Güncelleme Tarihi:
İşte Erdoğan'ın sözlerinden satır başları:
İzmir'e çok önem verdiğimiz için cumhur ittifakının ilk mitingini burada yapıyoruz.
Biz cumhur ittifakını masa başında değil darbecilere karşı sokaklarda meydanlarda mücadele ederken kurduk.
İnşallah seçimden sonra zaferi sizlerle kutlamak için yeniden geleceğiz.
Bizimki bir cumhur ittifakıdır. Sayın Bahçeli ile ilk ortak mitingimizi buraya çok önem verdiğimiz için İzmir’de yapıyoruz.
Biz cumhur ittifakını masa başında değil 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı birlikte mücadele ederken kurduk.
Türk siyasetinin son yıllardaki en dirayetli siyasetçisi olarak gördüğüm Sayın Bahçeli ile birlikte tuzakları birer birer bozarak yolumuza devam ediyoruz. İzmir inşallah cumhur ittifakının en büyük başarıyı gösterdiği illerin başında gelecektir.
Sayın Bahçeli’ye ve MHP’ye gönül vermiş kardeşlerime bugüne kadar göstermiş oldukları asil duruş için şükranlarımı sunuyorum.
Birileri çıkmış ortaya terör örgütünün desteği ile bu şehirde kendine yol açmaya çalışıyor. Şimdi gösterdikleri aday da böyle bir aday. Onlardan buraya inanın hiçbir fayda gelmez. Bugüne kadar bir eserleri var mı? Şu İzmir’in körfezine bakın ya. Kokudan geçiliyor mu? Peki İzmir’e bu layık mı?
Belediyecilik bizim işimiz. Burayı da biz çok çok başarılı bir belediyeci olan Denizli’de iki dönem belediye başkanlığı yapan Nihat Zeybekçi kardeşimle İzmir’i şanına yakışır bir hale getirmekte kararlıyız.
AK Parti 17 yıldır iktidarda. Bunların dile getirdikleri korkulardan hangisi doğru çıktı? İnsanımızın Giyimine mi karıştık, yediğine içtiğine mi karıştık. Herkes istediği gibi giyiniyor. Yıllardır Atatürk’ü istismar ettiler.
Adını Aydınoğlu Gazi Umur Bey’den alan Gaziemir’in ilk fethedilen yeri Seydiköy’dür. Umur bey 8 asır önce Seydi Baba adına türbe yaptırıyor. Bunlar türbeyi tarumar edip besi çiftliğine peşkeş çektiler. Yunanın burayı işgal ettiğinde cesaret edip yapamadığını maalesef bunlar gerçekleştirdiler.
Yıllardır yönettikleri bu şehirde hiçbir sorunu çözemedikleri gibi hükümet tarafından yapılan yatırımları bile doğru dürüst değerlendiremediler. İzmir’de bir aday gösterdiler. Bu aday CHP’nin adayı değildir ha. Bu kişiye genel merkezinden İzmir teşkilatına kadar tüm CHP karşıydı. Bu kişi Kılıçdaroğlu’nun kendi adayıdır. Her yönüyle örtüşüyor.
Adaylık icazetini de İzmir’den değil Kandil’den almıştır. İzmir’e hizmet etmek gibi bir derdi yok. Öyle bir kalitesi de yok. Buca adayını son anda değiştirmesinin gayesi de Kılıçdaroğlu’nun İzmir’e rant gözüyle bakmasından. İzmirlileri umursamıyorlar.
Amaçları belediye yönetimini CHP çatısı altında bölücü örgüte teslim etmek. Bölücü örgütün güdümündeki partinin eş başkanı Mansur Yavaş da Ekrem İmamoğlu da İzmir’deki de HDP’nin oyları ile seçildiğini bilecek diyerek adeta meydan okudu.
Bu adam Kürt bile değil biliyor musunuz? Bu Kürt kardeşlerimi istismar eden bir sahtekardır. Kürdistan’da diyor. Benim ülkemde Kürdistan diye bir bölge var mı? Ey Sezai sen Kürdistan’da yaşamak istiyorsan Irak’ın kuzeyinde var defol git oraya.
