Güncelleme Tarihi:
İfadesinde, çocukları suçlayıp suçu üzerine atmak istediklerini iddia eden sanık “Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim. Müstehcen film izletmedim. Fen bilgisi dersi kapsamında YouTube’dan canlı üremesiyle ilgili belgesel izlettim. Keşke çocuklar da burada olsaydı, onlarla karşılaşsaydık” dedi. Beraatına karar verilmesini isteyen Muharrem Büyüktürk, “Çocukların sınav dönemlerinde, onları teselli etmek için yanlarına yatıyordum” dedi.
‘BASKI ALTINDA İFADE VERDİM’
Çocukları evladı gibi sevdiğini ileri süren Büyüktürk “Ben yapmadım, polisler çocukları yanlış yönlendirmiş” dedi. Emniyette baskı altında verdiği ileri sürdüğü ifadeleri kabul etmediğini söyleyen Büyüktürk, “Polis bana ‘Sen burada anlat, ceza almazsın’ dedi. Ben de anlattım” diye konuştu.
‘BEN DE BABASIZ BÜYÜDÜM’
Büyüktürk, son savunması yaparken bir ara babasız büyüdüğünü söyleyip ağlayarak şöyle dedi: “Ben çok üzgünüm, babasız büyüdüm. Bu yüzden de çocuklara hep babalık yapmaya çalıştım. Çocuklara kendi cebimden hep masraf ettim. Ben onların anne-babası gibi oldum. Bana iftira attılar. 2 yıl Ensar Vakfı’nda, 3 yıl KAİMDER’de kaldığım dönemlerde benimle ilgili şikâyette bulunan olmadı. Bu çocuklar 6 ay yalnız kaldılar. Bunlar kendi aralarında cinsel ilişkiye girmişler. Ben aileleri uyardım fakat aileler beni dinlemediler. Benim hakkımda şikâyette bulundular.” Dava, nadir rastlanan bir durumla ilk duruşmada sona erdi. Muharrem Büyüktürk toplam 508 yıl 3 ay hapis cezası aldı. Cezada herhangi bir indirim uygulanmadı.
AVUKAT ZOR İKNA EDİLDİ
KARAMAN Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya mağdur çocuklar ve aileleri katılmadı. Ensar Vakfı Başkanı avukat İsmail Cenk Dilberoğlu, mağdur avukatı olarak duruşmada yer aldı. Sanık öğretmenin savunması için Karaman Barosu tarafından bir avukat güçlükle ikna edildi.
MAHKEMEDE NELER YAŞANDI? İFADELERİ ŞOKE ETTİ
Karaman'da kentin en önemli okullarından Gazi Mustafa Kemal İlkokulu'ndan görevli sınıf öğretmeni Muharrem B., Ensar Vakfı ile Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) ait olduğu ileri sürülen yurtlarda barınan 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla 5 Mart'ta tutuklandı. Mağdurlardan 7’sine tecavüz, 2’sine cinsel istismar, 1’ine de müstehcen görüntü izletip taciz etmekten 600 yıla yakın hapsi istenen sanık Muharrem B., 'kasten yaralama' 'çocuğu müstehcen yayınları okumaya ve seyretmeye teşvik', 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı', 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyet yoksun kılma', 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamalarından bugün Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı.
GİZLİCE DURUŞMAYA GETİRİLDİ
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.30’da başlayan ’cinsel istismar’ davasına, sanık Muharrem Büyüktürk'ün tutuklu bulunduğu Ereğli Cezaevi’nden güvenlik nedeniyle getirilmemesi, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim) sistemiyle katılması bekleniyordu. Ancak bir sürpriz yaşandı. Sanık öğretmen duruşma salonuna getirildi. Ankara Barosu’ndan avukat İmdat Balkoca, jandarmayla birlikte sanık Muharrem B.’nin salona getirildiği gazetecilere açıkladı. Balkoca, Muharrem B.'nin gece adliyeye getirildiğini belirterek, sanığın sakallı ve üzerinde gömlek bulunduğu, gayet rahat bir şekilde yürüyerek salona girip, yerine oturduğu, avukatlardan tepki gösteren olmadığını ve şuan iddianameden okunduğunu söyledi.
"ÇOCUKLAR BENİM ÜZERİME ATTI" DEDİ
Duruşmada sanık Muharrem Büyüktürk ifade verdi. Cinsel saldırı sanığı öğretmen, ifadesinde tüm suçlamaları reddetti. Muharrem Büyüktürk "Çocuklara yönelik cinsel istismarda bulunmadım. Çocuklar kendi aralarındaki istismarı benim üzerime attı" diye kendini savundu.
