Sulhi Dönmezer toprağa verildi

Güncelleme Tarihi:

Sulhi Dönmezer toprağa verildi
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2004 00:00

İstanbul'da önceki gün vefat eden ”Hocaların Hocası” unvanına sahip olan ve çok sayıda öğretim üyesi ile hukukçu yetiştiren Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer (86) Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi.Ordinaryüs Prof. Dr. Sulhi Dönmezer, "devlet töreni" ile uğurlandı. Dönmezer için tören, İstanbul Üniversitesi’nde yapıldı. Buradaki törene Adalet Bakanı Cemil Çiçek, İstanbul Valisi Muammer Güler, üst düzey yetkililer, çok sayıda öğretim üyesi, akademisyen katıldı. Törende konuşan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Dönmezer’e ilişkin söylenecek çok şey olduğunu, ancak duygularını ifade etmekte zorluk çektiğini söyledi. Çiçek, Sulhi Dönmezer’in kendisinin de hocası olduğunu belirterek, bundan gurur duyduğunu ifade etti.Ord. Prof. Dr. Dönmezer'in Türk Bayrağı'na sarılı naaşı başında saygı duruşunda bulunulmasıyla başlayan törende konuşan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, “insanın zaman zaman düşüncelerini ifade etmekte zorlandığı anlar bulunduğunu ve söylenecek çok şey olmasına rağmen böyle anlarda insanın kelime bulmakta zorlandığını” bildirdi.Bakan Çiçek, “Uygun kelimeyi bulduysanız, bunları yan yana getirip cümle kurmakta zorlanırsınız. Kanaatinizce uygun bir cümle bulsanız, gelir boğazınıza kilitlenir, onu ifadede zorlanırsınız” dedi. İstanbul Üniversitesi’de yapılan törenin ardından Sulhi Dönmezer’in Türk Bayrağı’na sarılı naaşı Fatih Camii’ne getirildi. Dönmezer, burada kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi.Çiçek, merhum Dönmezer'in “86 yıllık ömrü boyunca derin izler bıraktığına” dikkati çekerek, şunları kaydetti:“Hukuk, toplum ve devlet hayatımıza büyük eserler bırakmıştır. Belki tek tesellimiz de budur. Onun için ne söylendiyse, bunu çoktan hak etmiş bir insandır. Onun öğrencisi olmaktan büyük gurur duyuyorum. Yeri doldurulamayacak bir insandı. Belki bu cümleyi pek çok kişi için söyledik. Söylemeye de devam ediyoruz ama ben bunu hocam için inanarak söylüyorum. Gerçekten yeri doldurulamayacak bir insandı.”Cemil Çiçek, “Cumhuriyet hükümetleri olarak yarım yüzyıldan beri ne zaman iyi bir düzenleme yapma ihtiyacı duyulsa ilk akla gelenin Ord. Prof. Dr. Dönmezer olduğunu” dile getirerek, “Onun da hiç üşenmeden, kendilerine örnek olurcasına, sağlığını dikkate almadan koşa koşa gelip devletine, milletine bir şey kazandırabilmenin gayreti içinde bulunduğunu” anlattı. Adalet Bakanı Çiçek, “Böylesine değerli bir insanı ebedi yolculuğuna kural gereği gönderiyoruz ama onu hep rahmetle anacağız. Ailesine, milletimize ve hukuk camiasına şahsım ve hükümetim adına başsağlığı diliyorum” dedi.DİĞER KONUŞMALARİÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Taylan Akkaya da “Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'in, yaktığı ışık, yetiştirdiği insanlar ve bıraktığı eserlerin kendilerine teselli verdiğini” belirterek, ”Rektörlüğümüzün, öğretim üyelerimizin, gençliğimizin en derin üzüntüleri ve saygılarını sunuyorum hocama...” dedi. Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tankut Centel de üzüntülerinin sonsuz olduğunu ifade ederek, “Tesellimiz, hocamızın uzun yıllar eserleriyle yetiştirdiği sayısız öğrenciyle, yaptığı bilimsel faaliyetlerle ve hazırladığı yasa tasarılarıyla Türk hukukuna büyük katkılarda bulunmuş ve çalışma azmiyle yaşamının her döneminde biz eski öğrencilerine önderlik etmiş olmasıdır” dedi. Dönmezer'in İÜ Hukuk Fakültesi dahil okuduğu tüm okulları birincilikle bitirdiğini, 20 yaşında fakültenin Ceza Hukuku Kürsüsü'ne asistan olarak atandığını ve 47 yıl süreyle fakültede hizmet verdiğini anlatan Centel, Dönmezer'in yayın listesinin ayrı bir kitap olacak kadar uzun olduğunu, emekli olduktan sonra da üniversiteden desteğini, ilgisini esirgemediğini