Bu adamın alacağı cevap nedir? Bunlara CHP’ye ve ittifaka İzmir’de seçimi kaybettirmektir.
İmamoğlu da bilecek ki İstanbul için 3 milyon Kürdün oyu, Mansur Yavaş da bilecek ki Kürtlerin oyunu almadan seçim alınmaz. Adama bak ya. Partileri proje, kendileri de proje. 31 Mart bir beka mücadelesinin adıdır. Bu beka mücadelesini biz kazanacağız inşallah
İzmir’de aynı oyun oynanıyor. CHP’nin belediye meclis üyeleri listesinde bölücü terör örgütü kontenjanından çok isim var. Seçime girmiyor. Niye? CHP’nin listesinden zaten seçime girdiler. Sorsanız bunu da inkar eder. Ne kadar inkar ederlerse etsinler, gizli ittifak ortaya çıktı. Bu seçimde kendi adıyla değil CHP adıyla yarışıyorlar.
Bu maskeli baloya ne gerek var. Biz de cumhur ittifakı olarak çıktı. Delikanlıca mertçe milletimize nasıl bir birliktelik içinde olduğumuzu söyledik. Öteki tarafta neyin ne olduğu belli değil. Kimin kimi desteklediği belli olmayan bir ittifaktan ülkeye hayır gelir mi?
Ne diyor kadın.. Biz sırtımızı YPG’ye PYD’ye dayadık diyor. Biz de sırtımızı İzmirli kardeşlerimize ve Allahımıza dayadık. Neymiş Keleşleri bize döndüreceklermiş. Senin her yerin keleş olsa ne olur. Siz kalleşsiniz kalleş…
Artık ibreyi İzmir tersine çevirecek. Sizlerden bu maskeli, baloyu, bukalemun siyasetini 31 Mart’ta sona erdirmenizi bekliyorum.
Lafa gelince Atatürk’ü dillerinden düşürmeyenlerin bu mirasa layık olmadığını 31 Mart’ta göstereceğinizi düşünüyorum.
Son 17 yılda İzmir’e 67 katrilyon yatırım yaptık.
Karabağlar’ı o çirkin yapılaşmadan biz kurtaracağız. Bornova’yı da Bergama’yı da biz kurtaracağız.
Göztepe ve Alsancak stadyumlarının inşaatı sürüyor. Yıl sonuna kadar her iki stadımızın inşaatını bitiriyoruz.
Artık ihtiyaca cevap vermeyen İzmir Atatürk stadının yerine dünyanın en modern tesislerinden biri olacak İzmir Atatürk Olimpiyat Stadı’nı inşa edeceğiz.
Ege Üniversitesi’nin Bornova kampüsündeki alanda Millet Bahçesi yapmak için çalışmalara başladık.
İzmir Körfezi 1994 öncesinin Haliç’i gibi kokmayı sürdürüyor. Doğru dürüst altyapı olmadığı için şehrin sokakları her yağmurda göle dönüyor. İzmir’in sokaklarını da körfezini de biz kurtaracağız.
Yıl olmuş 2019. İzmir’in çöpleri vahşi depolama ile tabiatı kirletecek şekilde bir alana yığılıyor.
Bay Kemal’in bir özelliği var oturduğu yerden kalkmaz. Girdiği bütün seçimleri kaybetti adam oradan kalkmıyor. Kalkarsa bir daha oraya oturamayacak çünkü. 31 Mart CHP’ye gönül vermiş kardeşlerimi Bay Kemal’den kurtarma seçimidir. CHP'li kardeşlerim, gelin, siz delege sisteminde bu adamdan kurtulamazsınız ama demokratik olarak sandıkta bundan kurtulursunuz. Verin burada Cumhur İttifakı'na oyları. Gördünüz bundan bir şey olmaz. 5 koyun verin kaybeder gelir.
İstanbul - İzmir arasını 8 saatten 3.5 saate indirecek İstanbul - İzmir otoyolu projemizi bu yıl bitiriyoruz.
Akhisar İzmir arası mevcut yolla 1.5 saat sürerken otoyolun devreye girmesiyle 50 dakikaya inecek.
