Güncelleme Tarihi:
Kayseri Ticaret Odası (KTO) ile Kalite Yönetim Derneği tarafından düzenlenen “Dilde Kalite” konulu panel, KTO Rifat Hisarcıklıoğlu Toplantı Salonu'nda yapıldı.
Prof. Dr. Ercilasun, panelde yaptığı konuşmada, Türk dilinin sadece Türkiye'de değil, büyük bir coğrafyada kullanıldığını, dildeki en büyük sorunun parçalanma olduğunu vurguladı.
Türk dilinin 19. yüzyılın başından, 20. yüzyılın ilk 30 yılı arasındaki dönemde bilinçli bir şekilde parçalandığını ifade eden Ercilasun, şunları söyledi:
“Sovyetler Birliği döneminde Türk dili kasıtlı, bilinçli, planlı olarak parçalandı. Parçalanma olayı 1930'da tamamlandı. Bugün 20 ayrı Türkçe var. Parçalanmayı ortadan kaldırmak uzun yıllar alır. Türkiye'de resmi dil olan Türkçeyi 80 yılda bütün vatandaşlarımıza öğretemedik. Madem öğretemedik, şimdi (onların diliyle yayın yapılsın, eğitim yapılsın) noktasına getirildik. Türkler dilde parçalanma hatasına tarih boyunca düşmüşlerdir. Bu bizim genetik zaafımızdır.”
“TELEVİZYONLARDA KULLANILAN DİL, BİN KELİMEYİ GEÇMİYOR”
Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, televizyonlarda Türkçenin yanlış kullanıldığına da dikkati çekerek şöyle devam etti:
“Televizyonlar, radyolar, gazeteler bir dilin kullanımında önemli görevler yaparlar. İngilterede insanlar kendi dillerinin doğru kullanımı için radyo, televizyon yayınlarına büyük önem veriyorlar. Bizde ise imla kurallarına bile önem verilmiyor. Televizyonlarda kullanılan dil, bin kelimeyi geçmiyor. Tüm konuşmalar bin kelimenin etrafında dönüyor. Televizyon spikerleri dili yanlış kullanıyor. Doğru dürüst cümle kuramayan üniversite mezunu sayısı her geçen gün artıyor. Kelime fakirliği, Türk dilinin önemli sorunlarından biri. Bunlar eğitimin siyasetsizliğine bağlı. Atatürk döneminde çok iyi eğitim siyaseti vardı.”
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reşat Genç ise aynı kültürden oluşan insanlara millet denebileceğini belirterek “Millet demek, ortak kültür demektir. Dil eşittir kültür, kültür eşittir millet demektir. Dil kültürü, kültür, milleti yaratır. Dilin yozlaşması, bozulması, toplumlarda milli benlik, milli kimlik kaybına neden olur. Dilini kaybeden, millet kimliğini kaybeder. Dilimiz milli kimliğimizin taşıyıcısıdır” diye konuştu.