Suçlama üstüne suçlama

Güncelleme Tarihi:

Suçlama üstüne suçlama
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2012 00:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı “Namert, hain, yalancı, satıcı, cahil kolpacı” diye çok sert bir üslupla eleştirdi.

Haberin Devamı

CHP’nin dünkü grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, “Oslo’da görüşmeyi ben mi yaptım sen mi yaptın? ‘Seçime kadar eylemsizlik kararı alın, seçimlerden sonra bildiğinizi okuyun’ diyen sen değil miydin? Bunun adı milleti satmaktır” dedi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

Kusuru bakmasın ama namert

Halkın oyuyla seçilen milletvekillerini hapiste tutmanın mantıkla hukukla hiçbir ilgisi yoktur. İki ayrı konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanı da bu konuya değindi. Biz de defalarca ‘Bu sorun çözülmeli’ dedik. Parlamentoda Meclis Başkanı’nın gözü önünde protokol imzaladık. Mert adam imzasının arkasında durur. Durmayan adama da kimse kusura bakmasın ‘Namert’ denir.

Hain denmezse buna ne denir

Yabancı bir ülkenin askerlerini, parlamentonun kararları olmaksızın, kendi ülkesine davet eden, Mardin’e kadar giden, silahlarıyla bayraklarıyla giden; yasama organını devre dışı bırakan, ülkeyi yabancı askerin postallarının altına serene ne denir? Ben de onu söyledim, hain dedim. Dilim sertmiş, bana hain dışında bir laf bulun onu söyleyeyim.

Haberin Devamı

Demokrasi üzerine gölge düşürdü

Geçen hafta bir partinin kongresi yapıldı. Bütün televizyon Türkiye’nin gündemini karartmak dışında, bir şova destek sundular. CHP olarak buna katılmadık, gerekçelerimiz de vardı. 10’a yakın basın kuruluşuna, medya düşmanı, özgürlükler düşmanı anlayışla ambargo koydular. Demokrasiyi bu ülkeye getiren parti, demokrasinin üzerine gölge düşürülen bir ortamda asla bulunamaz. Arkadaşlarım o şova katılmamışlar. Ona da alınmışlar.

Diktatörler kolpacıdır

Diktatörler korkaktır, müthiş yalancıdırlar. Güce taparlar, korkularının esiridir bunlar. Yiğitlikten nasibini almamış kolpacılardır (Üçkağıtçı) bunlar. En çok korktukları şey, kendilerinin korktuklarının başkaları tarafından anlaşılmasıdır. Pazar günü milletin önüne film koydular, aynı gün zamlarla milletin cebine el attılar. Bu Recep Tayyip Erdoğan’ın şovuydu. O kongrede Türkiye’nin onuru ve şerefi ayaklar altına alınmıştır. ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ sloganlarıyla Barzani alkışlanıyor, CHP ise yuhalanıyor. Şimdi ‘Barzani’den gurur duymanızın sebebi nedir?’ diye soruyorum.

Haberin Devamı

İki elleri yakanda olacak

Cahiller bilmez, 1071’den beri yönümüz batıya dönüktür. 2071 masallarıyla milleti kandırmasınlar. Şovun en ironik bölümü de helallikti arkadaşlar. Kursaklarına elini attığın bütün yetimlerin iki eli yakanda olacak. Alın terini, emeklerini, ÖSYM ile gasp ettiğin bütün gençlerin eli senin yakanda olacak. İsrail askerleri tarafından şehit edilen vatandaşların iki eli senin yakanda olacak. Uludere’de bombalattığın 39 vatandaşın iki eli, Akdeniz’de şehit düşen savaş uçağındaki iki pilotun eli senin yakanda olacaktır.  

Dadaloğlu ile yanıt

TAYYİP Erdoğan ‘Kefenimi giydim yola çıktım’ da diyor. Allah herkese şerefiyle yaşama ve ölmeyi nasip etsin. Biliyorsunuz kefen dediğimiz şey, Müslümanlıkta temiz sade bir kumaştır. Cebi falan da yoktur. Ama Tayyip Erdoğan’ın kefeninin cebi var. Cebellezi (cebe atmak) lafı da buradan geliyor zaten. Şiir de okuyor. Ben de Dadaloğlu’ndan bir dörtlük okuyacağım: ‘Okuduğun tutmaz oldu alimler/ Kalktı da adalet arttı zulümler/ Terlemeden mal kazanan alimler/ Can verirken soluması zor imiş.’ Firavunlar, Nemrutlar, onların kefenlerinde cep vardı. Bazıları Nemrut’u örnek alsa da, firavun gibi davransa da biz Hazreti İbrahim’i örnek alacağız.

Haberin Devamı

Balbay ve Haberal’a ayakta alkış

KILIÇDAROĞLU, konuşmasına başlamadan önce “Tutuklu milletvekillerimizi ayakta bir dakika alkışlayalım” çağrısı yaptı. Bunun üzerine milletvekilleri ve grubu izlemeye gelen partililer Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ı ayağa kalkarak alkışladı.

Suçlama üstüne suçlama
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!