Söz ‘kız’larda

Güncelleme Tarihi:

Söz ‘kız’larda
Oluşturulma Tarihi: Şubat 27, 2004 21:19

Türkiye'de büyük şirketlerde yönetimin kız çocuklara devredilmesine, son yıllarda daha sık rastlanıyor. Yaşar Grubu, Kale Grubu, Doğan Holding, İnci Holding gibi gruplarda artık yönetim, kız çocuklarının eline geçiyor. Yönetimdeki kız çocukları, eğitimli, donanımlı, yetenekli ve kendisine güvenen bir kuşağı temsil ediyor.

İnsanlık tarihi, yüzyıllardır 'babadan oğula' geçen krallık, meslek ve şirket örnekleriyle dolu. 21. yüzyılda 'kızlar' da yönetimde kendini göstermeye başladı. Günümüzde artık büyük şirketlerde yönetim kız çocuklara devrediliyor. Büyük şirketlerde eğitimli, yetenekli, ikinci kuşak kızlar, Türkiye'de iş hayatının görüntüsünü değiştirme yönünde önemli adımlar atıyor. Özellikle son iki yılda patronların şirket yönetimlerini kız çocuklarına devrettiği pek çok örnek yaşandı.

Geçtiğimiz günlerde Yaşar Holding'te Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Feyhan Kalpaklıoğlu getirildi. Kalpaklıoğlu, 2 milyar dolar ciro yapan Türkiye'nin önemli sanayi kuruluşlarından biri olan Yaşar Holding'in kurucusu Selçuk Yaşar'ın büyük kızı. Küçük kızı İdil Yiğitbaşı'na da başkanvekilliği görevini devreden Yaşar, oğlu Selim Yaşar'a yönetimde yer vermedi.

İzmir merkezli olan İnci Holding'te de Cevdet İnci yönetimi kızlarına bıraktı. Beş kızı olan İnci, holdingin yönetim kurulu başkanlığı görevini büyük kızı Emel İnci Önal'a devretti.

Türkiye'nin sanayi devleri arasında yer alan Kale Grubu'nda da İbrahim Bodur, yönetim kurulu başkan yardımcılığı ve icra kurulu başkanlığı görevini tek çocuğu olan kızı Zeynep Bodur Okyay'a devretmiş durumda. Dünya Şirketler Grubu'nda ise Nezih Demirkent'in vefatı sonrasında kızı Didem Demirkent Yönetim Kurulu Başkanı oldu.

Doğan Grubu'na bağlı üç kuruluşta da icra kurulu başkanlıkları 'kızlara' devredildi. 2004 yılının başında Aydın Doğan'ın büyük kızı Arzuhan Yalçındağ Kanal D İcra Kurulu Başkanlığı'na, Vuslat Doğan Sabancı Hürriyet Gazetecilik İcra Kurulu Başkanlığı'na, Hanzade Doğan ise Doğan Gazetecilik İcra Kurulu Başkanlığı'na getirildi.

Hilal Ambalaj'ın Yönetim Kurulu Başkanı da şirketin kurucusu Nurullah Gezgin'in kızı Meral Gezgin Eriş. Kurtsan Medikal Sanayi ve Ticaret'in Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan, aynı zamanda Kurtsan İlaçları'nın yönetim kurulu üyeliğini yapıyor.


Sabırlı olmayı babamdan öğrendim


Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Kalpaklıoğlu, eğitimini tamamladıktan sonra 25 yıl Yaşar Grubu'nda çeşitli kademelerde üst düzey görevlerde bulundu. Yönetim Kurulu Başkanı seçilmesini, patronun kızı olmasından çok, kurumsallaşma sürecinin bir parçası olarak görüyor. Kalpaklıoğlu, ‘‘Kadın erkek ayrımı gelişen dünyada azalarak yok oluyor. Artık kişilerin yönetim becerileri ve performanslarıyla ölçülmesi gerekiyor’’ diyor. İş hayatında sabırlı olmayı, sebat etmeyi ve toleransı babasından öğrendiğini söyleyen Kalpaklıoğlu, takım çalışmasına önem veriyor. İyi bir dinleyici olmaya ve her kademede çalışanlarla fikir alışverişinde bulunmaya özen gösteriyor.