kaydetti. Centel, “Ceza hukuku alanında hocanın elinin değmediği yasa tasarısı, başını çekmediği bilimsel faaliyet yok gibidir. Yaşamının son anına kadar eserler vermiştir” dedi. Dönmezer hocanın kendisinden destek isteyen hiçbir üniversite, bakanlık, kurum ve kuruluşu geri çevirmediğini, samimi duygularla yardıma koştuğunu ifade eden Centel, “Son 20 yıl Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde öğretim üyeliği yapması ve Adalet Bakanlığı Yasa Tasarıları Komisyon Başkanı olarak hizmet vermesi, hatta bu uğurda bıkıp usanmadan Ankara'ya gidip gelmesinin” buna örnek teşkil ettiğini söyledi. Dekan Centel, “İlk gözünü açtığı üniversite olan İÜ'nün, Onun gönlünde her zaman müstesna bir yeri olmuştur. Bu nedenle bu kurumun mensupları olarak bizler de buradaki törenin hocanın ruhunu özellikle şad edeceğine inanıyoruz” diye konuştu. KIZI VE EŞİNİN SÖZLERİ...Ailesi adına konuşan Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'in kızı avukat Zuhal Dönmezer Çakıroğlu da babası adına değişik vesilelerle konuşma yaptığını, ancak bugünkü konuşmasının onunla ilgili yapacağı hayatındaki en zor görev olduğunu söyledi. Çakıroğlu, şunları kaydetti:“Bugün sadece babamızı değil, dünyaya mal olmuş bir bilim adamını, dünya ve Türk hukukunun ulu çınarını ve gelecek çağı önceden gören, değerlendiren hocaların hocası bir bilgeyi uğurluyoruz. O, sevgi dolu mükemmel bir eş, duygulu, harika bir babaydı. Tüm hayatını, ülkenin bütünlüğü ve esenliği, üniter ulus devletin varlığını koruyarak sürdürmesi ve her alanda adaletin gerçekleşmesi amacına adamıştı. Bizleri ve tüm öğrencilerini bu ilkeler doğrultusunda yetiştirdi. Kamu yararını her zaman her şeyin üzerinde tutmayı öğretti.”Bilim dünyasına sayısız eserler kazandıran babasının aynı zamanda hocası olduğunu hatırlatan Çakıroğlu, Dönmezer'in, Türk Ceza Hukuku'nun geleceğini biçimlendirecek olan TCK, CMUK, Ceza ve Tedbirlerin İnfazı Kanunu'nu İlk Derece Mahkemeleri ile Üst Mahkemeler Kanunu gibi temel yasa tasarılarını hazırlayan komisyon başkanlığını, hasta olmasına rağmen sonuna kadar özveriyle sürdürdüğünü anlattı. Çakıroğlu, babasının hastalığı sırasında tamamladığı son eseri olan “Genel Ceza Hukuku” kitabının başlangıcında yer verdiği ve bir nevi veda mesajını da içeren “Bir Gülistan'dan Mahmud Bin Kadi-i Manyas”ının bir dörtlüğünü de okudu. Dönmezer'in 52 yıllık eşi Merih Dönmezer de “İlk defa yalnız oluyorum. Beni hiç yalnız bırakmazdı, bensiz bir yere gitmezdi” dedi.Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun Yenisey de “Dönmezer'in manevi oğlu olmaktan gurur duyduğunu” söyledi. Törende, İÜ Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kayıhan İçel, emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Rıza Berkem, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Köksal Bayraktar, İÜ Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usül Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Füsun Sokullu Akıncı, Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Duygun Yarsuvat, Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Yılmaz, Marmara Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Tunç Erem de birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından dua okundu. Dönmezer'in naaşı, daha sonra tören mangasınca cenaze arabasına alınarak Fatih Camii'ne uğurlandı. Ord. Prof. Dr. Dönmezer'in cenazesi, Fatih Camii'nde öğleyin kılınacak namazın ardından Edirnekapı Şehitliği'nde defnedilecek. İÜ'deki törene, Dönmezer'in oğlu Cemal ve torunları Ülkü Fatma, Şölen ve Destan'ın yanı sıra, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan ve İstanbul Valisi Muammer Güler ile çok sayıda öğretim üyesi katıldı. Bu arada, İÜ Bilim ve Sanat Merkezi'nde bir taziye defteri açılırken,  Zaman ve Cihan Haber Ajansı muhabirlerinin “davetli olmadıkları” gerekçesiyle İÜ'deki törene alınmadıkları öğrenildi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!