Süleyman Demirel Üniversitesi açıldı

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, memleketi Isparta'da bulunan Süleyman Demirel Üniversitesi'nin (SDÜ) akademik yıl açılış törenine katılarak, ilk dersi verdi.

Törende kendisinden önce konuşan ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş öyküsünün anlatıldığı “Şu Çılgın Türkler” kitabının yazarı Turgut Özakman'ın sözlerine ve kitabına atıfta bulunarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu, Kurtuluş Savaşı'ndan başlayarak özetleyen Demirel, Cumhuriyet'in nimetlerinin herkes tarafından çok iyi bilinmesi gerektiğini vurguladı.

Bazı olayların insanlar ve ülkeler için “kutup yıldızı” olduğuna işaret eden Demirel, Turgut Özakman'ın Şu Çılgın Türkler adlı eserinin de gerçek bir kutup yıldızı olduğunu ifade etti.
Turgut Özakman'ı, kendisi gibi bütün milletin alkışladığını kaydeden Demirel, salondakileri Özakman'ı bir kez daha alkışlamaya davet etti.

“BUGÜN TÜRKİYE'NİN İÇİNDE BULUNDUĞU DURUM...”

Bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu “Her tarafından rüzgar alan” ve “Düşüncelerin karışık olduğu böyle bir zaman” diye niteleyen Demirel, bu dönemde Şu Çılgın Türkler gibi bir eserin meydana getirilmesini “şayanı dikkat” olarak yorumladı.

“Şayanı dikkat olan nedir?” diye soran Demirel, bu soruyu kendisi yanıtladı ve şu bilgileri verdi: “Osmanlı Devleti'nin yıkılması, yıkıldıktan sonra bunun içinden 35 devlet çıkması ve buradan Türk Devleti'nin çıkmasının önlenmesi için sarf edilen meczubane gayretler... Osmanlı Devleti'nin postundan bir Türk Devleti çıkmamalıydı... Eğer, Sevr yırtılmasaydı, Cumhuriyet olmazdı. Cumhuriyet olmazsa ne olmazdı? Bugünler olmazdı. Benim milletim bugünlerin değerini çok iyi bilmelidir. Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Cumhuriyet, Kurtuluş Savaşı'nın eseridir. Kurtuluş Savaşı Büyük Atatürk'ün dehasının, ileri görüşlülüğünün, cesaretinin ve kahramanlığının eseridir. Kurtuluş Savaşı'nın kendisi ne kadar önemliyse, Kurtuluş Savaşı için adım atabilmiş olmak o kadar önemlidir. Hükümet merkezinin işgal edildiği, yanmış yıkılmış bir Türkiye, kudretsiz, güçsüz düşmüş bir Türkiye'de yedi düvele karşı bir savaş çıkaracaksınız. Bu destandır. Bu destanın hiç unutulmaması lazımdır. Gerek milli eğitimde, gerekse milli savunmada görev yapan değerli görevlilere Kurtuluş Savaşı'nın hatırlarda kalacak, çok iyi bir şekilde anlatılması lazımdır. Bazen insanlar sahip oldukları şeyin değerini bilmedikleri gibi, sahip oldukları şeyi sokakta bulmuşlar gibi zannederler. Rahmetli babam derdi ki; (Babasından ev kalan, damın direklerini orda bitti sanır.)”

Turgut Özakman'ın Kurtuluş Savaşı'nı müstesna bir vatanseverlikle değerlendirdiğini de kaydeden Demirel, “Bu eseri okuyanlar göreceklerdir ki; Türk Milleti, öldü zannedildiği zaman dirilen bir millettir. Türk Milleti, zorlukları aşan, dağları deviren, bütün sıkıntılardan çıkmasını bilen bir millettir” dedi.

Demirel, konuşmasına, “Bu ülkede biz kimi sevelim” sorusuyla devam ederek, bu sorunun yanıtını da yine kendisi verdi. Demirel, Cumhuriyet'i, Cumhuriyet'i kuran Atatürk'ü ve Atatürk'ü hem Kurtuluş Savaşı'nda, hem de Cumhuriyet'i kurarken destekleyen Türk Milleti'ni sevmek gerektiğini vurguladı.

“CUMHURİYETİN İLK YILLARINDAN BUGÜNE...”

Demirel, konuşmasının önemli bir bölümünü Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki eğitim, sağlık, sanayi, kalkınma, nüfus, bilim alanındaki tabloyla, bugünkü tablonun karşılaştırması üzerine kurdu. 13 milyon nüfuslu genç Cumhuriyet'in, eğitim, bilim ve kalkınmadaki durumuyla bugün gelinen noktanın arasındaki farka dikkat çeken Demirel, şöyle konuştu:
“Cumhuriyet'in ilk yıllarında toplam 153 orta okul ve lisede, 240 kız öğrenci vardı. Oysa bugün, hekimlerimizin ve yargı mensuplarının yarıya yakını kadındır. Anayasa Mahkemesi Başkanı kadındır. Bilim insanlarının yüzde 23'ü kadındır. Türk kadını, mimardır, hekimdir, hakimdir. Türk kadını çağdaş milletlerin kadınları gibi toplumun içindeki yerini almıştır. Büyük Atatürk'ün bu ülkeye yaptığı en büyük iyiliklerden birisi, kadını dört duvar arasından çıkartıp, toplumsal hayata sokmasıdır.”

Türkiye'de bugün 77 üniversitenin 57'sinde kendi imzası bulunduğunu hatırlatan Demirel, bazı zamanlar kendisinin, (Bu kadar üniversite açtınız da ne oldu? Okumuş işsizler yarattınız) diye suçlandığından yakındı. Demirel, şöyle devam etti:
“İşsizlik okumuşluktan mı geliyor? Derdin sebebini bilmiyorsanız, çaresini bulamazsınız. Bu ülkenin çocuklarını okutmayacaktık da ne yapacaktık? Cahil mi kalsalardı? İşsizlik okumuşluktan değil, kalkınmanın yeterince sağlanamamasından kaynaklanıyor.”

