Güncelleme Tarihi:
Hukukçular, savcıların 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 53/7 bendine göre hareket ettiğini, bildiriye imza atan akademisyenler hakkında ‘görev dışı faaliyetleri’ nedeniyle soruşturma açtığını belirterek “Bu görev dışı bir suç olarak alınıyor ve bu nedenle savcılar takip ediyor. Şu anda üniversitelerde soruşturma açan rektörler hangi maddeye göre hareket ediyor, bilinmiyor” diye konuşuyor.
Savcılar görev dışı bir faaliyet nedeniyle her ne kadar ceza suçu olarak konuya baksa da üniversite yöneticileri ne yapacaklarını ve neye göre soruşturma açacaklarını tam olarak bilemiyor. Çünkü üniversitelerdeki yönetici, öğretim elemanı ve memurlar için uygulanan disiplin yönetmeliği, Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Danıştay kararlarının ardından hükümsüz hale geldi. Meclis’ten de yeni bir kanun çıkmadığı için, YÖK’ün talimatının ardından üniversite yönetimleri bildiriye imza atan akademisyenlere neye göre soruşturma açacağını tartışmaya başladı. Eğer AYM iptal etmeseydi imzacı akademisyenlere disiplin soruşturması rektörler tarafından açılabilecekti. Bir yandan yönetim baskısı, diğer yandan hukuki boşluk rektörleri düşündürüyor.
İŞTE O MADDE
Yükseköğretim Kanunu 53/7 maddesi özetle şöyle: “... Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü veya dil, ırk, sınıf, din ve mezhep ayrılığına Cumhuriyeti ortadan kaldırmak maksadıyla işlenen suçlar, anarşik ve ideolojik olaylara ilişkin suçlar ile ağır cezayı gerektiren suçüstü hallerinde kovuşturmayı Cumhuriyet savcısı doğrudan yapar.”
AKADEMİK DEĞİL SİYASİ TARTIŞMA
Rıfat Sarıcaoğlu (Vakıf Üniversiteleri Birliği Başkanı): Birlik olarak bu konuya girmeyiz, fakat herkes bu durumda neye göre hareket edileceğini rektörüne soruyordur. AYM yönetmeliği iptal etmemiş olsaydı disiplin soruşturması açılacaktı. Neye göre soruşturma açılacak bilmiyoruz. Üniversiteler YÖK’ten neye göre hareket edileceği konusunda yönlendirme isteyebilir. Bildirinin içeriği de yanlıştı. İmzacılardan idari görevi olanlar bunu yapamaz. Bu konunun akademik bir içeriği yok, siyasi bir tartışma. Gerçek anlamda bir suç varsa ve teröre destek verildiği belirtiliyor ve ispat ediliyorsa o zaman bu işi savcılıklar yapacak ve rektörlerden istenmeyecek.” (Gönül KOCA)