Güncelleme Tarihi:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca FETÖ’nün iş dünyası yapılanmasına ilişkin aralarında Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı’nın da bulunduğu TUSKON üye ve yöneticilerine yönelik 86 şüpheli hakkında iddianame hazırlanmıştı. İddianamenin onaylandığı gün, Ömer Faruk Kavurmacı, sağlık sorunları gerekçesiyle sulh ceza hakimliği tarafından tahliye edilmişti. İddianamenin gönderildiği İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, incelemeye aldığı iddianameyi eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle savcılığa iade etmişti. Eksikliklerin giderilmesinden sonra iddianameyi kabul eden mahkeme heyeti, Ömer Faruk Kavurmacı’nın yeniden tutuklanmasına karar verdi.
Hazırlanan iddianamede 1 numaralı şüpheli olarak FETÖ elebaşı Fetullah Gülen gösterilmişti. İddianamede firari şüphelilerden FETÖ lideri Fetullah Gülen, TUSKON Başkanı Rızanur Meral ve TUSKON Genel Sekreteri Mustafa Muhammet Günay’ın “anayasayı ihlal”, “TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “Silahlı terör rögütü kurmak veya yönetmek” ve “Özel belgede sahtecilik” suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 16 yıldan 25 yıl 6’şar aya kadar hapisleri istenmişti.
İddianamede aralarında Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı ile Ahmet Tuzlu, Cahit Durmaz, Faruk Güllü,İsmail Hakkı Kısacık, Mehmet Fatih Baltacı, Murad Abdurrahman Baltacı, Murat Atakan Kayalar, Mustafa Şevki Kavurmacı, Rana Tezcan Açıkgöz, Harun Akca, Mehmet Zenginer, Salih Zeki Azak, Semih Sadır, Tolga Güven, Yüksel Nalbant ve Süleyman Düzgün’ün de bulunduğu diğer 83 iş adamının “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Şüphelilerden Ramazan Erdem, Serkan Ercan ve Süleyman Tari'nin örgüt üyeliği suçunun yanında “özel belgede sahtecilik” suçundan 1’er yıldan 3’er yıla kadar hapisleri istendi.
TAHLİYE GEREKÇESİ NEYDİ?
Kavurmacı’nın 4 Mayıs'taki tahliyesinde ‘epilepsi’ hastalığı gerekçe gösterilmişti. Kararda cezaevi koşullarının 2005 yılında Post Viral Ensefalit atağı sonucu ‘Epilepsi’ tanısı konulan Kavurmacı üzerinde olumsuz etkileri olabileceği belirtilmişti. Şüphelinin yalnız kalması, oruç veya uzun saatler aç kalması, uzun süre araç ve elektronik cihaz kullanmasının sakıncalı olduğu, tutukluluğunun devamının ileride telafisi mümkün olmayan durumlara sebebiyet verebileceği vurgulanmıştı. Kararda Kavurmacı'da 2009 yılında santral uyku apnesi, 2010 yılında da hipovitaminöz ve hipoglisemi sorunu tespit edildiği, bu hastalıkların epileptik atakları arttırdığı" yönünde tespitlerin olduğuna dikkati çekilmişti. Kavurmacı’nın tahliye talebini kabul eden hakimlik, yurt dışına çıkışı yasaklayarak her Pazar bağlı olduğu karakola gidip imza atmasına hükmetmişti.