Büyüktürk'ün ilk sözleri iyi bir eğitimci olduğu ve TEOG başarıları bulunduğunu söylemek oldu. Çocukları evladı gibi sevdiğini ileri süren Büyüktürk, "Ben yapmadım, polisler çocukları yanlış yönlendirmiş" dedi. Emniyette baskı altında verdiği ileri sürdüğü ifadeleri kabul etmediğini söyleyen Muharrem Büyüktürk, "Polis bana ’Sen burada anlat, sen ceza almazsın’ dedi. Ben de anlattım" ifadelerinde bulundu.
"ÇOCUKLAR KEŞKE BURADA OLSAYDI" DEDİ, BERAAT İSTEDİ"
Sanık öğretmen ifadesinde, çocukları suçlayıp suçu üzerine atmak istediklerini iddia etti. Beraatına karar verilmesini isteyen sanık ”Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim. Hayvanlarla ilgili müstehcen görüntüleri ise ben fen bilgisi dersi kapsamında YouTube’den, canlı üremesiyle ilgili belgesel izlettim. Keşke çocuklar da burada olsaydı, onlarla karşılaşsaydık” dedi.
"POLİSTE EŞCİNSELİM DEDİM ÇÜNKÜ..."
Büyüktürk ifadesinde, "Çocukların sınav dönemlerinde, onları teselli etmek için yanlarına yatıyordum” dedi. Polisteki ifadesi sırasında neden eşcinsel olduğunu söylediğinin sorulması üzerine de, ”Beni tedaviye göndersinler. Tutuklamasınlar diye eşcinsel olduğumu söyledim” ifadesini verdi.
Savunmasının tamamlanmasının ardından CMK kapsamında atanan avukatı söz aldı. Avukatın sözlerinin ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. 3 tanık sırayla içeriye girip ifade verdi.
OKUL YÖNETİCİLERİ TANIK OLARAK DİNLENDİ
Sanığın Muharrem Büyüktürk'ün ifadesinin ardından görev yaptığı Gazi Mustafa Kemal İlkokulunun müdürü Ayhan Yılmaz, müdür yardımcıları Fikret Çelik ve Mustafa Türk, rehber öğretmen Süheyla Kahvecioğlu ile mağdur çocuklardan bazılarının öğrenim gördüğü Karaman İmam Hatip Ortaokulu müdürü Ziya Güler, müdür yardımcıları Ramazan Taş, Mehmet Üzüm’ün tanık olarak ifadeleri alındı. Tanıklar ifadelerinde ’cinsel istismar’ olaylarından haberdar olmadıklarını ve Büyüktürk'ün çevresinde iyi tanınan birisi olduğunu ve sosyal faaliyetlerle yakından ilgilendiklerini söyledikleri öğrenildi.Tanıkların ifadesinin ardından duruşma savcısı, mütalaasını verdi.
"BABASIZ BÜYÜDÜM" DİYE AĞLADI
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde savcının mütalaasını bildirmesinin ardından mağdur avukatlarına söz verildi. Avukatlar, soruşturmanın genişletilmesini Ensar Vakfı ve KAİMDER’in yurtlarının denetlenmesiyle ilgili Karaman Valiliği ve Milli Eğitim Müdürlüğü hakkında da işlem yapılmasını, ayrıca dosyayı incelemek için süre talebinde bulundu.
Mahkeme avukatların ardından sanık Muharrem Büyüktürk'e son sözlerini sordu. Suçsuz olduğunu ileri süren Büyüktürk,”Bana iftira attılar. İki yıl Ensar Vakfı’nda, 3 yıl KAİMDER’de kaldığım dönemlerde benimle ilgili hiç bir şikayette bulunan olmadı. Bu çocuklar 6 ay yalnız kaldılar. Bunlar kendi aralarında cinsel ilişkiye girmişler. Ben aileleri uyardım fakat aileler beni dinlemedi. Benim hakkımda şikayette bulundular” dedi.
Sanık Muharrem Büyüktürk'ün son savunması yaparken bir ara babasız büyüdüğünü söyleyip ağlayarak, ”Ben çok üzgünüm, babasız büyüdüm. Bu yüzden de çocuklara hep babalık yapmaya çalıştım. Çocuklara kendi cebimden hep masraf ettim. Ben onların anne babası gibi oldum” diye konuştu. Sanık, duruşmada çocuklar ve çocukların annesi ve babalarıyla birlikte olmasını istediğini yineledi.
