Güncelleme Tarihi:
Oktay, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak ile Avcılar'da minaresinin bir kısmı yıkılan Hacı Ahmet Tükenmez Camisi’nde incelemelerde bulundu.
İncelemelerin ardından gazetecilere açıklama yapan Oktay, "Ciddi bir hasarımız yok hamdolsun, can kaybımız yok. Şu ana kadarki bize gelen bilgilerde ciddi bir yaralanma söz konusu değil." diye konuştu.
Kamu kurum ve kuruluşlarının, ilçe belediyelerinin, STK'ların, valiliğin koordineli bir şekilde çalıştığını ve teyakkuz halinde olduğunu anlatan Oktay, "Şu an AFAD öncülüğünde bütün kurumlar görevlerinin başında. Her an her türlü aktivite anbean takip ediliyor. Bugün ve yarın çok daha yakinen takip ediyor olacağız olayı." ifadelerini kullandı.
Depremin Marmara açıklarında olduğunu aktaran Oktay, şöyle devam etti:
"Zaten orada bildiğiniz gibi Kuzey Anadolu Fay Hattımız var. İstanbul ve Türkiye deprem bölgesi zaten, 'olacak mı olmayacak mı?' şeklinde bir şeyimiz de yok. Bir depremin olmasıyla alakalı 'her an olabilir' şeklinde yıllardır bildiğiniz bir şey. O çerçevede 5,8'lik bir deprem yaşadık. Depremde birincil derece önemli olan panik olmamak, yani olabildiğince sakin olacaksınız, panik olmayacaksınız. Depremi gece de gündüz de yaşayabilirsiniz. Her nerede iseniz hiç panik olmadan, önceden ne yapabileceğinizi biliyor olmanız ve hazırlık yapmanız gerekir. Bunu kast ediyorum. Bir deprem olduğunda nasıl ve nerede duracaksınız, nasıl bir harekette bulunacaksınız, bununla ilgili AFAD ve valiliğimiz her türlü bilgiyi de veriyor. Evlerimizde bu tür hazırlıklarımızın olması faydalı. Böyle bir şey yaşandığında yapacağınız hazırlıklar çok basit, basit ama çok önemli. Hemen doğal gazın vanasını, elektrikleri kapatmak bunlardan birisidir. Çok basit tedbirler, çok büyük fayda sağlar."
Tüm tedbirlerin alındığını vurgulayan Oktay, "Bütün İstanbul'un yönetilmesi açısından tüm tedbirler şu an alınmış durumda. Panik gerektirecek bir durum söz konusu değil, Sayın Cumhurbaşkanımız da zaten ifade ettiler, Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında, tüm bakanlıklarımız il müdürlüklerimiz, yerel yönetimlerimizle birlikte bu işin takibini yapıyoruz" değerlendirmesini yaptı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, bir gazetecinin "Tahliye edilen bazı binalar var. Bu binalarda yaşayanlarla ilgili nasıl bir çalışma yapacaksınız?" sorusuna, "5,8'lik depremde herkes kendi binasını görebilecek durumda. Bir risk görüyorsa o binalarda kalmalarını arzu etmeyiz. Bununla ilgili AFAD da Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız da yakinen bunu takip ediyorlar. Bütün hasar tespit ekiplerimiz buradalar. Teknik yardımını anında sağlarlar, sağlarız. Binaların sağlıklı olup olmadığına yönelik... İçeride kalır veya kalmaz. Ona bizim buradan 'Şuna girin veya girmeyin.' şeklinde bir açıklama yapmamız doğru değil." yanıtını verdi.
"HASTANELERİMİZDE YARALIMIZ YOK"
Son yaralı sayısına ilişkin de bilgi veren Oktay, "En son bende olan 6 idi. O da deprem kaynaklı değil de genelde yan bir yere çapma, bir şey düşmesinden kaynaklı son derece basit yaralanmalar. Hepsi de taburcu edilmiş durumda. Benim bilgim dahilinde, şu anda hastanelerimizde yaralımız yok." dedi.
Oktay, ilgili bakanların ve bakanlık teşkilatlarının teyakkuz halinde olduğunu dile getirerek, "Halkımızın rahat olması ama kendi binasını kendisi de yakinen biliyor. Teknik yardımı biz de verebiliriz. Kendi tedbirini almasında da fayda var." ifadelerini kullandı.
