Su keyfi can pazarına döndü

Sabah gazetesinden Savaş Ay'ın haberine göre; Yaz sıcaklarından bunalınca sahillere akın eden ve de eğlenceli anlar yaşamak isteyenler bu hafta hayli üzgün günler yaşadı. Önceki hafta bir Alman turist Isabelle Fuchs (22), Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Sarıgerme'de genel olarak "banana" diye adlandırılan ve bir teknenin arkasına bağlanan şişme bottan fırlayarak başını demirli bir tekneye çarparak öldü. Pazar günü de bu kez İstanbul'dan Bodrum Gümbet'e sözlüsü Mustafa Kulaç'la (28) tatil için gelen Selen Kahyaoğlu'na (23), yüzdüğü sırada "banana" çeken bir sürat teknesi çarptı. 18 Mart Üniversitesi'nde son sınıf öğrencisi Kahyaoğlu hastaneye kaldırılmak istense de kurtarılamadı. Tekneyi kullanan Recai Dayan (29) ise gözaltına alındı. Olayı gören Gümrük Müşavir Yardımcısı Murat Yener, "Kazayı gördüğümde genç kız yüzme alanının çok dışındaydı. Sürat teknesi banana yaptırıyordu ve birden denizin üzeri kan gölü oldu" dedi.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?
Benim kişisel tespitlerime göre, tüm sahil şeritlerinde sıkıntı yaratan sistem şöyle işliyor: Tatil köyleri, su sporları yaptıracak ekiplerle ihale yoluyla anlaşıyor. En fazla kirayı ödeyen ekip işi alıyor. Bu ekipler de parayı çıkarabilmek için çoğu vasıfsız elemanla çalışıyor. Sadece tekneyi kullanabilmek için "amatör denizci belgesi" sınavına girip, ehliyet alabilmiş olması gereken sürücülerin çoğunda bu evrak bile yok. Hatta ehliyetsiz olarak güçlü motorlu teknelerle paraşüt, banana, hamburger ve kayak yaptırıyorlar. Sahilden çok uzaklaşmak da risk olduğu için tatilcilerin denize girdiği alanlarla kesişen yerlerde yapılıyor. Birçok otelci de bu tehlikeye dikkat çekiyor.

'RANT ÇOK BÜYÜK'
 Turhan AYTAÇ (Gümbet Turihan Beach Otel sahibi): Motorlu su sporları burada yapılmamalı. Dünyada pek çok örneği var. Tayland'ta, Kos'ta plaj dışında özel platformlarında yapılır. Müşteri tekneyle plajdan alınır, götürülür. Hem koylar kirlenmez hem güvenlik sağlanır. Elbette turizmde su sporu olacak ama insan canı güvenliği birinci sırada gelmeli.
 Hasan GÜVEN (Bodrum Otelciler Derneği Başkan Yardımcısı): Gümbet'te bazı oteller, su sporları yaptıran şirket kurmuşlar. Bunlar aralarına kimseyi almıyor, çünkü rant büyük. Tekneci ve deniz sporu işletmecileri de bu şirketlerle ortak çalışıyor. Binlerle yerli yabancı turistin hayatı bu işletmelerin insafına bırakılıyor. Biz buradaki tehlikeyi ilk günden gördük ve defalarca uyardık. Netice alamadığımız gibi bu konuda hedef olduk, istenmeyen adamlar olduk.

SAHİLE UZAKLIĞI 200 METRE OLMALI
Bodrum Otelciler Derneği Başkan Yardımcısı Hasan Güven'e göre yönetmeliğin belirli aşamaları var:
Kültür ve Turizm Bakanlığı Genelgesi'ne göre, su üstü sporları için belirlenen alanlar şamandıralar ve bayraklarla işaretlenerek bu alanlarda yüzmek yasaktır.
İşletmeler, Bakanlık'tan "Turizm amaçlı sportif faaliyet izin belgesi" almak zorundadır. n Deniz trafiğinin yoğun olduğu alanlarda, askeri yasak bölgeler ve tarihi ve doğal sit alanlarında yapılamaz.
Halka açık kullanım alanları, plaj ve meskun mahallerde sahilden denize doğru giriş çıkış koridoru yapılmak kaydıyla kıyıdan en az 200 metre mesafede yapılabilir.
Bu koridorlarda 3 milden fazla sürat yapılamaz.
Bu araçları kullanacak personel yeterlilikte olacak ve yeterlilik belgeleri ilçe turizm kurullarına bildirilecektir.
Tehlikeye karşı kıyıda can kurtarma botu ve yangın söndürücü olmalıdır.