Soylu: Afet bölgesinin ince temizliğini 10 güne bitiririz

Güncelleme Tarihi:

Soylu: Afet bölgesinin ince temizliğini 10 güne bitiririz
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 22, 2021 18:39

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AHaber'de afet bölgesinde yaşananlar, yapılan yardımlar ve son durumla ilgili açıklamalarda bulundu. Soylu, afet bölgesinde temizlik çalışmalarının devam ettiğini belirterek, "Planımız, kurgumuz burada işliyor. Yarın akşama kadar buranın kabasını bitiririz. İnce temizliğini de 10 güne bitiririz inşallah" ifadelerini kullandı. Bakan Soylu ayrıca AFAD'a atılan yardım SMS'lerle ilgili olarak "AFAD'a atılan her mesaj aslında o duyguyu ayağa kaldırıyor" ifadelerini kullandı

Haberin Devamı

İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları:

Kim çalışmak istiyorsa gayret gösteriyorsa burada tabi kii ihtiyacımız var. İçinde bulunduğumuz durum bambaşka bir şeydi. Bizim buradaki insanların umudunu ayağa kaldırmamız lazım. Oturdu ben ne olacağım dedi. 10 gün sonra bambaşka tabloda olacaksın dedim. 10 gün sonra mutluydu. Bizim insanların o hüznünün kayıplarının, kaybettiklerini yerine getirebileceğimizi ifade etmemiz lazım.

'ELİMİZDE NE VARSA VERİYORUZ'

AFAD'a atılan her mesaj aslında o duyguyu ayağa kaldırıyor. Umudu yeniden yeşertiriz. Bunu yeniden yapabilecek bir kabiliyetimiz var. Onun için bizim ülkemizde umutsuzluğu ortadan kaldıracak o anlayışı beraber yeşertiyoruz. Biz de Kabine üyesi olduğumuzdan bu yana kendi arkadaşlarımızla da konuştuk. Elimizde ne varsa veriyoruz. Biz inanıyoruz çünkü. Bu konuda vatandaşlarımızın şöyle bir örnek verebilirim; Bir iş yerinin sahibinin yanında gönüllüler çalışıyordu. Tanımıyordum. Döndüm dedim ki, 'Bir başkasının başına böyle bir şey gelse gönüllü olup temizler misin?' dedim. Dönüp, 'Temizlerim' dedi.

700 BİNE YAKIN SMS GÖNDERİLDİ

Dün Sınarcık tarafındaydım. Aldığı mısırı komşusuyla paylaşan, burayı daha fazla ayağa kaldıralım ki, karşı karşıya kaldığımız mağduriyetten kendi kendimize küllerimizden doğabileceğimizi gösterelim. Hepimiz verdik. Hem vatandaşlarımız bireysel olarak 700 bine yakın SMS gönderdi. Ama ben bu rakamı az buluyorum. Oradaki mesele 10 lira değil. Oradaki mesele birlik. Onu daha fazla sağlamalıyız. Birkaç iş adamının 1 yardımda sel ve yangın bölgelerine 50 milyon yardımda bulundular. Bu çok kıymetli bir şey. Bunun karşılığı bu. Bizim kültürümüz başka kültürlere benzemiyor. Benim için 10 lira verende biraz önce söylediğim rakamları veren de aynıdır. Öteki de gönlünden o kadar kopuyor doğru bir iştir. Bu durum bizim elimizi rahatlıyor. Evleri biz yapıyoruz. Tahliye olanlara 3'er bin lira verdik. Ne gerekiyorsa burada düşünülmüştü. Unundan tütününe kadar, elbisesinden başörtüsüne kadar yardımlar buraya akıyor. Sosyal marketimiz var insanlar elbiselerini buradan rahat alabiliyor. Planımız, kurgumuz burada işliyor. Yarın akşama kadar buranın kabasını bitiririz. İnce temizliğini de 10 güne bitiririz inşallah. 

'ONLAR FEDAKARLIK YAPIYOR, BİZ İŞİMİZİ YAPIYORUZ'

Daha fazla iyi noktaya gelelim istiyoruz. Siz yapamazsınız, siz gerçekleştiremez siniz diye milletimizi aşağılayanlara aslında birlik olunca burada yapabileceğimizi gösteriyoruz. Burada gönüllüler var. Diyor ki; Antalya, Muğla'da Artvin'de beraberdik burada da beraberiz. Devlet yöneticisi olarak da vatandaşımıza görevimiz var. Biz bu işi yapmakta mükellefiz. Bu işi yaptıktan sonra gönlümüz rahat ediyor mu? Ona bakacağız. Ailemiz özlüyor mu? Muhakkak özlüyor. Ben genelde hanım benimle beraber. Gecenin bir vaktinde orayı görmezsem dinlenemem. Kızım bu gece geldi. Görüp gitti. Uzun zamandır görmüyordum. Bütün arkadaşlarımız böyle. Onlar fedakarlık yapıyorlar. Biz işimizi yapıyoruz.