“AVRUPA'DA SATILAN HER 3 TELEVİZYONDAN BİRİ...”

Demirel, bugün Türkiye'nin çok büyük bir otomobil üreticisi olduğunu, Avrupa'da satılan her üç televizyondan birisinin Türkiye'de üretildiğini de kaydettiği konuşmasında, “Gerçi Rektör benden önceki konuşmasında bu televizyonların patent hakkı için Japonya'ya para ödediğimizi söyledi ama olsun. Dünyada 190 küsur devlet var ama bunların sadece 10'u teknoloji üretebiliyor” diye konuştu.

Çocukluğunda Isparta'da yalnızca 1 lise bulunduğunu, karayollarının yetersiz olduğunu, toprakların sulanamadığını, hastaların büyük illere götürüldüğünü anlatan Demirel, “Ben 3 öğretmenli, 5 sınıflı bir köy okulundan geldim. Beni devlet hizmetine iten yaşadığım ızdıraplar ve sıkıntılar olmuştur” dedi.

Ispartalılar'ı, Süleyman Demirel Havaalanı'nın kapatılmaması konusunda da duyarlı olmaya çağıran Demirel, “Haklarınıza sahip çıkın. 150 bin nüfuslu Isparta bir havaalanını ayakta tutamıyorsa, bizim daha çok işimiz var demektir. Bu havaalanını kapattıkları zaman, 'Niye kapatıyorsunuz?' deyin. Isparta hizmetlerin tamamına yakınını almıştır. Bunlara sahip çıkın.”

TURGUT ÖZAKMAN'IN SÖZLERİ

“Şu Çılgın Türkler”in yazarı Turgut Özakman da Atatürk'ün yaşamı, duyguları, askerliği, devlet adamlığı, arkadaşlığı, terbiyesi ve hayata bakışı konusunda bilgi verdi.

Mustafa Kemal'in Çanakkale Savaşı'ndaki rolü ve başarısının bazı çevrelerce küçültülmeye çalışıldığına dikkati çeken Özakman, ”Atatürk'ün kişiliğiyle ilgili gerçeklerin zaman zaman bilgi yetersizliği ya da maksatlı olarak saptırıldığını, bazı inceleme, film, oyun ve romansı çalışmalarda gerçek kişiliğine uymayan, duraksama ve kuşkuya yol açan anlatımlara yer verildiğini, yanlış yargılarda bulunulduğunu görmekteyiz” dedi.

Özakman, Mustafa Kemal Atatürk'ün milletini uçurumun kıyısından kurtarmış, Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmuş ve kurtuluş yolunu göstermiş büyük bir insan olduğunu vurguladı.

SDÜ REKTÖRÜ PROF. DR. BAYDAR

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar da SDÜ'nün 12 fakülte, 4 enstitü, 3 yüksekokul, 17 meslek yüksekokulu 45 bine yakın öğrenci sayısıyla Türkiye'nin 7'inci büyük üniversitesi olduğunu bildirdi.

Teknolojinin, ülkelerin ekonomisinin büyümesindeki etkilerini örnekleriyle anlatan Rektör Baydar, bazı ülkelerde AR-GE faaliyetleri için gayri safi milli hasıladan ayrılan payları örnekledi.

Türkiye'nin AR-GE faaliyetlerine ayırdığı payın çok düşük olduğundan da yakınan Baydar, “Bilinen malları daha fazla üretip, dünya piyasalarına arz eden ülkelerin büyümeden zarar gördüğü ifade edilmiştir. Buna göre, dış piyasalara sürülen malların fiyatlarındaki düşmeyi büyümenin sağladığı miktar artışı telafi edememektedir. Mesela Vestel JVC teknolojisiyle ürettiği televizyonlardan elde ettiği gelirin yüzde 30'unu, bu televizyonların patentini aldığı ülkeye ödüyor” diye konuştu.

Baydar konuşmasının sonunda, “Avrupa Birliği sürecinde müzakere masasına oturacak bazı müzakereci arkadaşlarıma Türkiye'de unutulan bazı fotoğrafları hatırlatmak istiyorum” diyerek, barkovizyon perdesine, Güneydoğu Anadolu'da terör örgütü mensuplarınca mayın, bomba ve roketatarlarla vücudunun bir bölümünü kaybeden, şehit olan ya da yaralanan asker ve çocukların fotoğraflarını yansıttı.

AKADEMİK YIL AÇILIŞ TÖRENİNDEN NOTLAR

SDÜ Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 2005-2006 akademik yıl açılış töreninde, SDÜ Burdur Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü Çok Sesli Korosu bir konser verdi.

Konserin ardından SDÜ Senatosu kararı uyarınca, Yazar Turgut Özakman'a “Toplumsal Katkı Beratı” verildi. Törende, SDÜ'ye çeşitli bağışlarıyla katkıda bulunan işadamı Mehmet Cadıl ve bu yıl SDÜ'ye en yüksek puanlarla giren Burdur Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği öğrencisi Hatice Altınok, SDÜ Tıp Fakültesi öğrencisi Saliha Uysal ve SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencisi Birsen Bayan'a, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından plaket verildi. Demirel ayrıca, bu öğrencilere SDÜ adına birer dizüstü bilgisayar hediye etti.

Törende, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e SDÜ'nün sembolü olan gül figürünün bulunduğu seramik eser hediye etti. Rektör Baydar, Turgut Özakman'a da, SDÜ Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde üretilen bir Atatürk heykelciği armağan etti.