EŞİ DE TANIKLIK YAPTI
Mahkemede tanık olarak dinlenen sanık Muharrem B.’nin eşi H.B. ise boşanma davalarının sürdüğünü belirterek, ”Boşanma davamız sürüyor. Bu olaylar ortaya çıkmadan evden ayrılmıştım. Evdeki adamla, dışarıdaki adam bir değil. Çok farklıydı. Bana çok kötü davranıyordu” dedi.
Duruşma karar için ara verildi.
VE KARAR AÇIKLANDI
Mahkeme heyeti, verilen aranın ardından mağdur avukatlarının soruşturmanın genişletilmesi için istediği süre talebini reddetti. Ardından, heyet yeniden ara verdi. Aranın ardından karar açıklandı. Büyüktürk'e 508 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
CHP'DEN AÇIKLAMA: BURADA BİTMİYOR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, "Dava burada bitmiyor, zemin hazırlayan illegal yapının ortaya çıkması, yanlışı olan bütün sorumluların ortaya çıkartılması lazım" dedi.
TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ: AİLE VE ÇOCUKLARIN...
Duruşmayı müdahil olan Türkiye Barolar Birliği yönetim kurulu üyesi avukat Gülcihan Türe, olay duyduğundan itibaren yakın takipte olduklarını belirterek, "Bizim en çok isteğimiz çocukların ve ailelerin biran önce psikolojik terapiye alınmasıydı. Dilekçemizde de bunu belirttik. Bugüne kadar destek almadıklarını görüyoruz. Çok travmatik bir olay, öncelikle bunun yapılması gerekir." dedi. Sanığın yargılanması konusunda ise beklenilen bir cezanın verildiğini belirten Türe, "Bu cezayı bekliyorduk. Umarım ülkemizde çocuklarla ilgili istismar ve diğer istismarlar son olur." dedi.
KURUM VE KURULUŞLARI İÇİN SUÇ DUYURUSU TALEP ETTİK
Çocuk Haklarını Koruma Derneği adına davaya müdahil olan avukat Hakkı Ünal, davanın başlangıcında mahkeme başkanın, davanın seyri ile bilgi verdiğini ve biran evvel bitmesi içinde çok fazla karşılıklı müdahaleler yapılmaması konusunda uyardığını belirtti.Davada tanıkların sanık lehine ifade verdiğini belirten Ünal, "Sanık tüm suçlamaları reddetti ve iftiraya uğradığını söyledi. İftira nedenlerini anlattı. Bir polisin ona karakolda, inkar ederse davanın uyacağını kabul edip, tedavi olmak istemesi yönünde akıl verdiğini söyledi. Savcı mütalaasında da çocukların nasıl istismara uğradığı anlatıldı. Sanık savunmasında bir baba gibi çocuklara yakınlık gösterdiğini, özellikle babasız olan iki çocuğa yakınlık gösterdiğini söyledi." dedi. Sanık hakkında indirim yapılmadığını belirten Ünal, "Çocuk Hakları Koruma Derneği olarak taleplerimiz, sanığın az veya çok cezalandırılması önemli ama öncelik çocuklarımız, çocuklarla ilgili rehabilitasyon tedbiri alınmış mıdır, alınmadıysa alınmasıdır" dedi. Ünal, "Son 5-6 yıldır oluşan bu cinsel taciz olayları ile ilgili oluşan erozyonun kaldırılmasıyla ilgili mahkemenize bir fırsat çıkmıştır. Gerekli önlemlerin alınmasını olayla ilgili kurum ve kuruluşların hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ettik." diye konuştu.
SABAH 09.30'DA BAŞLADI: İŞTE BUGÜN YAŞANANLAR
Davanın görüldüğü 40- 50 kişi kapasiteli salonda, yoğun katılım nedeniyle yaklaşık 100 kişi bulunuyor. Salonda ifadeleri daha önce alındığı için mağdur çocuklar ve aileleri gelmedi. Sadece avukatları duruşmaya katıldı. Duruşmaya ilk olarak davaya müdahil olmak isteyen baroların çocuk hakları komisyonları ile bireysel olarak katılmak isteyen avukatların talepleri alındı. Heyet ardından olayların yaşandığı yurtların bağlı olduğu Ensar Vakfı, KAİMDER, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile baroların çocuk hakları komisyonları, Çocuk Hakları Koruma Derneği, İnsan Hakları Derneği’nin davaya müdahil olma taleplerini kabul etti.
Duruşmaya, Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu ile Hukuki Araştırmalar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Harun Akdere de mağdur avukatı olarak katıldı.
