçekleÅŸti. Tesadüfen toplantının yapıldığı günler, Küçükkuyu tarihinde bir ilk olan Kadın Kıraathanesi'nin açılışına denk geldi. Küçükkuyu Kadın Dayanışma Grubu'nun Uçan Süpürgeli muhabirleri ve Mor Çatılı kadınları kadın kahvesinde ağırladığı açılışın tek erkeÄŸi, kahvenin kütüphane bölümünün kurdelesini kesen Belediye BaÅŸkanı Cemal Burnaz'dı. ANTALYA MUHABÄ°RÄ° HANDAN SEMA CEYLAN (23)Antalya en çok kadın haberi üreten ÅŸehir ama uzun bacaklarla arka sayfadaAkdeniz Ãœniversitesi Ä°letiÅŸim Fakültesi Halkla Ä°liÅŸkiler ve Reklamcılık bölümü üçüncü sınıf öğrencisi. Uçan Süpürge'den önceki gazetecilik deneyimi Anadolu Ajansı'nda staj. GazeteciliÄŸe dair gözlemleri ÅŸahane deÄŸil. Bir keresinde bir kadının intihar ettiÄŸi haberini alan muhabirin ‘‘Kadın güzel miymiÅŸ, düğün fotoÄŸrafı nasıl?’’ diye sorduÄŸunu hatırlıyor. ‘‘Antalya ulusal basına hep kadın haberleri verir, ama uzun ÅŸahane bacaklarıyla arka sayfayı süslerler. Antalya moral ÅŸehridir. Çünkü turizm var. Ama bütün o turizm canlılığının arkasındaki, seradaki, pazardaki, sigortasız işçilerin çoÄŸu kadın. Ve bir sürü sorun yaÅŸarlar. Kış gelip de biz bize kalınca Antalya'nın gerçek yüzü ortaya çıkar. Kadına yazın iyi gözle bakılır Antalya'da, çünkü o zaman para getirir eve. Kışın ÅŸartlar zorlaşır. Ä°ÅŸte ben bu haberlerle ilgileneceÄŸim.’’DÄ°YARBAKIR MUHABÄ°RÄ° NAŞİDE BULUTTEKÄ°N (33)Kızdım, bu toplantıya aÅŸiret kararıyla katıldım, dedim‘‘N.Ç. davasının sanıkları serbest’’, ‘‘Diyarbakır 450 Evler Toplum Merkezi yeniden doÄŸdu’’, ‘‘Recm cezası verilen kadın yoÄŸun bakımda’’, ‘‘Başörtülü tarih öğretmeninin toplantı yorumları’’ gibi haberlere imza attı. Daha önce köylerde öğretmenlik yapmış; ÅŸimdi Diyarbakır'da kadın projelerinde çalışıyor. Ulusal basında Diyarbakır'ın sadece kötü yüzüyle tanıtılmasından ÅŸikayetçi. O sorunlar yanında, iyi ÅŸeyleri, baÅŸarı öykülerini de aktarmayı tercih ediyor. Ama GüneydoÄŸu'nun yanlış imajı her yerde karşısına çıkıyor. Ä°ÅŸte bir örnek:‘‘Bursa'da Yerel Gündem toplantısına gitmiÅŸtim. Ciddi kurumların başında kariyer yapmış kadınlar, aÄŸa dizilerini konuÅŸuyor ve şöyle diyorlardı: 'Ya iÅŸte böyle ÅŸeyler var hálá orada.' Söze karıştım, çünkü o dizilerde anlatılanlar asla gerçeÄŸi yansıtmıyor. Hatta ikna etmek için, ‘Ben de aÅŸiret kızıyım, onlar 100 yıl önceydi, varsa bile çok çok az' dedim. 'Aaa aÅŸiretin seni buraya nasıl gönderdi?' dediler. Yani bana deÄŸil, dizilere inanıyorlar. Bu dizi bilgileriyle hüküm vermelerine çok kızdım: 'AÅŸiret reisi benim abim, Ankara'da üniversite okumuÅŸtur, aÅŸireti topladı benim buraya gelmeme karar verildi' diye cevap verdim. 'Yaaaaa' dediler.’’SAMSUN MUHABÄ°RÄ° TANE ALPER ÃœNVER (27)Erkek hálá yük taşıyan kadının önünde yürüyorAnkaralı. Ä°ngiliz Filolojisi mezunu. EÅŸ durumu nedeniyle bulunduÄŸu Samsun’da hem Ä°ngilizce ÖğretmenliÄŸi mastırı yapıyor, hem de Uçan Süpürge'ye muhabirlik: ‘‘Karadeniz tutucu. Ekonominin temeli olan tütün, fındık, çay üretiminde kadınlar çalışıyor daha çok. Devamlı çalışıyorlar ve ücret almıyorlar. Çünkü iÅŸ babalarının, kocalarının iÅŸi. Sırtında kendi kadar bir yük taşıyan kadınla, ondan üç metre önde, elleri cebinde yürüyen adam görüntüsü hálá yaygın. Ayrıca burada ÅŸiddetin her türü çok olaÄŸan karşılanıyor, bu yüzden kadın ÅŸiddet gördüğünü fark etmiyor bile. KonuÅŸmak da istemiyor. Geçenlerde bir gelin, kaynana baskısı yüzünden intihar etti. Bunlar Türkiye'de duyulmuyor.’’ESKÄ°ÅžEHÄ°R