Sorular ve cevaplar

Güncelleme Tarihi:

Sorular ve cevaplar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2003 01:56

Babam yoksul birisi, ona zekátımı verebilir miyim?

Ahmet TAŞÇI/ERZURUM

Kişinin babasına, annesine, dedesine, büyükannesine, oğluna ve torunlarına zekátını vermesi caiz değildir. Çünkü dinen bunlara bakmakla yükümlüdür.

Kadir Gecesi'nde nasıl bir ibadet yapmamı önerirsiniz? Kadir namazı var mıdır? Hasan DEMİR/ADANA

Kadir namazı diye bir namaz yoktur. Kuran-ı Kerim'in ayetlerini meali ile birlikte okuyarak üzerinde çok düşünmeli, söz ve davranışlarımızın Allah'ın emirlerine uygun olup olmadığının muhasebesini yapmalı, hata, kusur ve günahlarımızın affı için tevbe etmeli. Kendimiz, yakınlarımız ve tüm insanlığın kurtuluşu için yüce yaratıcıya dua etmeli, namaz ve niyazla geceyi değerlendirmeliyiz.

Fakir birisiyim, çocuklarımı geçindiremiyorum. Fitremi vermesem günahkár olur muyum?

İbrahim ÇELİK/ISPARTA

Yüce Allah, insana gücünün yetmediğini teklif etmez. Fitre vermeye kendinizi zorlarsanız günah işlemiş olursunuz. Siz fitre vermekten ziyade fitre alabilirsiniz.

Eşinden ayrılan veya kocası vefat eden kadın, tekrar evlenebilmek için bir süre beklemek zorunda mıdır?

İhsan MUTLU/ALMANYA

Evet beklemek zorundadır. Şöyle ki: Kocasından ayrılan kadın hamile değilse ve ádet görüyorsa üç ádet müddeti bekler. Şayet ádetten kesilmişse üç ay bekler. Kocası vefat eden ve hamile olmayan kadının bekleme süresi dört ay on gündür. Hamile olan kadınların süresi ise doğumla sona erer.

Zekátımı ve fitremi yoksul ablama ve kardeşime verebilir miyim?

Bahri AVCI/ALMANYA

Zekátınızı ve fitrenizi yoksul ablanıza ve kardeşinize verebilirsiniz.

Zekátımı benim adıma vekáleten bir başkası verebilir mi?

Tahsin GÜNGÖR/ALMANYA

Mali ibadetlerde vekálet geçerlidir. Dolayısıyla vekil tayin ettiğiniz kimse sizin adınıza zekátınızı verebilir.

Cihat ne zaman meşru olur ve Türkiye'de cihat çağrısı hiç yapılmış mıdır? Faruk YILMAZ/ADIYAMAN

Kelime olarak çaba sarf etmek, zor bir işi başarmak için elden gelen bütün imkánları kullanmak anlamına gelen cihat sözcüğü, teknik bir kavram (terim) olarak İslam ülkesini ve Müslümanları her türlü tehdit, tehlike ve saldırıya karşı savunma ve gerektiğinde savaşmayı ifade etmektedir. İslam'da yurt savunmasının yanı sıra, hayat, mülkiyet, din ve vicdan özgürlüğü, diğer temel evrensel ve kutsal değerlerin savunulması, aynı zamanda dini bir görevdir. Cana, mala, ırza, dine karşı yapılan haksız saldırılar karşısında saldırgan tarafa mukabelede bulunmak her Müslüman için bir hak olmaktan öte bir yükümlülük haline gelir. Müslüman ülkelerin yöneticileri vatanın bütünlüğü, milletin bağımsızlığı ve yukarıda sayılan kutsal değerler tehlikeye maruz kaldığı zaman, kendi toplumlarını bu tehlikeye karşı koymaya çağırabilirler. Türkiye'de dünya Müslümanlarına yönelik cihat çağrısı, Birinci Dünya Savaşı'nın başında halife ve devlet başkanı sıfatıyla Osmanlı padişahı tarafından; Türkiye Müslümanlarına yönelik cihat çağrısı ise ‘‘Milli Mücadele’’ hareketine önderlik yapan dini ve idari yetkililerce yapılmıştır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!