Güncelleme Tarihi:
Taraf Gazetesi'nin eski çalışanları Mehmet Baransu, Yasemin Çongar, Ahmet Altan, Yıldıray Oğur ve firari sanık Tuncay Opçin'in yargılandığı davanın bugün 39'uncu celsesi görüldü. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Baransu getirildi. Diğer sanıklar ise duruşmaya katılmazken, davanın müdahillerinden emekli Albay Suat Aytın ile sanık avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Tutuklu sanık Mehmet Baransu'nun avukatı Çiğdem Koç, müvekkilinin evinde arama yapan polis amiriyle ilgili yapılan suç duyurusunun dosyaya celbini istedi. Koç, arama tutanağının ve arama görüntülerinin dosyaya gelmesi talebinin reddedildiğini ve bunun adil yargılama hakkı ihlali olduğunu söyledi.
Avukat Koç, "Taleplerimiz yerine getirilip akla ve hukuka uygun bir mütalaa olmadığı sürece müvekkil de biz de savunma yapmayacağız. Taleplerimiz uygulanmadan ara karar oluşturursanız ben bu suça ortak olmayacağım ve duruşmayı terk edeceğim" dedi.
Sanık Mehmet Baransu da Balyoz dosyasında karar veren hakim ve savcılarla ilgili Yargıtay'da süren davanın dosyalarının bu dosyaya getirilmesini, evinde arama yapan ve sahte evrak oluşturduğunu iddia ettiği polislerin tanık olarak dinlenmesini talep etti.
BARANSU VE AVUKATI DURUŞMA SALONUNDAN AYRILDI
Mahkeme heyeti, dosyaya katkı sağlamayacağı gerekçesiyle Baransu ve avukatının soruşturmanın genişletilmesine ilişkin taleplerinin reddine karar verdi. Bunun üzerine Baransu'nun avukatı Çiğdem Koç, "Duruşmada kalmamızın mantığı yok siz yargılamanızı kendi kendinize yapın. Hukuksuzluğa ortak olmayacağız. Müvekkilimle birlikte duruşma salonunu terk ediyoruz" dedi.
Baransu ve avukatı duruşma salonundan ayrıldı. Diğer sanıklar Yasemin Çongar ve Ahmet Altan'ın avukatı Figen Albuga Çalıkuşu ise "Egemen Harekât Planı hiçbir yerde yayınlanmadı. Yayınlandığını gösterir hiçbir delil bu dosyanın içinde yok" diyerek müvekkillerinin beraatini talep etti.
ŞİKAYETÇİLERİN AVUKATI: EYLEM ÖRGÜTSEL
Mahkeme Başkanı, dosyayı karar bağlayacaklarını belirterek taraflara diyecekleri olup olmadığını sordu. Şikayetçi Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, "Davaya konu eylemin örgütsel faaliyet olduğu açıktır" diyerek Mehmet Baransu'nun cezalandırılmasını istedi.
KARAR AÇIKLADI
Mahkeme heyeti müzakere arasının ardından kararını açıkladı. Heyet oy birliğiyle aldığı kararda, sanık Mehmet Baransu'yu "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme" suçu sabit görüldüğünden 6 yıl hapis cezasına çarptırdı. Baransu "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama" suçundan ise 7 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Heyet, Baransu hakkında pişmanlık göstermemesi, davranışları, cezanın geleceği üzerinde olumsuz bir etkisi olmayacağı dikkate alınarak herhangi bir indirim uygulamadı. Mehmet Baransu'nun tutukluluğunun devamına karar verildi.
Mehmet Baransu hakkında "Devletin güvenliğine veya iç veya dış siyasal yararlarına ilişkin belge ve vesikaların kısmen veya tamamen yok edilmesi, tahrip edilmesi veya bunlar üzerinde sahtecilik yapılması veya geçici de olsa bunların tahsis olundukları yerden başka bir yerde kullanılması, hileyle alınması, çalınması" suçundan ise yeterli delil bulunmadığından beraat kararı verildi. Baransu hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde mahkumiyet verildiği gerekçesiyle aynı suç nedeniyle bu davanın reddine karar verildi.