MUHABÄ°RÄ° FATMA AKKAYA (26) Kadınları konuÅŸturmak zorEskiÅŸehir Anadolu Ãœniversitesi'nde Sosyoloji mastırı yapıyor. ‘‘EskiÅŸehirli kadınların emeÄŸi gelire dönüşüyor’’, ‘‘Kadınlar kahvede buluÅŸuyor’’, ‘‘Çalışan kadın doÄŸum izni ve kreÅŸ istedi’’ gibi haberlere imza attı. Kadın muhabir olmaktan dolayı bir sorun yaÅŸamadığını, ancak her habere yetiÅŸmenin ve kadınları konuÅŸturmanın zor olduÄŸunu söylüyor.MERSÄ°N MUHABÄ°RÄ° ZOZAN DAÄžDARTAN (28)Kadınlar içlerine kapalıSerbest avukat. Bağımsız Kadın DerneÄŸi yöneticisi. ‘‘Mahalle toplantılarımız oluyor. Ama kadınlar elinizde kamera, teyp varken konuÅŸmak istemiyorlar. Çok içlerine kapalılar. Böyle bir sorun yaÅŸanıyor. Kadın olarak ne sorun yaşıyorsanız, muhabir olarak da onu yaşıyorsunuz’’ diyor. FIbresci ödülü veren ilk kadın filmleri festivali1996 Kasımı'nda ÅŸirket olarak kuruldu.web sitesi, bülten, paneller, konferanslar dışında, radyo ve televizyon programları hazırladı. Altı yıldır uluslararası bir Kadın Filmleri Festivali düzenliyor. Festival'de Sezer Sezin, Hülya Uçansu, Leyla Özalp, Nilgün Abisel, Mine Vargı, Annie Pertan, Keriman Ulusoy'a ödül verildi.Bu yıl ilk kez yarışmalı bölüm eklendi. Dünyada FIbrescI (Uluslararası Sinema Yazarları Federasyonu) Ödülü veren ilk kadın filmleri festivali oldu. Uluslararası Sinema EleÅŸtirmenleri BirliÄŸi tarihindeki ilk kadın jürisini Uçan Süpürge için oluÅŸturdu. YeÅŸim Tabak, Daniela Sannwald ve Cristina Corciovescu'dan oluÅŸan jüri bir hafta boyunca 12 yarışma filmini izledi ve Arjantinli yönetmen Sandra Gugliota'nın filmi Åžanslı Bir Gün, En Ä°yi Film seçildi.ucansupurge.org'da, kadınlara dair her türlü haber, yorum, tartışma var. 6 Mayıs tarihinden bu yana üç bine yakın ziyaretçisi oldu.Kahve iÅŸleten AyÅŸe hanım kadınlar kıskanmasın diye kafasını usturaya vurdurmuÅŸAyÅŸe Burak, Küçükkuyu'da Piyano Cafe'nin, nam-ı diÄŸer kadın kıraathanesinin iÅŸletmecisi. Kahvede sahiden bir piyano ve kitap rafları var. Birkaç ay önce açıldı, ama kütüphane bölümünün kurdelesi, geçtiÄŸimiz hafta sonu kesildi. Erdek, Ocaklar doÄŸumlu olan AyÅŸe Burak, Ä°zmir'de büyümüş. 26 yıl önce, -üçüncü eÅŸiyle- av bölgesi diye geldikleri Adatepe'yi çok beÄŸenip yerleÅŸmeye karar vermiÅŸler. Ancak dördüncü eÅŸi, bu kahve meselesi yüzünden kendisini terk etmiÅŸ. Ev kadınıyım diyor ama Küçükkuyu'ya üç kilometre uzaklıktaki Adatepe köyünde pansiyon iÅŸletiyor. Önceki iÅŸi ise 10 yıl boyunca yaptığı bildiÄŸimiz köy kahvesi iÅŸletmeciliÄŸi. Nasıl olduÄŸunu soruyoruz, ‘‘BaÅŸlangıçta zor oldu, hatta kadınlar kocalarını kıskanmasın diye kafamı usturaya bile vurdurdum. Ama sonra alıştılar’’ diyor. TEK ERKEK GÄ°REMÄ°YORKadın kahvesi fikri ise alışveriÅŸ için indiÄŸinde Küçükkuyu'da oturacak rahat bir mekan, gidecek medeni bir tuvalet ihtiyacından doÄŸmuÅŸ. Kahveye sadece kadınlar mı alınacak, hayır. Ailesiyle, erkek arkadaÅŸlarıyla kadınlar gelebilir, sadece tek erkek alınmıyor. Kahvede kitaplardan yararlanmak, çay, kahvenin yanı sıra, gözleme, çiÄŸ börek, tost, krep yemek de mümkün. Ayrıca zaman zaman yapılan seminerlere katılmak da. Çünkü AyÅŸe Burak, Küçükkuyu Kadın Dayanışma Grubu'nun üyesi. Mesela geçen yıl nihayet deÄŸiÅŸtirilen Medeni Yasa'daki yeni mal rejimi uygulamasının sadece Ocak 2002'den sonra yapılan evlilikleri kapsaması, ondan öncekilerde geçerli olmamasına iliÅŸkin yeni kampanya, geçtiÄŸimiz hafta orada start aldı.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!