Sefa KAPLAN
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 25, 2002 01:58
Kemal Derviş'in en çok Kemal Tahir'den etkilendiğini söylemesiyle birlikte, Türk solunun önde gelen dört isminde de Kemal Tahir damgası belirginlik kazandı.
Ecevit, Kemal Tahir hayranıydı ve 'Devlet Ana' romanıyla ilgili olarak övgü dolu yazılar kaleme almıştı. İsmail Cem, Kemal Tahir'in sohbetlerinden ayrılmayan tipik bir 'Tahiri'ydi ve TRT Genel Müdürlüğü döneminde de bunu somut biçimde ortaya koymuştu. Deniz Baykal'ın ortaya attığı 'Anadolu solu' kavramının da, 'Edebali'nin ilkeleri'nin mimarı da yine Kemal Tahir'di.
CHP'nin çiçeği burnunda üyesi Kemal Derviş, CNN Türk'te Taha Akyol'un ve NTV'de Ali Kırca'nın sorularını cevaplandırırken ünlü romancı Kemal Tahir'in kendisini çok etkilediğini söyledi. Derviş, Kemal Tahir'in romanlarının tarihe bakışında önemli değişikliklere sebep olduğunu kaydederek, iktisat teorisiyle Türkiye realitesi arasındaki ilişkiyi çözerken bunun büyük faydasını gördüğünü özellikle vurguladı.
Tarih tezleri kadar, tarih tezlerini ana kahraman olarak kullandığı romanlarıyla da bir dönem Türk düşünce hayatında önemli tartışmalara sebep olmuş bir isim Kemal Tahir. Gerek Osmanlı tarihine yaklaşımı, gerekse İstiklál Savaşı ve kahramanlarına yönelik tasarrufları, hem Marksist sol, hem de sosyal demokrat kesimde büyük yankı uyandırmış, deyim yerindeyse hayli 'kanlı' tartışmalar yaşanmıştı. Öyle ki, Kemal Tahir etrafında kümelenen guruba biraz ironiyle, biraz küçümsemeyle 'Tahiriler' denilmeye başlanmıştı. Mehmet Barlas'tan Halit Refiğ'e, Selim İleri'den Metin Erksan'a, Hulki Aktunç'tan Naci Çelik'e, Baykan Sezer'den Oğuz Atay'a, İsmail Cem'den Hilmi Yavuz'a kimler yoktu ki 'Tahiriler'in arasında. Bu itibarla, Kemal Tahir'in düşünce ve tezlerinin, siyasal atmosferi ve siyasetçileri etkilemesinden daha doğal bir şey olamazdı.
Ancak, Türk siyasi hayatında Kemal Tahir'den etkilenen ilk politik figür Kemal Derviş değildi elbette. Mevcut siyaset arenasında demokratik solda veya sosyal demokrasi perspektifinde çaba sarfeden Bülent Ecevit, İsmail Cem ve Deniz Baykal'ın yolu da Kemal Tahir'le şu veya bu biçimde kesişmiş durumda.
Kemal Tahir'in Osmanlı tarihini bilinenden oldukça farklı bir gözle okuduğu ve okuttuğu 'Devlet Ana' romanı, o dönemin politik atmosferinde hemen dikkat çekmiş ve arkasından da ortalık birbirine girmişti. 1967 yılında basılan ve 1968 Türk Dil Kurumu Roman Ödülü'ne layık görülen 'Devlet Ana', gerçekten de Türk düşünce dünyasını bir hayli sarsmıştı. Özellikle, o zaman CHP'de genel sekreter olan Bülent Ecevit çok fazla etkilenmişti Kemal Tahir'den. O yıllarda, Basın İlan Kurumu'na ait Bayramoğlu Tatil Köyü'nde bütün bir ayı Kemal Tahir'le sohbet ederek geçirmesinin de büyük payı vardı bunda hiç kuşkusuz. Hatta Ecevit, kitapla ilgili olarak birkaç övücü yazı yazmış, CHP Genel Başkanı olduktan sonra da 1973 seçimleri öncesinde 'Devlet Ana' kavramını, propaganda amacıyla önemli bir politik figür olarak kullanmıştı.
YTP lideri İsmail Cem ise tam anlamıyla 'Tahiri' sıfatıyla anılan bir isimdi. Kemal Tahir'in o dillere destan sohbetlerinin en önemli müdavimlerinden biri olması bir yana, orada konuşulan tezlerden yola çıkarak kitaplar da kaleme almıştı. Bilhassa, 'Türkiye'de Geri Kalmışlığın Tarihi,' Kemal Tahir'in tarih tezlerinin somut bir yansıması gibiydi.
Ayrıca, TRT Genel Müdürlüğü sırasında sadece bir başka 'Tahiri' olan Mehmet Barlas'ı
haber dairesine getirmekle kalmamış, Metin Erksan'a 'Beş Hikáye,' Halit Refiğ'e, 'Aşk-ı Memnû', Naci Çelik'e 'Hayatım Roman' Attilá İlhan'a da 'Çalar Saat'ı yaptırarak TRT tarihinin belki de en verimli dönemine imza atmıştı. Söz konusu isimlerin hepsi de Kemal Tahir'in çevresinden insanlardı.
Hatırlanacağı gibi, 2000 yılında da 'Yeni Sol, Yeni CHP' sloganlarıyla yola çıkan Deniz Baykal, Kemal Tahir'in 'Devlet Ana' romanından aldığı Şeyh Edebali'nin vasiyetini çerçeveletip odasına asmış ve bunun nedenini de gazetecilere, şu sözlerle duyurmuştu: ‘‘600 yıllık bir imparatorluğun nasıl ayakta kaldığı bu felsefeden çok daha iyi anlaşılıyor.’’
Öte yandan, Baykal'ın 'Anadolu solu' kavramı da yine Kemal Tahir mektebinin ürettiği kavramlar arasındaydı. Sürekli 'yerlilik' vurgusu yapan Kemal Tahir, Türkiye'nin kendi koşullarına özgü bir sosyalizm anlayışını gündeme getirmiş ve bu amaçla da o günlerde geniş çaplı tartışmalara konu olan ‘‘Asya Tipi Üretim Tarzı (ATÜT)’’ kavramıyla Türk düşünce dünyasına farklı bir ufuk açmıştı. Prof. İdris Küçükömer, Prof. Sencer Divitçioğlu, Selahattin Hilav, gibi isimlerin katılımıyla alevlenen ATÜT tartışmaları, Türk fikir hayatının en zengin ve en renkli tartışmalarından biri olarak tarihe geçmişti.
KEMAL TAHİR
1910 yılında doğan Kemal Tahir, gazetecilik dahil muhtelif işler yaptıktan sonra yazarlıkta karar kıldı. Siyasi tutumu yüzünden ömrünün önemli bir kısmını geçirdiği cezaevleri, yazarlığını besleyici bir unsur olarak öne çıktı. Yakın tarihi konu alan romanlarıyla büyük tartışmalar yarattı ve pek çok kişiyi etkiledi. 1973 yılında ölen Kemal Tahir, Devlet Ana, Yorgun Savaşçı, Kurt Kanunu, Bozkırdaki Çekirdek gibi önemli romanlara imza attı.