Minare dışında herhangi bir yıkılan bir yapı olup olmadığına dair soru üzerine Oktay, "En son bilgileri söylüyorum. Sadece 3 binada hasar var gibi. O da çok eski. Buna da baktığımızda 1977'de yapılan bir camiden bahsediyoruz. Biliyorsunuz deprem yönetmeliklerimiz bu anlamda önemli. 1999'da hemen depremden sonra güncellendi. Sonrasında yine 2007'de güncelledik. Sonrasında yapılan binalar daha sağlıklı. Dolayısıyla şu ana kadar 3 bina ama bunlar değişebilir. Hasar tespit çalışmaları devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
Oktay, "Ufak bir sallantıdan sonra bile bazı uzmanlar felaket senaryoları ortaya atıyor. Bu konuda ne söylersiniz?" şeklindeki soru üzerine, "Senaryolar he zaman konuşulan şeyler. Bizim senaryolardan ziyade 'Olacak mı olmayacak mı'yı bir kenara bırakmamız gerekir İstanbul'da. Bunu yıllardır söylüyoruz. Asla panik yapmadan, sadece hazırlık boyutuna bakmak lazım. Yoksa herkes her türlü yorumu yapabilir. 'Şunu yapmayın, bunu yapın.' demekle bir şey çözülmüyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, 5-6 saat içinde başka bir deprem olacak iddialarının sorulması üzerine, "Bununla ilgili her kim ne söylüyorsa bunun altı boştur. Yani deprem her anda olabilir, hiçbir zaman da olmayabilir. Depremin böyle bir '6 saat sonra şu deprem olacak.', '6 gün sonra böyle bir deprem olacak.' şu anda dünyada böyle bir teknoloji, gelişme, bu kadar net bilecek kimse yok. Keşke böyle olsa da biz de rahatlasak. Yani bu sadece ihtimaller boyutundaki senaryo üretmenin ötesinde bir şey değildir. Dolayısıyla biz burada gelip de 'Hayır olacak, olmayacak.' deme lüksümüz de yok. Zaten 'Olacak.' diye hiç kimse söyleyemez." diye konuştu.
"Bu deprem gelecek İstanbul depremi için nasıl bir tablo çıkarır?" sorusuna Oktay, şu yanıtı verdi:
"Hep aynı noktaya geliyoruz. Genelde hemen farklı senaryolar boyutundan gitmekten ziyade panik olmadan, son derece rahat bir şekilde gereken tedbirlerimizi almak. Yapabileceğimiz en güzel şey budur. Dolayısıyla birey olarak bunu söylüyorum. Yani ben bu soruyu size sorayım. Siz kendi tedbirinizi aldınız mı? Evinizde tedbirinizi aldınız mı? Çocuğunuzla, eşinizle, kardeşinizle ilgili tedbirlerinizi aldınız mı? Oturduğunuz binayla ilgili tedbirinizi aldınız mı? Bunu kastediyorum. Evinizdeki hazırlıklar, eşyaların düşmemesiyle ilgili tedbirler... Bu kadar basit. Yani her birimiz kendi üzerimize düşeni yapınca zaten deprem öldürmez. Bu kadar net. Dünyanın hiçbir yerinde deprem öldürmez. Hazırlıksızsanız yan etkileri insanlara genelde hasar verir. Hazır olalım."
Fuat Oktay, toplanma yerlerinin hatırlatılması üzerine ise şunları kaydetti:
"Toplanma yerleriyle ilgili Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan açıklamayı yaptılar. AFAD'ın internet sitesinden de bunlar ilan ediliyor. Yeteri kadar toplanma alanlarımız zaten her zaman var. Orada da yine basın da ricamız şu, genelde toplanma yerleri ilan edildiği zaman orada herhangi bir yerde diyelim 2 bin 800 toplanma yerimizden bir tanesinin resmini bulup, 'Burada herhangi bir şey yapılmış.' deyip toplanma yeri yokmuş gibi bir senaryoyu Türkiye'nin ve İstanbul'un gündemine getirmek haksızlık olur. Yani buradaki çalışmalar şu, biz her gün bir önceki güne göre yapısal anlamda daha hazırlıklı gidiyoruz. Kamu binalarında bu anlamda ciddi çalışmalarımız var. Kamu binalarında yüzde 92'ye varan, okullarımız da dahil, çok ciddi şekilde bir yenilenmeden ve depreme dayanıklılık testinden geçirdik. Dolayısıyla her hazır olan kamu binası ve okul, aynı zamanda bir barınma alanıdır. Oralarda hazırlık arttıkça açık alanlardaki artık o hazırlıklara ihtiyacımız kalmaz. Daha az miktarda hazır olunur. Bizim için önemli olan toplam senaryoya göre muhtemel senaryolara göre ihtiyacımız olan toplanma yerleri hazır mı, değil mi? Şu anda bizim bilgimiz dahilinde hazır."