Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Libya'nın meşru ve tanınmış hükümeti ile Türkiye arasında yapılan, 'Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması', zalimleri ve Türk düşmanlarını adeta felç etmiştir. İhtiyaç hâsıl olursa Libya'ya asker göndermek aynı zamanda bir beka meselesi olup, Milliyetçi Hareket Partisi'nin desteğini alacaktır" dedi.
MHP lideri Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamasında, Türkiye'nin milli gerçeklerine, Türk milletinin gelecek ümitlerine uzak ve yabancı zihniyetlerin icazetli şekilde harekete geçtiğini, geçmişleriyle de çelişip ters düştüğünü bildirdi. Bu zihniyetin bir kez daha sahneye çıkarak Türkiye'nin sırtına hançer sokmak amacıyla pozisyon aldığını kaydeden Bahçeli, "Dünya yeniden kurulurken, haritalar yeni baştan çizilirken ülkemizin önünü kesmek, milli bekaya kastetmek için alenen devreye girenlerin ne oldukları, neye hizmet ettikleri, nereye ulaşmak istedikleri esasen bellidir. Özelikle bilinmesini isterim ki; geçmişleri geleceklerine kefil olamayan siyasi garabetlerin Türkiye'nin geleceği için söz söylemeye ne hakları vardır, ne de hadleri olacaktır" dedi.
'SİYASETTE BOŞLUK YOKTUR'
"Siyasette boşluk yoktur, olması için bir neden de yoktur" diyen Bahçeli, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Yeni parti arayışları siyasi ve toplumsal bir ihtiyaçtan ziyade Türkiye üzerinde komplo ve kurgu mucitlerinin ucuz siparişidir. Küresel siyaset anlayışını rehber olarak benimseyenlerin milletimize ait, ülkemize dair hiçbir sözü olamayacak, hiçbir gelecek hedefi bulunamayacaktır. Geçmişte benzerlerine şahit olunan kiralık milletvekili sezonu tekrar açılmıştır. Bu durum, partisi ve fikriyatı ne olursa olsun, değerli milletvekili arkadaşlarımıza hakaret ve hürmetsizliktir. Milletvekillerinin siyasi zorunluluktan dolayı parti değiştirmeleri başka bir şey, belirli bir maksada matuf ve süreli olarak farklı partilere görevlendirilip gönderilmeleri başka bir şeydir. Milletvekilleri alınıp satılacak meta değildir."
'TÜRK MİLLETİNİN ŞEREFLİ GEÇMİŞİNDE SOYKIRIM YOKTUR'
Bahçeli, sözde Ermeni soykırım kararının ABD Senatosu'nda ilk defa kabul edildiğini, ABD Kongresi'nde Türkiye aleyhtarlığının zirve yaptığını bildirdi. Bahçeli, "Ayrıca yaptırım tehditleri otomatiğe bağlanmıştır. Türk milletinin şerefli geçmişinde soykırım yoktur, katliam yoktur, insan onuruna saldırı asla görülmemiştir. Artık kimin ne söylediğinin, neyi karara bağladığının, hangi tuzakları kurduğunun anlam ve önemi de kalmamıştır. Sözde Ermeni soykırım suçlamasına yönelik kınama ve ret mesajlarının ötesine geçmenin zamanı da gelmiştir. Türk milletini işlemediği bir suçtan dolayı töhmet altında bırakmak, soykırımcı olarak fişlemek, ahlaksız ve ağır bir iftiradır. Sözde Ermeni soykırım kozuyla avunan her ülke, kendi geçmişine bakmalıdır." diye konuştu.
'ÇAĞRIYA SESSİZ VE SEYİRCİ KALMAK AKIL DIŞILIKTIR'
Bahçeli, Türkiye'nin bölgesel ve küresel manevra alanlarını daraltmak amacında olan sözde müttefiklerin ateşle oynadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Libya'nın meşru ve tanınmış hükümetiyle Türkiye arasında yapılan 'Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması', zalimleri ve Türk düşmanlarını adeta felç etmiştir. Bu kapsamda gerektiği takdirde Libya'ya asker gönderme seçeneği mutlaka gündeme alınmalı ve gereği cesaretle yapılmalıdır. Gönül, inanç ve kültür coğrafyalarımızın Türk milletine çağrısı günden güne artmaktadır. Bu çağrıya sessiz ve seyirci kalmak akıl dışılıktır. Libya ve Suriye'deki krizlere tepkisiz ve hareketsiz kalındığını taktirde jeopolitik riskler ithal edilmiş olacak, Anadolu coğrafyası tehlikeye atılacaktır. İhtiyaç hâsıl olursa Libya'ya asker göndermek, aynı zamanda bir beka meselesi olup, Milliyetçi Hareket Partisi'nin desteğini alacaktır. Ne işimiz var Libya'da diyen CHP'liler ve tufeyli işbirlikçileri ise 'Las Tesis' eylemiyle dansa ve dalavereye hızla devam etmelidir. Kadına yönelik şiddetin dansla duracağını düşünenlerin hali acul ve acıklıdır."
'CUMHUR İTTİFAKI ASLA PES ETMEYECEKTİR'
Cumhur İttifakı'nın gücüne güç kattığını, Türkiye'yi Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümüne muazzam bir fedakârlıkla hazırladığı kaydeden Bahçeli, "Bu hazırlığı engellemek, sabote etmek; tarihi silkinişe kara çalmak hiç kimsenin harcı olamayacaktır. Yükselen bayrak inmeyecek, Türk milleti teslim olmayacak, Cumhur İttifakı asla pes etmeyecektir. FETÖ ve PKK'ya tek laf edemeyenlerin demokrasi ve özgürlük yalanları tutmayacak, Türkiye geri adım atmayacaktır. Geleceğin parlak günleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi vasıtasıyla kesinlikle Türk milletinindir" ifadelerini kullandı.