Okuldan itibaren, işe hazırlandık


İzmir merkezli olan ve bünyesinde 20 şirketi bulunduran İnci Holding'te de Cevdet İnci yönetimi kızlarına bıraktı. Beş kızı olan İnci, holdingin yönetim kurulu başkanlığı görevini büyük kızı Emel İnci Önal'a devretti. Önal, İnci Holding'i kardeşleri Ümit Elbirlik, Şerife Eren, Meral Zaim ve Perihan İnci ile birlikte yönetiyor. İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Emel İnci Önal, 16 yıldır grupta çeşitli görevlerde bulundu. 2003 yılının sonunda yönetim kurulu başkanlığı görevini babasından devraldı. Önal, bir kadın olarak bu göreve getirilmiş olmasının sorumluluğunu daha da ağırlaştırdığını dile getiriyor ve şöyle devam ediyor: ‘‘Kurumsallaşmanın temellerini attığımız yıllardan bu yana, ben ve kardeşlerim yönetim kurullarında yer alıyoruz. Eğitim yıllarından beri iş hayatına hazırlanıyoruz. Beşimiz de babamıza vekalet etme yetkisinde olduk. İşi babamızın yanında, kadın erkek ayrımı yapılmayan bir ortamda, tüm yetki ve sorumluluklarıyla öğrendik.’’


Kültürel değişimin işareti


İnsan kaynakları yönetim danışmanlığı şirketi Profil International'ın kurucu ortağı Ayşe Öztuna, büyük şirketlerde üst düzey görevlerin kız çocuklarına devredilmesinin önemli bir kültürel değişimi gösterdiğini düşünüyor. Kadınların artık iş hayatında kabul gördüğünü belirten Öztuna, ‘‘Kurumsal yönetim açısından bakıldığında kadınların üst düzey yönetimde kendilerini ispat etmeleri, aileden oldukları için yönetime geldikleri anlayışını yıkmaları gerekiyor’’ diyor.


Profesyonel kadınlara da ‘fırsat’ verilmeli


Hürriyet Gazetecilik İcra Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, iş dünyasında önemli konunun hem erkek, hem de kadınlara eşit şans verilmesi olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘‘Olaya, kadının ya da erkeğin üst düzeye gelmesi diye bakmıyorum. Terfi etmede ikisine de eşit fırsatlar verilmesi önemli. Böylece çok önemli olan kadın işgücünün iş dünyasına ve ekonomimize girmesi mümkün olacak. Başarılı bir kadının, üst düzeye, orta kademelere gelmesinin halka da örnek olabileceğini umuyorum. Benim umudum profesyonel kadınlara da aynı fırsatın verilmesi, profesyonel kadınları kilit rollerde görmek.’’


Erkek çocuk olsa durum değişir mi?


Marmara Üniversitesi Kadın İşgücünü Araştırma Merkezi Başkanı ve Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Necla Pur, bazı şirketlerde yönetimin kızlara devredilmesinin umut verici olduğunu belirtiyor. Prof. Dr. Pur, ‘‘Yaşar Grubu, İnci Holding gibi gruplardaki örnekler güzel. Ancak sayıları az. Ya erkek çocukları olmadığı, ya başka kardeş olmadığı ya da erkek çocuklar küçük olduğu için bu görevlere getiriliyorlar. Patronun erkek ve kız çocuğu eşit şartlardayken kız çocuk yönetime getiriliyorsa, o zaman gelişme var diyebiliriz’’ diyor.


Kız-erkek ayrımı yapılmamalı


Kurtsan Medikal Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan, iş kuranların bilgilerini ikinci kuşaktaki hem kız, hem de erkek çocuklarına aktarmasının aktarması gerektiğini kaydediyor. Liderliğin kız erkek ayrımı yapmadan, hem eğitimi, hem becerisi, hem de isteği olan ve firmayı ileriye götürebilecek çocuğa verilmesi gerektiğini düşünüyor. İş hayatında kadın olmanın dezanvajını yaşamamış. Ancak çocuklarının küçüklüğünde bir hayli zorlanmış. Türkiye'de hangi seviyede olursa olsun çocukların bakımı, sağlığı ve eğitiminin sadece kadınların sorumluluğu olarak kabul edildiğinden yakınıyor. Kurtsan, ‘‘Kadınların üst düzey yönetimde yer almaları Türkiye'nin büyümesini hızlandırır, ekonomisini güçlendirir, gelişmiş ükeler arasında yer almasını sağlar’’ diye konuşuyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!