Sopranonun yeni imajı

Güncelleme Tarihi:

Sopranonun yeni imajı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2000 00:00

Haberin Devamı

Dünyaca ünlü opera baladlarını, klasik parçaları kendi yorumuyla, yani pop ve rock tarzında dinleten ve çok satan Sarah Brightman, şimdilerde yeni bir albüm çıkardı: ‘‘La Luna.’’ Yeni albümüyle birlikte imajını da tamamen değiştiren Brightman, eski halinin aksine, şimdi diğer kadınları kıskandıracak kadar zayıf. Ve trendi görünümü kadar, şarkılarıyla bağdaşan hüzünlü imajıyla da gündemde...

Onu birçok düğünde, gelinle damadın ilk danslarını yaptıkları parçaları söyleyen kadın olarak da tanımlayabiliriz. Ama Sarah Brightman özellikle iki düet ile tanınıyor: Birincisi, 1992 Barselona Olimpiyat Oyunları'nda Jose Carreras ile birlikte seslendirdiği ‘‘Amigos Para Siempre’’ ve ardından Andrea Bocelli'yle seslendirdiği ‘‘Time To Say Goodbye.’’ İnsanın tüylerini diken diken eden ağır klasik parçaları yorumlayışı, onu dünyanın bir numaralı kadın seslerinden biri haline getirdi.

En son geçen sene ‘‘Eden’’ isimli bir albüm çıkaran Brightman, bu albümüyle de haftalarca listelerde bir numara olarak kalmış ve milyonlar satmıştı. Ama aslında bu kadın, albümlerinin öncesinde pek çok ünlü müzikal yapımda yer almıştı. Örnekleri arasında, ‘‘Phantom of the Opera’’, ‘‘Cats’’, ‘‘Requiem’’ ve ‘‘Aspects of Life’’ gibi müzikal yapımlar var. Brightman, hem klasik hem de pop müzik sevenleri bir arada bulundurmayı başarabilen ender sanatçılardan biri olarak görülüyor şimdilerde...

Geçen sene bir konser için Türkiye'ye de gelmasi planlanan Brightman, gelişinden bir ay önce deprem olunca, iptal etmek zorunda kalmış. İş Bankası'nın 75. yıl kutlamaları için konser verecek olan Brightman, deprem kurbanı olmuş da denilebilir. Bu sene de, yoğun albüm çalışmaları nedeniyle gelemeyen sanatçı, yine de son albümünün konser turnesine Türkiye'yi de eklemeyi unutmamış...

Dünyaca ünlü besteci Andrew Lloyd Webber ile altı sene evli kalan Sarah Brightman, bu evliliği de, yoğun programları dolayısıyla eşiyle görüşememelerinden dolayı bitirmiş. İkisi de dünyanın tanıdığı ve bütün zamanlarını müzikle içiçe geçiren iki sanatçı olunca, boşanma kaçınılmaz olmuş.

Beş dilde söylenen albüm

Ünlü soprano Sarah Brightman'ın yeni albümü ‘‘La Luna’’, ay temasını işliyor. Pop ve klasik müziği biraraya getiren albümde beş ayrı dilde parçalar var. Albümde öne çıkan parçalar arasında, caz sound'unu yakalayan ‘‘Gloomy Sunday’’, Celine Dion'u üne kavuşturan şarkıları yapan Jean-Jacques Goldman'ın ‘‘He Doesn't See Me’’si de var. Ayrıca, birçok hip-hop, pop ve rock klasiklerinin yanında, Beethoven'in ‘‘Figlio Perduto’’su, Dvorak'ın ‘‘La Luna’’sı, Rachmaninov'un ‘‘How Fair This Place’’i de albümde yer alıyor. Albümün ilk çıkış parçası ise, Ekim ayında dünyada klibi gösterime girecek olan bir 1960 klasiği, ‘‘A Whiter Shade of Pale.’’

Brightman, bir albümde birçok değişik müzik tarzını birleştirmenin, onun için son derece doğal olduğunu söylüyor. ‘‘Değişik müzikler yapmak benim içimden gelen birşey. Bunu yapınca inanılmaz bir başarı hissi doğuyor bende. Herşey yolunda gidiyor: Ses, müzik, benim kim olduğum ve insanların benim kim olduğumu düşündüğü. Kendi kendimi bulmaya çalışıyordum, tamamen bana ait olan bir stili. Sonunda onu bulduğumu zannediyorum.’’

La Luna, Brightman'ın önceki albümleri Dive, Time To Say Goodbye ve Eden'la çok benzerlikleri olan bir albüm. Hepsi de, aynı zamanda Enigma'nın da albümlerine imza atan Frank Peterson tarafından yapılmış. Hepsi de, ünlü sanatçının müzikal tiyatro kariyerini bıraktığında yapmak istediği şeyleri temsil ediyor. ‘‘Enigma'yı ilk dinlediğimde, tam benim tarzım olduğunu düşündüm. Amerikan değil, Avrupalı bir tad vardı. Bana gelen prodüktörler bunu başaramamışlardı. Bir tek Frank Peterson başardı.’’

Peki, müzikal tiyatroda adını duyurduktan sonra, neden albüm yapmak istedi Brightman? Riski almaya değer miydi? ‘‘Risksiz bir iş değildi yaptığım. Bunu biliyorum. Ama bir noktadan sonra, elimdekiler bana yetmemeye başladı, ilerlemek zorundaydım. İnsanlar benim kim olduğumu bilmiyorlar ve bununla ilgilenmiyorladı. Bu güzeldi aslında, çünkü bana yepyeni bir başlangıç yapma imkanı verdi. Tiyatroya giriş sebebim ise sadece işsiz olmamdı. Yoksa en baştan müziği seçerdim.’’

İlk başladığı günlerden bu yana büyük bir yol kateden Brightman’ın 1997'deki Time To Say Goodbye, tam 35 hafta listebaşı kaldı. Ve tam 21 ülkede altın ve gümüş ödüller aldı. Tabii sonraki albümü Eden ile de aynı başarıyı yakaladı. Tek farkla: Bu sefer listelerde tam 51 hafta kalmayı başardı. Şimdi ise, dinleyicileri ondan La Luna ile daha büyük başarılar bekliyorlar...

Kimdir Sarah Brightman?

Londra yakınlarında bir köyde doğdu.

Altı çocuğun en büyüğüydü.

Altı yaşında sanat okuluna başladı.

12 yaşında ilk tiyatro deneyimini kazandı.

14 yaşında sahnede ilk şarkısını söyledi.

18'inde ilk hit şarkısı ‘‘I Lost My Heart to Starship Troopers’’ çıktı.

İkinci hit'inden sonra, tiyatroya geçmeye karar verdi.

Lord Andrew Lloyd Webber'in Cats müzikalinde sahneye çıktı.

Webber'le evlendi ve altı yıl boyunca onun oyunlarında performansını sergiledi.

Boşanınca İngiltere'yi terkedip Amerika'ya yerleşti.

İlk albümü Dive, 1993'te piyasaya çıktı.

Ardından 1996'da Fly, 1997'de Londra Senfoni Orkestra'sıyla beraber Timeless, 1998'de Eden ve 2000'de de son albümü La Luna piyasaya çıktı.

La Luna'nın turnesi, 2001’de Brezilya'da başlayacak ve Amerika, Kanada ve bazı Asya ülkelerinden sonra Avrupa'da son bulacak...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!