ALTAN, ÇONGAR VE OĞUR'A 3 YIL 4 AY HAPİS CEZASI
Diğer sanıklar Ahmet Hüsrev Altan, Yasemin Çongar ve Yıldıray Oğur'un "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme" suçundan cezanın gelecekleri üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldılar. Aynı sanıkların "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme, amacı dışında kullanma, hile ile çalma" ve "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama" suçlarından ise beraatlerine karar verildi. Sanık Tuncay Opçin hakkında ise yakalama emri infaz edilemediğinden dosyasının ayrılmasına karar verildi.
EMEKLİ ALBAY BASIN MENSUPLARINA KONUŞTU
Duruşma sonrasında şikayetçilerden emekli Albay Suat Aytın basın mensuplarına açıklama yaptı. Aytın, "Adaletin tecelli ettiğini düşünüyorum. Biz haklıydık. Ben bunu söyledim. Bu dava tüm siyasi tarihe geçmiş önemli bir davadır. Bu davada yargılananların sayısına baktığınız zaman, biz 2010 yılında Balyoz davası başladığı zaman 237 kişinin kararı Yargıtay'ca onandı. Bu 237 kişinin 134'ü denizci, 45'i havacı ve geri kalanda kara ve jandarmaydı. Türkiye'de bir darbe olursa bunu Kara Kuvvetleri yapar. Deniz ve Hava Kuvvetleri neden burada var diye, biz o zaman da kendi aramızda çok tartıştık. Ama maalesef bunun cevabını o zaman bulamadık" dedi.
Aytın, "Bu davanın bence bu şekilde sonuçlandırılması benim gönlümü ferahlattı. Ama Türkiye'ye olan zarar halen devam ettiğini düşünüyorum. Bugünleri de yaşayarak görüyoruz. Montrö'de de gördük burada da görüyoruz. Haklı olduğumuzu göreceğiz ama ülkemiz zarar görmesin. İnsanımız zarar görmesin. Bizim bütün derdimiz o" diye konuştu.
BARANSU'YA 67 YIL 6 AYA KADAR HAPİS İSTENMİŞTİ
2 Haziran 2021 tarihinde görülen celsede esas hakkındaki mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, sanıklar Mehmet Baransu ile Tuncay Opçin'in birlikte hareket ederek Ergenekon ve Balyoz davalarıyla, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına yönelik operasyonların zemininin hazırlanması, kamuoyu oluşturulmasına yönelik FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün basın ayağını oluşturduklarını ifade etmişti.
Mütalaada, Tuncay Opçin'in içeriği gereği gizli kalması gereken, ifşası halinde devletin savaş hazırlıklarını, savaş etkinliğini, askeri hareketlerini tehlikeye sokabilecek nitelikte Egemen Harekat Planı'ndaki belge ve bilgileri ele geçirerek FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün amacı doğrultusunda kullanmak için Mehmet Baransu'ya verdiği anlatılmıştı. Mehmet Baransu tarafından Taraf Gazetesine getirilen belgelerin gazete içerisinde Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Yasemin Çongar ve Yazıişleri Müdürü Yıldıray Oğur tarafından incelendiği, taranan ve çıktısı alınan belgelerin orijinallerinin ise Mehmet Baransu tarafından yok edildiği iddia edilmişti. Baransu hakkında zincirleme şekilde "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama", "Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme", "Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri kısmen veya tamamen yok etme" suçlarından 35 yıl 9 aydan 67 yıl 6 aya kadar hapis talep edilmişti. Yasemin Çongar, Ahmet Altan, Yıldıray Oğur hakkında ise "Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama" suçundan 11'er yıldan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisleri istenmişti.