Güncelleme Tarihi:
Gevaş ilçesi Altınsaç Mahallesi’nden Van Gölü’ne açılan ve bir daha haber alınamayan tekneyle ilgili arama-kurtarma çalışmalarına bugün yeniden başlanırken, İçişleri Bakanı Soylu da sabah saatlerinde kente geldi. Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı ile birlikte gelen Bakan Soylu'yu, Van Ferit Melen Havalimanı'nda, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, Asayiş Kolordu Komutanı Tümgeneral Hacı İkbal, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Yüksel Yiğit ve İl Emniyet Müdürü Ali Karabağ karşıladı.
ÇELİŞKİLİ İFADELER SÖZ KONUSU
Bakan Soylu, Çarpanak Adası yakınlarında batan tekne ve şu ana kadar yapılan çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Bakan Soylu teknenin içerisinde 55-60 kaçak göçmen olduğunu değerlendirdiklerini, olayla ilgili şu ana kadar 11 kişinin gözaltına alındığını belirterek şunları söyledi:
"28 Haziran 2020 günü saat 18.00 itibariyle, bir muhtarımızın ihbarı neticesinde Van Gölü'nde bir teknenin battığı konusunda bir haber alındı. Medeni Akbaş ve Servet Akbaş yönetimindeki bu teknede göçmenler olduğu konusunda bir ihbar geldi.
Bunun üzerine arama-tarama çalışmaları, hem havadan hem de göl yüzeyinden başlatıldı. 28 Haziran akşamı saat 23.00'te, bahsedilen isimlerden Medeni Akbaş, ailesini aramak suretiyle kendisinin yüzerek kurtulduğunu ve bir çiftlikte bulunduğunu ifade etti. Bunun üzerine emniyet güçlerimiz, jandarmamız telefon izlemek suretiyle, hangi çiftlikte olduğunu buldular ve gözaltına aldılar.
Medeni Akbaş'ın çelişkili ifadeleri söz konusuydu. Çelişkili ifadeleri tekrarlamaya da devam etti. Ama en nihayetinde gerek bulundukları köylülerle yapılan mülakatlar, gerek muhtarla yapılan mülakatlar, gerek kendisi ile yapılan mülakatlar çerçevesinde, teknenin içerisinde 55-60 civarında kaçak göçmenin bulunduğuna yönelik bir değerlendirmeye ulaşıldı.
Ve bu noktaya ulaşılınca, ben de hemen o saatte Sayın Cumhurbaşkanımıza bu bilgiyi arz ettim. Gerek Sayın Valimiz, gerek Jandarma Komutanımız, Emniyet Müdürümüz burada, ilgili kurtarma ekipleri AFAD, UMKE ve bunun için yetiştirilmiş JAK timleri ve 2 bot timi, havadan ve göl yüzeyinden olmak üzere arama kurtarma çalışmaları başlatıldı."
TEKNE 120 METRE DERİNLİKTE AMA YERİ TESPİT EDİLMİŞ DEĞİL
Bakan Soylu, dün 5 kişinin cansız bedenine ulaşıldığını belirterek, "Bu sayı, bu sabah 6 oldu. Hemen sonar arama cihazı ile tarama yapıldı. Ama sonar cihazı derinlik tespiti açısından yeterli olmadı, yine Ankara'dan 29'u sabahı hemen timlerimiz ile birlikte RAV cihazı geldi. Teknenin yaklaşık 110-120 metre dipte olduğu tahmin ediliyor. Yeri henüz tespit edilmiş değil. Sadece battığı bölgenin o derinliğinde olduğu konusunda bir değerlendirme var.
Bu esnada Sahil ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'mızla irtibata geçildi. Çünkü bir iç gölde ilk kez böyle bir batık arama çalışması gerçekleştirilecek. Tabi temennimiz sayının bu kadar yüksek olmaması. Çünkü baştan itibaren ilgili kişilerin ortaya koyduğu ifadelerde ciddi çelişkiler söz konusu, biz tamamen bu çelişkili ifadeler üzerinden tahmin yürüterek, arama-tarama çalışmalarını başlattık. Şu anda Medeni Akbaş da olmak üzere 11 kişi gözaltında. Muhtar açığa alındı. Çünkü olay 27 akşamı 22.00 itibariyle. Bize iletilmesi, yaklaşık bundan bir gün sonra, yaklaşık 20 saatlik bir zaman dilim sonrası bir ihbar değerlendiriliyor." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Salgın olmasına rağmen Afganistan, Pakistan, İran ve Afrika'dan, sadece Van iline bu yıl, 21 bin potansiyel göçmen baskısı oldu. Bu az bir rakam değil." dedi.
Ciddi bir göç baskısıyla karşı karşıya olduklarını belirten Soylu, 2017'de 175 bin, 2018'de 268 bin, geçen yıl da 454 bin kaçak göçmen yakaladıklarını söyledi.
Salgın olmasına rağmen Afganistan, Pakistan, İran ve Afrika'dan, sadece Van iline bu yıl, 21 bin potansiyel göçmen baskısının olduğunu vurgulayan Soylu, "Bu az bir rakam değil. Salgın var ve toplam 21 bin civarında bir göçmen baskısı. Bunun 16 bini sınırlardan bir şekilde engellenerek alınmadı. Geri kalan 4 bin 500, sınırları geçtiler, arkadaşlarımız tarafından yakalandılar. Dünyanın, özellikle Afganistan, Suriye, Irak ve bu bölgelere olan duyarsızlığı, gelişmiş ülkelerin çifte standartlı tutumu, maalesef bu ülkelerdeki göç hareketliliğini, özellikle vekalet savaşlarına verdikleri destek, gelir eşitsizlikleri, oradaki yoksulluklara göz kapatmaları, sınırımızda 2011 yılından Suriye iç savaşına olan hakikaten insanlık dışı bakışları, bu sonucu doğuruyor." diye konuştu.
Ölenlerin arasında çocuk, kadın olup olmadığının, arama çalışmaları sonucunda görüleceğini aktaran Soylu, şöyle devam etti:
"Çocukların, kadınların, yaşlıların hayatını kaybetmelerini hiç kendine dert etmeyen bir Batı'yla, bir dünyayla karşı karşıyayız. Bunun yanı sıra Türkiye, bütün vicdanı, merhametiyle bu meseleye el uzatmaktadır. Göçmen kaçakçılarıyla mücadele etmekte ve bunu bitirmeye, sonlandırmaya çalışmaktadır. Afrika'nın uçsuz bucaksız noktalarından Suriye'ye kadar her noktaya elini uzatmakta ve merhametini, insani yardımını ortaya koymakta ve sadece öyle değil, aynı zamanda dünyanın bütün ülkelerine de bu haksızlıklara son verilmesi için gerek diplomatik yönden gerek uluslararası ilişkiler seviyesinde buna el atmaya çalışmaktadır."
Bunun için bir çok platform oluşturulduğunu dile getiren Soylu, "Batı'nın bu noktaya karşı acımasızlığı, çifte standardı ve insanlık dışı bakışları, maalesef Batı'nın bir karakteri olarak 21. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Allah onlara da akıl fikir versin, merhamet, insanlık, vicdan nasip etsin." ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu, açıklamasının ardından helikopterle bölgede incelemelerde bulundu.