A.A
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 04, 2009 15:02
Antalya Veteriner Hekimler Odası Başkanı Muammer Saygılı, geçmiş yıllarda insanlarda görülen salgın hastalıkların yüzde 66'sının hayvanlardan bulaştığını, ancak günümüzde bu oranın yüzde 75'e çıktığını söyledi. Saygılı, orandaki bu artışın sebebinin de yine insanoğlu olduğunu iddia etti.
Muammer Saygılı, dünyada hayvanlardan insanlara bulaşan Batı Nil virüsü, ebola, SARS, deli dana, maymun çiçeği, Kırım Kongo kanamalı ateşi, kuş gribi, hanta virüsü, domuz gribi, tüberküloz, kuduz, şap, şarbon ve leishmania gibi bir çok hastalık bulunduğunu bildirdi. Saygılı, geçmiş yıllarda insanlarda görülen salgın hastalıkların yüzde 66'sının hayvanlardan bulaştığını belirterek, “günümüzde bu oran yüzde 75 oldu. Gıdaların yol açtığı hastalıkların yüzde 90'ı ise hayvansal gıdalardan bulaşıyor. Örneğin dünyada her 15 dakikada bir kişi kuduzdan ölüyor” dedi.
Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıkların henüz kitlesel ölümlere yol açmadığını da hatırlatan Saygılı, ancak bu hastalıkların ülkeleri, sonra da kıtaları kasıp kavuracak bir salgına yol açabileceği korkusunun insanları paniğe sevk ettiğini vurguladı. Paniğin de uluslararası ticareti ve turizmi sekteye uğrattığına değinen Saygılı, hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıkların oranının artmasını şöyle açıkladı:
“Bunun sorumlusu küresel ısınmaya yol açan, doğayı hoyratça kullanan, çarpık kentleşme ile doğal hayatın sınırlarının içine giren, savaşlar çıkarıp havaya gaz, çevreye ise atıklar bırakan, çevreye sanayi atığı bırakan insanoğludur. Bunların hepsi ekosistem sağlığını bozan nedenlerdir. Dünyada ulaşımın hızlanmasıyla, insanlar birkaç saat içinde bir başka ülkeye veya kıtaya gidebildiği için hastalıklar hızla yayılabiliyor. Ayrıca doğaya müdahale eden insanoğlu bazı türleri alışık olmadıkları iklimlere naklederek, bir anlamda hastalıkları da naklediyor. Eskiden Afrika kıtasındaki hastalık o kıtada, Amerika'daki hastalık Amerika'da kalırdı.”
“HAZIRLIKLI DEĞİLİZ”Muammer Saygılı, insanların bir parazit veya mikropla uygun şartlarda mücadele etmediği zaman da parazit veya mikrobun daha dirençli hale getirdiğinin altını çizdi.
Bu tip mücadeleleri veteriner hekimler ile tıp doktorlarının birlikte yürütmesi gerektiğini savunan Saygılı, Amerika Birleşik Devletleri'nde sağlığı ilgilendiren kriz durumlarında en doğru önlemlerin alınmasını sağlamak için çeşitli mesleklerden 800 kişinin görev yaptığı bir organizasyon olduğunu söyledi.
Saygılı şöyle devam etti:
“Sağlık Bakanlığının 2004 yılında açıkladığı ihbarı mecburi hastalıkların yüzde 50'sinin hayvanlardan bulaşıyor olmasına rağmen, Sağlık Bakanlığı bazı kararlar alırken, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile koordineli çalışmıyor. Veteriner Hekimler Odalarından da görüş almıyor.
Hayvansal gıdaların kontrollerinin çiftlikten markete kadar veteriner hekimler tarafından yapılması gerekirken, bu yetki değişik meslek gruplarına paylaştırılmış durumda. İnsanlar kentlerde hayvanlarla iç içe yaşarken belediyelerin norm kadrolarında veteriner müdürlüğü kurma zorunluluğu kaldırıldı. Dolayısıyla, Türkiye olası bir salgına karşı hazırlıklı değildir.”
Saygılı, Sağlık Bakanlığı'nın
Atatürk Hava Limanı'na termal kamera konulmasını sağlayacağını da hatırlatarak, “aslında çoğu hastalıklar ateşle seyreder. Türkiye'deki sınır kapılarının tümüne termal kamera konulursa karantina sağlanabilir” diye konuştu.