Güncelleme Tarihi:
Dünya gündeminin nabzı Planet'te atıyor
Patrik Bartolomeos eski bir geleneğin yaşayan örneği. 270’inci Fener Rum Patriği bugün Rum Ortodoks Kilisesi liderleri için “eşitler arasında birinci” ve dünya genelindeki 250 milyon Ortodoks Hristiyan’ın ruhani lideri olarak görülüyor. Ancak Bartolomeos’un memleketi Türkiye’de geriye çok fazla Rum Ortodoks kalmadı.
“Biz küçük bir Hıristiyan azınlığız” diyen Bartolomeos, Yunanistan ile Türkiye arasındaki çatışmalardan, mücadelelerden ve karşılıklı güven eksikliğinden büyük zarar gördüklerini ve bu yüzden Türkiye’deki topluluğun çok küçüldüğünü belirtti.
Türkiye’de bir zamanlar birçok üyesi olan Rum toplumunun gittikçe azalıyor. Eğer yasalar, nüfus yapısı ve tavırlar değişmezse, Bartolomeos son patrik olabilir. Ancak yine de her şeyin bittiğini düşünmüyor. Patrik, “Kilisemizin geleceğiyle ilgili çok umutsuz değiliz. Çok kolay değil, ancak imkansız da değil” dedi.
Türk hükümeti Patrikhane’nin başına getirilmesi teklif edilen adayları veto etme hakkına sahip. Dahası Türk yasalarına göre Patrik’in TC vatandaşı olması gerekiyor. Bartolomeos Gökçeada doğumlu bir Türk vatandaşı, ancak kendisinden sonra gelebilecek isimlerin birçoğu değil.
Dolayısıyla Ankara yurtdışındaki Ortodoks piskoposlara Türk vatandaşlığına girmeleri önerisinde bulundu. Birçok başvuru gelmekle birlikte henüz onaylanan bir isim olmadı.
Yorgo Stefanopulos İstanbul’daki Türkiye’deki birkaç bin kişilik Rum cemaatinin üyelerinden biri. Cemaatin önderlerinden olan Stefanopulos “Türkiye’de bir merak konusu haline geldik. Eskiden bir azınlıktık, şimdi ise merak ediliyoruz” dedi.
Rum cemaatinin nüfusu 50 yıl kadar önce 100 bin kişi civarındaydı. Bugün ise rakamın 3 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Stefanopulos bu değişimden Türk hükümetini sorumlu tutarak onlarca yıl önce uygulanan Varlık Vergisi ve “Vatandaş Türkçe konuş” gibi politikaların ve 6-7 Eylül olaylarının bu azalmaya neden olduğunu belirtti.
Türk hükümeti bugün bu olayların geçmişte kaldığını söyleyerek uzlaşma istiyor. Avrupa Birliği İlişkilerinden Sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış, “Türkiye bir geçiş döneminden geçiyor. Çok daha demokrat, refah içinde ve şeffaf bir toplum haline geliyoruz” dedi. Yine de Heybeliada Ruhban Okulu vb. konularda tartışmalar sürüyor.
Okulun eski öğrencilerinden, din adamı Satirios Varnalidis, “Okulu yeniden açıp Patrikhane için yeni papazlar yetiştirmek istiyoruz. Yoksa küçük cemaatimizde papaz kalmayacak” dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan yıllar boyunca okulun yeniden açılacağıyla ilgili açıklamalar yaptı. Bağış da hükümetin halen konu üzerinde çalıştığını belirtti.
Haris Rigas, İstanbul’un Rum cemaatinin yeniden canlanacağı yönündeki en büyük umut. Atina’dan gelip İstanbul’a yerleşen Rigas, hem İstanbul Rumları üzerine çalışan bir akademisyen hem de bir rembetiko müzisyeni. Rigas, akademik çalışmaları ve müziğiyle Rum kültürünü yeniden canlandırmayı istediğini ifade etti.
“Cemaatin hayatta kalmasının tek yolu görünürlük kazanması” diyen Rigas, Rumların yüzyıllar boyunca İstanbul’un tarihi için büyük rol oynadığını ve gelecekte de oynaması gerektiğine inandığını belirtti.
Bu ay başında Türk hükümetiyle Patrikhane arasında uzlaşma yönünde tarihi bir adım attı ve Sümela Manastırı 80 yıldan fazla bir zaman sonra ibadete açıldı.
İstanbul’un Rum cemaati yeniden eski günlerine dönse bile Patrikhane’nin ayakta kalamayacağından endişe ediliyor. Ancak Patrik Bartolomeos umutlu. Son Rum Patrik’i olacağı öngörülerini kesinlikle reddetti. Bartolomeos, “Tanrı’nın bize verdiği izinle kilisemiz yaşayacak” dedi.
Bu haber CNNInternational internet sitesinde yayımlanan "The lost Patriarch?" haberinden derlenmiştir.
Planet'i Facebook'tan takip etmek istiyorsanız:
http://www.facebook.com/#!/HurriyetPlanet
Planet'i Twitter'da takip etmek istiyorsanız:
http://twitter.com/HurriyetPlanet