İzmir’in şehir içi trafik sorunu artık tahammül sınırlarının üstüne çıktı. Nihat Zeybekçi kardeşimiz birkaç yıl içinde İzmir’in trafiğini çile olmaktan çıkaracak projeleri hazırladı. Şehrimizin trafik sorunu çözülecek. İZBAN’ın yüzde 50’sini biz yaptık. Büyükşehir yapmadı. Niye? Çünkü yapacak güçte değil.
Geçtiğimiz yıl İzmir’e gelen turist sayısı yaklaşık bir milyonu buldu. Çeşme’ye Sığacık’a ve Yeni Foça’ya yat limanları kazandırdık. 5 yat limanı projemiz daha var.
Büyükşehirlerde suyu Büyükşehir Belediyesi’nin temin etmesi gerekir. İzmir susuzdu. İzmir’i susuz bırakamazdık. İnşa ettiğimiz Gördes Barajı ile İzmir’e içme suyu temin ederek şehrin en önemli problemini biz çözdük.
Bölücü terör örgütü avuçlarını ovuşturarak bu seçimin sonuçlarını bekliyor. Dünyanın öbür ucundaki cani silahın üzerine ülkemizi hedef alan semboller çiziyor. Saldırıyı BM başta olmak üzere İslam’a bir saldırı olarak niteliyorlar ama Bu bir Hristiyan teröristtir diyemiyorlar. Ama bir Müslüman olsa İslami terörist diyorlar. Batıya sesleniyorum niye bunu diyemiyorsunuz. Bir tek Kılıçdaroğlu ve Yeni Zelanda’daki sapkın bir siyasetçi bu saldırının sorumluluğunu İslam’a yüklemeye kalkıyor.
Şu Bay Kemal’in söylediğine bakın İslam dünyasından kaynaklanan terör diyor. Sen ne menem bir adamsın ya. Yüzde 99’u müslüman bir ülkede ana muhalefetin başındaki bir adam olarak sen nasıl bir ifade kullanabilirsin. Niye Hristiyan dünyasından kaynaklanan diyemiyorsun. Bu adam Müslüman mı? Hristiyan.
Anadolu yakası Avrupa yakası… Avrupa yakasına geçemesiniz. E ne olacak? Onlar gelecekmiş bizi oralardan süreceklermiş. Senin atan bizi süremedi. Bu ülke artık eski Türkiye değil. Bi gelmeye teşebbüs etseniz. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var.
Bu Bay Kemal 15 Temmuz gecesi 23.15’te Atatürk Havalimanına indi. FETÖ’cülerle beraber dayanışma içinde olduğundan onu tankların arasından aldılar doğru Bakırköy Belediyesine indi.
Bay Kemal ne diyordu darbe olursa tankın üzerine ben çıkarım diyordu. Bay Kemal sen ürkeksin, korkaksın senden bir şey olmaz. O gece yüzbinler yürüd. Ama sen korkaksın. İzmir’e de böyle bir korkak ve onun adamı yakışmaz. İzmir’den yiğitler çıkar.
Karşımızdaki zihniyetin gözünde Müslüman eşittir Türk demektir. Kılıçdaroğlu sen bunu anlamıyorsun. Ezan konusundaki bayrak konusundaki hassasiyetimizin sebebi işte budur.
Avrupa Parlamentosu’nun tamamı bölücü. Fırsat bulsalar bu ülkeyi terör örgütlerine teslim etmekten geri durmayacaklar. Ey Avrupa Parlamentosu AB’nin müzakerelerini durduralım. Tamam ne kadar güzel haydi, senin aldığı kararların kıymeti yok ama Avrupa Birliği şu kararı alsa ne kadar güzel olur, hayırlı olur. Biz de böyle bir kararı bekliyoruz zaten. Ama alamazlar. Bu konuda tüm sözler 31 Mart’a saklı. Gözler de oraya saklı. 31 Mart bir beka seçimidir. Bu seçimden istikrar ve güven ortamına halel getirmeyecek bir netice ile çıkmak zorundayız.
.