STK'nın yeni '301' önerisi

Güncelleme Tarihi:

STKnın yeni 301 önerisi
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2007 11:07

DİSK ve Türk Tabipler Birliği'nin imzasını çektiği, TÜSİAD, TOBB, MÜSİAD, İKV, TİSK ve Hak-İş'in üzerinde uzlaşma sağladığı 301'inci maddeyle ilgili değişiklik önerisini İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Ökütçü açıkladı.

Haberin Devamı

TOBB Plazada gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Ökütçü, 301. maddeyle ilgili tartışmaların Türkiye'nin gündeminden düşmesini ve bu konudaki belirsizliklerin kalkmasını amaçladıklarını söyledi.
   
“TCK'nın 301'inci maddesinin mevcut hali muğlaktır ve değişik uygulamacılar bu maddeden farklı anlamlar çıkarmaktadır” diyen Ökütçü, bir kanun maddesinin ”bu kadar yoruma açık olmaması gerektiğini” ifade etti.
   
Ökütçü, bu noktadan hareketle ortak bir metin hazırladıklarını ifade ederek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile 5 Kasım 2006'da yaptıkları toplantı ve daha sonraki görüşmelerde hükümetin sivil toplum kuruluşlarından gelecek öneriye açık olduğu izlenimini aldıklarını, bu anlayışla çalışmalara başladıklarını anlattı.
   
İşçi, işveren, meslek örgütleri ve STK'ların ortak paydalarını belirlediklerini belirten Ökütçü, bu çerçevede, “yasa metninin muğlak ifadelerden arındırılması gerektiğinde buluştuklarını, gereksiz kovuşturmalara meydan vermeyecek şekilde somut ölçütler koyarak düşünce ve ifade özgürlüğünün subjektif değerlendirmelerle sınırlandırılmasını da en az indirmeyi hedeflediklerini” bildirdi.
   
Davut Ökütçü, “Nihayet yasanın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin koşullarına paralellik sağlamasının gereğini öne çıkardık. Yasa uygulayıcının bu çerçevede maddeyi yorumlamasını talep ettik” dedi.
   
İş dünyası, sendikalar, meslek kuruluşları ve sivil toplum örgütlerinin bu uzlaşısından toplumun tüm kesimleri ve hükümetin gerekli dersleri çıkarması gerektiğini belirten Ökütçü, Türkiye'nin sorunlarının çözümü için ortak akıl belirleme yoluna gidilmesi gerektiğini ifade etti.
   
Ökütçü, hükümetin sivil toplumla diyaloğunu artırması gerektiğini savunarak, toplantıda hazırladıkları 301'inci madde değişikliği önerisini okudu.
   
DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ
   
Ökütçü, önerinin, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türk-İş, Hak-İş, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen), Televizyon Yayıncıları Derneği (TVYD) ve İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) tarafından hazırlandığını kaydetti.
   
Davut Ökütçü, maddenin, “Türklüğü, Türkiye Cumhuriyetini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen tahkir ve tezyif eden altı aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç teşkil etmez” şeklinde değiştirilmesi önerisinde bulunulduğunu bildirdi.
   
Ökütçü, yanlış anlamalara neden olan “Türklük” kavramının, 66. maddede tanımlandığı şekilde “Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” ifadesi bağlamında “Türk milleti” olarak anlaşılması gerektiğini bildirdi.
   
TTB VE DİSK KATILMADI
   
Toplantıda soruları da yanıtlayan Ökütçü, “Türk Tabipler Birliği (TTB) ve DİSK'in neden katılmadığının” sorulması üzerine, TTB'nin yasanın tamamen kaldırılması gerektiği görüşünü muhafaza ederek toplantılara katılmama kararı aldığını söyledi. Ökütçü, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi'nin de bu konuda açıklama yaptığını hatırlattı.
   
Davut Ökütçü, Hrant Dink'in öldürülmesinden sonra önerilerinin ortaya çıkmasının “tesadüf olduğunu”, çalışmalarına bu olaydan çok önce başladıklarını belirterek, “Değerlendirmelerimiz, bir daha bu tür olayların tekerrür etmemesi de dikkate alınarak yapıldı” dedi.
   
Basın toplantısına TZOB Genel Başkan Yardımcısı Nurullah Özkan, MÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Bolat, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik, TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Pekin Baran, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Aksu ve TVYD Asbaşkanı Zeynep Gönenç katıldı.

 

Haberin Devamı

TARTIŞMALI 301'İNCİ MADDENİN MEVCUT HALİ:
 
1- Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Haberin Devamı

2- Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

3- Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.

4- Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
 
STK'NIN YENİ 301'NCİ MADDE ÖNERİSİ:
 
1- Türklüğü, Türk milletini, TBMM'yi, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, devletini, yargı organlarını, askeri ve emniyet teşkilatını alenen tahkir ve tezyif edenlere 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilir.
 
2- Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç teşkil etmez.
 
Maddenin gerekçeli bölümüyle ilgili talepler:
 
Yanlış anlamalar, tereddütler, teknik olarak uygulama sorunları yaratan 'Türklük' kavramının, Anayasa'nın 66'ncı maddesinde tanımlandığı şekilde, "Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür " şeklinde anlaşılması gerekir.
 
Madde metnindeki 'Türklük' tanımının korunması gerektiğini belirten sivil toplum kuruluşları, maddenin gerekçe metninin ise Anayasa'nın 66'ncı maddesindekine uygun olarak düzenlenmesini önerdi.
 
* Mevcut maddedeki "aşağılama" ifadesi, anılan varlıkları "tahkir (aşağılama, onur kırma, onuruna dokunma) ve tezyif (birşeyi değersiz, adi, bayağı, aşağılık göstermeye çalışma, küçültmek isteme)" olarak değiştirildi.
 
* Ayrıca, mevcut maddekinin aksine, suçu işleyenlere tek ve aynı cezanın verilmesi uygun öngörüldü.
 
* Türk milletinin tahkir ve tezyif edilmesi suçunun yurtiçinde veya yurtdışında gerçekleştirilmesi açısından ise ceza farkı uygun görülmedi.
 
* Türkiye'nin ilk imzacıları arasında yer aldığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin de, şiddet ve açık hakaret içermediği sürece insanların düşüncelerini ifade etmeleri gerektiğini savunduğu hatırlatıldı.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!