'CUMHURBAŞKAINIMIZ BİZZAT BAĞIŞLARA KATILMAK İÇİN ARADI'

Bazen muhaliflere sorarsan ben korkutucu bir insan gibi görünebilirim ama. İş odaklığından olsa gerek. Bu işler insanı tarafımızı biraz daha yoğunlaştırıyor. Çözüme odaklı hareket ediyoruz. Bazen fevrileşebiliyoruz. Ona yönelik bazen bu tip işlerde vatandaşın değil de çözüm ortaklarının kalbini kırdığımız oluyor. Onlarda haklarını helal etsinler. Netice olarak vatandaşlarımızın işlerini halletmeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımız travmadan geçmiş. Doğa sizi çaresiz hale getirmiş. Ama orada emekli bir astsubay. Kendisinin getirdiği mesleğin bilgisini konuşturarak. Bir ip atarak orada çocukları kurtarmış. Şimdi bunu anlatmak bunu yaşamak bambaşka travma. Çok şey yapmalıyız. Allah razı olsun Cumhurbaşkanımızdan. Bizati kendisi bağışlara katılmak için arıyor. Bazen biz şöyle de olabilir diyoruz. Hepsiyle tek tek konuşuyor. Devletimizin, milletimizin gücü var. Onları bir araya getirme düşüncesi içerisindeyim.

'HES PATLADI' İDDİALARINA SERT TEPKİ

Sosyal medyada ben bunu görüyorum. Sosyal medyanın tüketici bir tarafı yok. Ama zaman alıcı, uğraştırıcı ve demorolize edici bir tarafı var. Ben söyledim oradaki haberlerin bir çoğu yalan. Özellikle ilim adamlarına seslenmek isterim. Bu tip dönemlerde pozisyonlarını net almaları lazım. Biz eksik yaparsak söylemeleri lazım. Eğer erbap oldukları işlerde yalan söyleniyorsa böyle olmadıklarını ifade etmeleri gereken cesaret olmalı. Burada "HES patladı gitti" o kadar çok yalan konuşuluyor ki. Topluma doğruları söylemek benim görevim. Söylemiyorsan toplum beni yargılar. Sosyal medyada dayağı yesin. İstediği kadar bu konuda ezilsin. Tasviye edilsin. Biz izleyelim. Arkadaş biz aynı okullarda okuduk. Bugün bana yarın sana. Bu tek taraflı ilişki ne kadar sürdürebilir? İlim adamlarına gücendiğimizi ifade etmek istiyorum. Kıtkanaat edindiğimiz bilgileri ifade etmeye çalışıyoruz. Onlar çok daha fazlasını biliyor.

'KONSANTRASYONUMUZU BOZMAK İSTEMİYORUZ'

Haberin Devamı

Muhalefet 10 günde kaldırdığınızı 8 günde yaparım diyebilirim. Bu siyasettir. Ama nesnel bir durumu, farklı bir şekilde ortaya koyarlarsa biz buna güceniriz. Bu doğru değil. Buranın bir milletvekili ve il başkanı "devletin bakanları yalan söylüyor" derse onu muhatap almam da, feleğini şaşırtırım aslında da işimiz çok. Konsantrasyonumuzu bozmak istemiyoruz. Bunu söyleyip toplumu tahrik etmeye çalışırsa da Allah nezdinde de bu yanlış istikamet olur. Vatandaşımıza söyleyeceğimiz bu tip kritik dönemlerde devletin verdiği bilgiler yüzleşeceğimiz bilgilerdir. Başkalarının verdiği bilgiler yüzleşmeyeceğimiz bilgilerdir. Aynısı yangınlarda da oldu. Tarihin en büyük yangınlarıyla karşı karşıya kaldık. Dünyadaki yangınları görüyoruz, yananın yerine öbürünü dikebilme kabiliyeti sahibi oluruz. Öyle bir noktaya getirdiler ki biz yaktık olduk. Oradaki canlıları, insanları biz imha ettiğe getirdiler. Kimine cevap veriyoruz, kime cevap vermeden geçip gidiyoruz. Negatif enerji karşınızdakini de etkiliyor. Bu dönemlerde çok negatif enerji yaymamak lazım.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!