Mehmet Nuri YILMAZ
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2006 23:42
Sıkıntılarım var, bu durum beni intihara sürüklüyor. Hayatıma son verirsem Allah indinde sorumlu olur muyum?N.K./İSTANBULHayat, Cenab-ı Hakk’ın bize bahşettiği en büyük nimettir. İnsanın kendi canına kıyması, Allah’ın verdiği bu güzel nimeti ortadan kaldırmak ve yok etmektir. İster kendi canına, ister başkasının canına kastetsin, bu güzelliği yok etmeye ve yıkmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Zira, hayata son vermek ancak onu verene, yani Allah’a aittir. Kuran-ı Kerim’de "Allah’ın dokunulmaz kıldığı canı haksız yere öldürmeyin" buyurmak suretiyle bu yasaklanmıştır. Şüphesiz, insan bu dünya hayatında çeşitli sıkıntılarla karşılaşabilir. Ziya Paşa’nın dediği gibi "Asude olam dersen eğer gelme cihane/Cihana gelen kurtulamaz seng-i kazadan. (Kaza taşından)". Cihana gelip gelmemek elimizde olmadığına göre, kaza oklarına hedef olunacağı kaçınılmazdır. Bazen sıkıntılar içerisinde kişi hiçbir çıkış yolu kalmadığı, her şeyin sona erdiği gibi bir duyguya kapılabilir. Halbuki her güçlükle birlikte bir kolaylık, her darlıktan bir çıkış yolu vardır. Bu bir Kuran ifadesidir. Yüce Allah’tan hiçbir zaman ümit kesmemek ve her zaman O’na güvenmek gerekir. Bir nefsin öldürülmesini bütün insanlığın öldürülmesiyle eş tutan dinimizin bu konudaki tavsiyesi, zorluklar karşısında metanet göstermek, mücadele etmek ve gelecekten ümitvar olmaktır. İntihar büyük günahtır. Yüce Yaratıcı’ya karşı işlenen en büyük cinayettir. Sakın böyle bir şeye tevessül etmeyiniz.
Bazı insanlar hayvanlara işkence yapıyor, öldürüyor. Dinimizde bunlar günah değil mi? Bu vahşete neden son verilmiyor?Berrin BUMİN/ANKARAYüce dinimiz hayvanların da diğer canlılar gibi yaşama hakkına sahip olduklarını vazetmiştir. Zararlı ve haşarat türünden olan hayvanlar hariç olmak üzere, diğer hayvanların salgın hastalık vb. meşru bir gerekçe olmadan öldürülmeleri dinen caiz değildir. Ancak, bu tür hayvanlar toplum sağlığını tehdit eder durumda ise bunların eziyet ve işkence yapılmadan etkisiz hale getirilmesi gerekir. Şefkat ve merhamet dini olan İslam, bütün canlılara rahmet ve sevgi ile davranılmasını tavsiye etmektedir. Şu halde olgun Müslümanlar, hayvanlara karşı davranışlarında hep sevgi, acıma ve şefkati ön planda tutmalı, bunlara eziyet ve işkence yapmamalıdır. Horoz dövüşü,
boğa güreşi, köpek boğuşturulması, koçların vuruşturulması gibi bazı yörelerimizde yaygın olan bu tür davranışların da dinimizde yeri yoktur. Kuran, hayvanların da bir ümmet (topluluk) olduğunu ve Allah’ın huzurunda haşrolunacaklarını beyan ederek hayvanların hak ve hukukuna da ne derece önem verdiğini ortaya koymuştur. Bu şefkat ve anlayışın gerçekleşmesi ile vahşet ortadan kalkacaktır. Ayrıca hayvan hakları ile ilgili çıkarılan yasal düzenlemelerin de -ne derece yeterli olduğu tartışılmakla birlikte- işletilmesi gerekmektedir.
İyi bir Müslüman nasıl olmalıdır?Muhyettin KAYA/ANKARABu sualin cevabı kısa bir bahis içerisinde ifade edilemez. Bu soruyu Peygamberimize ait şu veciz sözle cevaplandıralım: Bir bedevi (çölde yaşayan kimse), Peygamberimize gelerek "Bana İslam dinini öyle bir şekilde anlat ki artık din nedir diye kimseye soru sorma ihtiyacı duymayayım" dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz, "Allah’a inandım de ve doğru ol" diye cevap verdi. İşte, iyi bir Müslüman’ın özelliği, Peygamber tavsiyesi olan bu iki temel düstura bağlıdır. İyi bir Müslüman, Allah’a inanacak ve doğru olacaktır. Kendine karşı doğru olacak, ailesine ve bütün insanlara karşı doğru olacak, tabii başta yüce yaratıcıya karşı doğru olacak ve farz olan ibadetlerini de yerine getirecektir. İnanmış ve doğru olan insanlar, mutlu insanlardır. Şairin dediği gibi: "Sen usandırma eli, el de usandırmaz seni/Müstakim ol (doğru ol) Hazreti Allah utandırmaz seni."