Güncelleme Tarihi:
Galatasaray Spor Kulübü Derneği tarafından yapılan ‘işgalci’ suçlamalarını reddeden Koçarslan, ellerinde 2006 yılından bu yana kira sözleşmeleri bulunduğunu, mahkemelerce verilmiş bir tahliye kararı olmadığını savundu. Koçarslan, Galatasaray Spor Kulübü’nü ‘kendilerine ayıplı mal teslim etmek ve bunu kendilerinden gizlemek’le suçladı. Koçarslan, basın toplantısında özetle şunları söyledi:
“Kira sözleşmelerinde bizzat Galatasaray Spor Kulübü Derneği tarafından adada GS üyeleri için yeni bir restoran ve tadilat-tamirat işlemlerinin yapılması sözleşme hükmü olarak şirketimize dayatıldı. Eklentiler, bizzat Galatasaray Spor Kulübü Derneği’nin denetim ve gözetiminde, sözleşmeye koydukları hükümler sebebiyle yapılmıştır. Başta havuz olmak üzere yıkılan tesislerin önemli kısmı bizzat Galatasaray Spor Kulübü tarafından yapıldı.
20 MİLYON DOLARLIK YATIRIM
İmar planı tadilatının iptaline ilişkin davada, Galatasaray Spor Kulübü’nün şirketimizi davaya ihbar zorunluluğu bulunmasına rağmen davayla ilgili bize bilgi verilmedi. Yatırımlar iptal kararından önce tamamlandı. Şirketimiz Galatasaray Adası’na bugüne kadar 20 milyon dolar civarında faydalı yatırım yaptı. 2014 yılında Duygun Yarsuvat başkanlığa gelir gelmez, yatırımları yok sayıp daha sözleşme süresi devam etmesine rağmen bu yatırımların akde aykırı olarak yapıldığı gerekçesiyle tahliye davası açtı. Kulüp, 27 Mart 2017 tarihli dilekçe ile Boğaziçi Müdürlüğü’ne başvurup yıkım talep etti. Adadaki tüm kapalı alanlar, tesisler ve havuzlar yerle bir ettirildi. Yıktırılan bu yatırımların bugünkü değeri 100 milyon doların üzerinde. Galatasaray Spor Kulübü, yıkıma gelindiğinde yalnızca şirket tarafından yapılan ilavelerin değil, tüm yapılaşmaların yıkılacağını bildiği halde, bu dilekçenin verilmesi Duygun Yarsuvat ve onun etkisindeki Dursun Özbek’in, hırs ve egolarının sonucudur. Şirketimizin uğradığı zararlardan ötürü tazminat ve dava haklarımızı kullanacağız.”