Güncelleme Tarihi:
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Fransa, İtalya, İspanya, Malta, Portekiz, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin katılımıyla düzenlenen Med7 Altıncı Zirvesi sonunda kabul edilen ortak bildiride yer alan Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesine ilişkin ifadelerin geçen sene olduğu gibi taraflı, gerçeklerden kopuk ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirtti. Sözcü Aksoy, "Yunanistan’ı uluslararası hukuka aykırı ve maksimalist deniz yetki alanı iddialarından vazgeçmeye davet ediyoruz. Gerginliğin azaltılması için Yunanistan’ın Oruç Reis araştırma gemimizin etrafındaki askeri gemilerini çekmesi, NATO’nun ayrıştırma inisiyatifine destek vermesi, Meis dahil Doğu Ege adalarını silahlandırmaktan vazgeçmesi ve Batı Trakya Türk Azınlığına yönelik son dönemde artan baskılarına son vermesi elzemdir" dedi.
'HAKSIZLA DAYANIŞMA OLMAZ'
Türkiye'nin Doğu Akdeniz’e en uzun kıyısı olan ve AB’ye aday bir ülke olduğunu belirten Aksoy, şunları kaydetti:
"Doğu Akdeniz’de diyalog ve işbirliğinin hakim kılınması için öncelikle Yunanistan’ın Türkiye ile önkoşulsuz olarak masaya oturması, Kıbrıslı Rumların Adanın ortak sahibi olan KKTC ile hidrokarbon kaynaklarının araştırılması ve işletilmesi için gelir paylaşımı dahil işbirliği yapması, kendi dar görüşlü çıkarlarına AB’yi alet etmemesi ve AB’nin ve bahsekonu bildiriye imza atan diğer ülkelerin ise uluslararası hukuka ve AB müktesebatına aykırı olarak dayanışma kisvesi altında körü körüne izledikleri tek yanlı ve taraflı tutumlarını terk etmesi lazımdır. Dayanışma haklı olduğunda, haklıyla yapılır. Haksızla dayanışma olmaz."