Alp ULAGAY
Oluşturulma Tarihi: Aralık 04, 2011 00:00
Sıradan beyzbol oyuncusu Billy Beane sahalara veda edince sıradışı bir yöneticiye dönüştü. Öyle ki beyzbola getirdiği yenilikler ABD’deki profesyonel beyzbolu etkilediği gibi buradan dünyaya da yayıldı. şimdi futbol başta olmak üzere diğer takım sporları bu istatistik yöntemlerin etkisinde. Başrolünde Brad Pitt’in oynadığı ve gelecek hafta vizyona girecek ‘Moneyball’ filminden önce Beane’in hikayesine göz attık
Beyzbol, Amerikan profesyonel sporları arasında istatistikle bağları en kuvvetli olanı. Vuruşlar, koşular, ortalamalar... Türlü türlü istatistik gırla gider beyzbolda. Örneğin Avrupa’daki futbola kıyasla çok daha fazla istatistik analiz söz konusudur. Ancak beyzbolda bile istatistiklerin yetersiz kullanıldığını ve kararların rasyonel alınmadığını düşünen bir adam bu sporun yapısında köklü bir değişikliğe yol açtı. Bu adam Billy Beane.
Billy Beane, 1980’de New York Mets takımından yıllık 125 bin dolarlık bir teklif alınca okul yerine beyzbolu seçmiş bir oyuncuydu. Ama sanıldığı kadar iyi bir oyuncu değildi. 8-9 sezon boyunca birkaç takımda oynayan sıradan bir oyuncu olmaktan öteye gidemedi. Bunun üzerine 1990’da, 27 yaşında, beyzbolu bırakıp son takımı Oakland A’ takımının yönetimine başvurdu: Takımda profesyonel scout yani oyuncu izleme uzmanı olmak istiyordu. Bu göreve başladığı gibi kısa sürede getirdiği yeniliklerle yönetimde hızla yükseldi.
Beane, 1990’ların başında beyzbolda yavaş yavaş yayılmakta olan SABR, yani Amerikan Beyzbol Araştırma Derneği ekolünü yakından takip ediyordu. Bir grup istatistikçi tarafından kurulmuş bu dernek, beyzbolda daha rasyonel analiz yapılması gerektiğini savunuyordu.
Geçen ay Financial Times gazetesinden Simon Kuper’e konuşan Beane, A’s takımındaki eski scout’ların yeni metotlara hiç de iyi gözle bakmadığını anlatıyordu. Eski kuşak scout’lar “150 yıllık yöntemlerimizi mi değiştireceksin” diye dudak bükmüştü onun yeniliklerine. Ancak, Beane başarı kazandıkça yükseldi ve 1997 sonunda takımın genel menajerliğine getirildi. SABR yöntemini benimsemesi, beyzbola rasyonellik katmasınınsa iki ana sebebi vardı: Birincisi, A’s küçük Oakland şehrinin takımıydı ve parası azdı. ıkincisi de takım ABD’deki en yenilikçi bölgenin tam dibindeydi. Buradan bilgisayar, Google, iPhone çıkmıştı. Sporda niye böyle bir yenilik üretmesindi ki?
1999-2006 arasında Beane’in yöntemleri A’s takımını son derece mütevazı bütçesine karşın ligde üst sıralara doğru çıkardı. Beş sezon grup şampiyonluğunu bırakmadılar. 2002 sezonunda üst üste 20 maç kazandılar. Belki MLB şampiyonu olamadılar ama bütçe-performans ölçütünde ligin en verimli takımı olarak dikkat çektiler.
KİTABI YAZILDI MONEYBALL TEORİLEŞTİ
Beane’in yönetim metotları, ekonomi yazarı Micheal Lewis’in 2003’te ‘Moneyball’ kitabının yayınlanmasıyla birlikte daha geniş kitleler tarafından tanınmaya başlandı. Daha önce New York borsasında rasyonellik üzerine kitaplar yazan Lewis, yenilikçi antrenörle 2002’de tanıştı. Bir yıla yakın onunla zaman geçirip yüzlerce sayfa not aldı. ıktisadın göbeğinde çalışmış bir yazar olarak ilk tespiti şuydu: Beane’in yaptığı, yanlış oyuncu fiyatlandırmasına ayarlama yapmaktan başka bir şey değildi.
