Güncelleme Tarihi:
İşte Kılıçdaroğlu’nun toplantıda yaptığı konuşmadan satır başları:
İYİ Parti ile Türkiye genelinde işbirliği yaptık. Sayın Meral Akşener ve İYİ partili kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Saadet Partisi ile bu süreçte dirsek teması sağladık. Sayın Temel Karamollaoğlu'na teşekkür ediyoruz.
Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yoktur. Çözüm bulmak istiyorlarsa gelecekler CHP'nin kadrolarına başvuracaklar.
17 yıldır tek başına Türkiye'yi yönetenlerin şikayet etme hakkı var mıdır?
Borcu ödemek için borçlanan bir iktidar gerçeği ile karşı karşıyayız.
Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı'dan sonra ilk kez Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edilmiştir.
163 milyar dolar faizi bir avuç tefeciye bu ülkenin sanayicisi, esnafı, tüccarı, ödedi hep birlikte ödemek için çalıştık.
Siyasal bağımsızlığı olmakla birlikte Türkiye ekonomik bağımsızlığını kaybetmiştir. Borç aldılar şimdi emir alma süreci başladı.
Bu ülkenin cumhurbaşkanı diyor ki, "bir merminin fiyatı ne biliyor musunuz?". Şu anlayışa bakar mısın. Domates, biber, patlıcan diyen kim? Vatandaş...
82 milyonu kuru soğana muhtaç hale getirdiler.
Bir sorumlu bulamıyor bunda.
32 yıldır bu ülke terörle mücadele ediyor ama hiçbir başbakan hiçbir cumhurbaşkanı çıkıp da vatandaşa "merminin fiyatını biliyor musun" demedi. Allah akıl fikir versin.
Sanıyor ki millet akılsız buna inanacak.
Sen askeri bu kadar seviyorsan daha bu sene iki asker donarak öldü. Sen kıyafet bulabildin mi onlara.
Sen kendi kötü yönetiminin faturasını askere çıkarmak istiyorsan neden tank palet fabrikasını sattın kardeşim. Kime sattın? katar ordusuna sattın.
Devleti yöneten kişi halkına yalan söylüyorsa ve yalan söylemeyi sürdürüyorsa o kişinin kendi milletine toplu iğne ucu kadar faydası olmaz.
AK Partili kardeşlerime bir soru: Dünyada kendi silah fabrikasını başka bir ülkeye peşkeş çeken başka bir ülke var mı?
Et yemeyin ot yiyin diyorlar. Ot yiyecek vatandaş, o da pahalı. Kendisi ejder meyvesi yiyor vatandaşı da öyle sanıyor.
İflas konkordato günlük hayatımızın bir parçası oldu.
Yandaşa köprü şehir hastanesi yaptırıyorsun dolarla. Yandaşın otoyolundan tünelinden geçiyorsun dolarla ödüyorsun. Burada tık yok. Bakın bunları hiç tartışmıyor.
Fiyatlar arttı suçlu kim manav, çiftçi, komisyoncu...
Direnmenin ötesinde çalışa çalışa kazanacağız. Devleti israftan kurtaracağız.
İsraf itibar değil görgüsüzlüktür. bütün inançlarda da israf haramdır.
Memlekette yeşil alan kalmadı. Nerede gördülerse gökdelen AVM yapacağız dediler.
Saray belediyeciliğinde seçimle gelen seçimle gitmez. Saray belediyeciliğinde hesap vermek yoktur.
Saray belediyeciliğinde ötekileştirme vardır.
Peki biz ne yapacağız?
1 - Halka saygılı kentler. Herkese saygılı davranacağız. Belediye başkanlarımız toplumun bütün değerlerine saygılı olacaklar.
2 - Hakça paylaşan kentler. Rant her kentte vardır. Rantı hakça bölüşüldüğünde sorun yoktur. Rantı yandaşa aktarırsanız orada sorun vardır.
3 - Hesap veren ve şeffaf yönetilen kentler. Harcadığımız her kuruşun hesabını belde halkına vermek bizim namus borcumuzdur.
4 - Yoksulluğu yenen kentler. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği kentler. 1 ocak 2019'dan itibaren CHP'li belediyelerde asgari ücret 2020 lira değil, 2200 liradır.
5 - Üreten ve istihdam yaratan kentler. Bir kent üretmeli her alanda üretmeli.
6 - Yenilikçi ve akıllı kentler. Yani yaşanabilir kentler. Teknolojinin insana hizmet ettiği kentler. Bizim sözümüz söz bütün İstanbul'u yaşanabilir bir kent haline getireceğiz.
7 - Ulaşım ve altyapı sorunlarını çözeceğiz.
8 - Nefes alan kentler.
9 - Sosyal adaleti sağlayan kentler. Engelliler için yaşanabilir kentler.
10 - Kültür ve sanatı geliştiren kentler.
11 - Doğa dostu yeşil kentler.
12 - Son olarak, tüm yurttaşlarımız beraber bir kentte mutlu yaşamak istiyoruz. Biz size bu sözü veriyoruz.