GÜN İÇİNDE DURUŞMAYA ARA VERİLDİ
Duruşmanın ilk bölümünde ise milletvekilleri ile bazı derneklerin davaya müdahillik talebi ise reddedildi. Karara itiraz eden CHP ve HDP milletvekillerinin, salondan ayrılmak istememesi üzerine mahkeme başkanının, duruşmaya ara verdiği öğrenildi. Duruşmayı izlemeye gelenler arasında CHP’den Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, milletvekilleri Hüsnü Bozkurt, Gaye Usluer, Nur Hayat Altaca, Candan Yüceer, Ali Şeker, Burcu Köksal yeraldı. Bağımsız milletvekili Aylin Nazlıaka da duruşmayı izlemeye geldi.
AVUKATLARDAN ALKIŞLI PROTESTO
Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdikten sonra, davaya gözlemci ve izleyici olarak katılmak isteyen milletvekillerinin taleplerini incelediği öğrenildi. Bu sırada duruşma salonunun önünde bekleyen avukatlar ise, içeri alınmadıkları uzun süre bekledikleri için durumu alkışlarla protesto etti.
30 BARO DAVAYA MÜDAHİL
Mağdur çocuklardan 5’inin avukatlığını üstlenen Karaman Bora Başkanı Oktay Yılmaz, ”5 mağdur çocuğun avukatlığını ben üstlendim. Diğer 5 çocuğun da Ensar Vakfı’nın avukatlarının savunacağını biliyorum. Başta Karaman Barosu Çocuk Hakları Komisyonu ve Barolar Birliği olmak üzere yaklaşık 30 baronun çocukları komisyonunda görevli avukatlar, davaya müdahil olacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı müdahil olacak” dedi.
SANIĞA AKIL SAĞLIĞI YERİNDE RAPORU VERİLDİ
Mağdur çocukların ifadesinin daha önceden alındığını belirten Baro Başkanı Yılmaz, ”Çocukların ifadeleri alındı. Adli Tıp Raporları hazır. Sanık da SEGBİS ile duruşmaya katılacak. Onun da Adli Tıp Raporu hazır. Akıl ve ruh sağlı yerinde raporu verilmiş. Duruşmanın bugün karara bağlanacağını tahmin ediyoruz” dedi.
1 AVUKAT GÜÇLÜKLE İKNA EDİLDİ
Oktay Yılmaz, sanığı savunmak için de Karaman Barosu’na kayıtlı hiçbir avukatın kabul etmediğini, ancak CMK gereği bir avukat arkadaşlarını güçlükle ikna edip, sanığın avukatlığını üstenmek zorunda kaldığını belirtti. Ağır Ceza Mahkemesi’nin önüde başta CHP’li milletvekilleri, çok sayıda avukat ve bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri salonun önünde bekledi. Salonun kapısı ise saat 09.15’da açıldı ve katılımcılar ve avukatlar içeri alındı. Saat 09.30’da duruşma başladı.
Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu
ADLİYE ÖNÜNDE PROTESTO
Duruşmada mağdurlara destek için Karaman’a gelen bazı sivil toplum kuruluşları da, adliye binasının yaklaşık 100 metre ilerisindeki güvenlik noktasından içeri alınmadı. Aralarında Ankara Kadın Platformu, Eğitim-İş, İlerici Kadınlar Derneği, Emekci Harekat Partili Kadınlar, Birleşik Kamu İş Sendikası gibi sivil toplum kuruluşlarının bulunduğu yaklaşık 200 kişilik grup, ’Ensar Vakfı kapatılsın’, ’Tecavüzcüleri korumayın’, ’Tecavüzcüyü koruyan bakanlar istifa’ şeklinde slogan attı.
GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMİ
Duruşma nedeniyle kentin girişlerinde polis ekipleri tarafından kente giren araçları durduruldu , tek tek kimlik ve üst kontrolü yapıldı. Adliye çevresinde yaklaşık 3 kilometrelik alanda ise polis bariyerleriyle çevrildi. Adliyeye girmek isteyenler kimlik ve üst aramasından geçirilerek içeri alınıyor. Adliye önünde bir adette TOMA hazır bekletiliyor.
Ensar Vakfı Karaman Şubesi binasındaki tabelalar ise binaya Türk Bayrağı asılarak kamufle edilmeye çalışıldı.
VALİLİKTEN YASAKLAMA
Karaman Valiliği de duruşma nedeniyle, davanın devam ettiği süre boyunca Karaman il sınırları içerisinde her türlü toplanma, basın açıklaması, toplantı, gösteri yürüyüşü, miting, oturma eylemi, stant açma, çadır kurma vb. etkinliklerini resmi internet sitesinden yasakladığı duyurdu. (Mehmet Kayhan YILDIZ- Hasan DÖNMEZ- Muammer ŞEN/KARAMAN - DHA)