Kitaptan sonra ligdeki diğer takımların da gözü açıldı. New York Yankees, Boston Red Sox gibi en zengin takımlar da paralarını daha verimli kullanabilmek için harekete geçtiler. Hatta Red Sox, 2007’de Beane’e genel menajerlik teklifi yaptı. Beane reddedince aynı göreve 30 yaşında Yale mezun Theo Eppstein’i getirdiler. Birkaç yıl içinde ligdeki 30 takımın 27’sinin menajerlik koltuğuna hiç oyunculuk yapmamış kişiler oturdu.
Takımların tamamına yakınının Moneyball yöntemlerini benimsemesi Oakland A’s avantajlı dönemini de sona erdirdi. Zaten takım beş yıldır eski günlerinden uzakta. Beane’e göre bunun sebebi rasyonel davranan dev bütçeli takımların küçük takımlara üstünlük sağlamasından ibaretti. Kısacası Moneyball stratejisi, Beane’in kucağında doğmuş ama bol paralı takımlara göç etmişti.
NEYİ ELEŞTİRDİ
* Beyzbolda istatistik veriler yeterince kullanılmıyor.
* Transfer edilecek oyuncular 150 yıldır süregelen öznel metotlarla seçiliyor.
* Bazı oyunculara yeteneğinin üzerinde ücret ödeniyor.
* Takımlar paralarını boşa harcıyor.
NEYİ DEĞİŞTİRDİ
* Beyzbolda oyuncu değerlendirme yöntemleri tamamen değişti.
* Yeteneği gözden kaçmış bazı oyuncuların değeri daha iyi anlaşıldı.
* ABD beyzbol ligi MLB’deki takımlar sportif yönetimi tamamen analizcilere devretti.
* Takımlar harcadıkları paranın karşılığını almaya başladı.
FUTBOLA UYARLANIYOR
Moneyball, son 10 yılda önce beyzbolda dallanıp budaklanmış olabilir ama etkisi 10 yılda diğer takım sporlarına da sirayet etti: Futbol, Avustralya futbolu, hatta kriket... Örneğin Amerikalı işadamı John W. Henry’nin satın aldığı ıngiliz takımı Liverpool’da Beane’in yakın arkadaşı Damien Comolli sportif direktörlüğe getirildi ve Moneyball’u futbola uyarlamak kolları sıvadı. Keza ıngiltere Kriket Milli Takımı iki ay önce Hindistan maçı öncesi çok sıkı bir istatistik ön çalışma yaptı. Çünkü takımın antrenörü Andy Flower tam bir Moneyball taraftarıydı. Onun işbaşına getirdiği ‘Sayılar’ lakaplı istatistikçi Nathan Leamon, Hindistan’ın en iyi vurucularından Sachin Tendulkar’ın bir zayıflığını keşfedip buna karşı bir strateji geliştirilmesini önerdi. Flower, öneriyi benimsedi, Tendulkar 20 yıllın milil takım kariyerinden düşmediği durumlara düştü ve ıngiltere maçı kazandı.
EVDE BRAD PITT VAR
Moneyball’un
film haline gelmesinde başrol oyuncusu Brad Pitt’in de büyük payı var. Pitt, yapım şirketine baskı yaparak film projesinin somutlaşmasını sağlamış. Çekimlerdeyse rolüne bürünceği Billy Beane’i daha iyi canlandırabilmek için takımın soyunma odasına girmiş. Hatta kendi ikiz çocuklarını alıp Beane’in ikizleriyle tanıştırmaya Oakland’daki evine de gitmiş. Tabii bu işe çok mest olanlar Beane’in karısıyla ikizlerin bakıcısı olmuş