Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki ikili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Abbas ve heyetine 'Türkiye'ye hoş geldiniz' diyerek sözlerine başladı. Erdoğan, "Malumunuz Sayın Abbas son olarak geçtiğimiz yıl ağustos ayında Türkiye'yi ziyaret etmişti. O günden bu yana kendisiyle olan yakın temasımızı farklı vesilelerle devam ettirdik. Ülkemizdeki son seçim sürecinde Filistin halkının tüm kesimlerinin desteğini, duasını yanımızda hissettik. 28 Mayıs gecesi Ankara ve İstanbul başta olmak üzere ülkemizin dört bir yanında yaşanan coşkuya Kudüs'te, Ramallah'ta, Gazze'de şahit olduk. Aziz kardeşim Sayın Abbas'ın şahsında tüm Filistin halkına sevincimize ortak oldukları için şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Milletimizle birlikte İslam dünyasının farklı köşelerindeki 100 milyonlarca kardeşimizin de güvenini inşallah boşa çıkarmayacağız" dedi.
'KALICI BARIŞIN TEK YOLU İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM VİZYONUNU SAVUNMAKTAN GEÇMEKTE'
Erdoğan, bugünkü görüşmelerde Filistin'deki gelişmeleri ayrıntılı şekilde ele aldıklarını belirterek şöyle konuştu:
"İlişkilerimizin daha da geliştirilmesine yönelik atılabilecek adımları, ikili görüşmemizde, heyetler arası görüşmelerde değerlendirme imkanımız oldu. Filistin devletinin kapasitesinin güçlendirilmesine, Filistin halkının mevcut koşullarının iyileştirilmesine desteğimizi teyit ettik. Filistin meselesinin uzun bir süredir uluslararası toplumun gündeminde hak ettiği ilgiyi toplamadığı, toplayamadığı bir vakadır. Başta Birleşmiş Milletler (BM) olmak üzere uluslararası camianın Filistin meselesine güçlü şekilde angaje olması mühimdir. Türkiye olarak Filistin halkıyla dayanışmamızı, Filistin davasına desteğimizi en güçlü şekilde sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Filistin'deki gelişmeleri bu minvalde yakından takip ediyoruz. Gün geçtikçe artan can kayıplarından, yıkımlardan, yasadışı yerleşimlerin genişletilmesinden ve yerleşimci şiddetinden derin endişe duyuyoruz. Bu vesileyle hayatını kaybeden Filistinli kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, Filistin devleti ve halkına başsağlığı diliyorum. Bölgede adil ve kalıcı bir barışın tek yolu iki devletli çözüm vizyonunu savunmaktan geçmektedir. Mescid-i Aksa başta olmak üzere kutsal mekanların tarihi statükosunun değiştirilmesine yönelik eylemleri de kabul etmemiz mümkün değildir."
'BİR MEYDANA ADIMIN VERİLMİŞ OLMASINDAN MEMNUNİYET DUYDUM'
Erdoğan konuşmasının devamında, "Filistinli kardeşlerimiz arasındaki birlik ve uzlaşı bu süreçteki temel unsurlardan biridir. Bu alanda üzerimize düşen her türlü desteği sağlamaya hazır olduğumuzu değerli kardeşimle bir kez daha paylaştı. TİKA, Türk Kızılay ve Türk sivil toplum kuruluşları Filistin’e yönelik insani ve kalkınma yardımlarını sürdürmektedir. Faaliyetlerine büyük önem atfettiğimiz Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı’na katkılarımızda önceki yıllarda olduğu gibi devam edecektir. Görüşmelerimizde ikili münasebetlerimizin yanı sıra bölgesel gelişmeler hakkında da görüş alışverişinde bulunduk. Filistin davasını en güçlü şekilde savunmaya, Filistin halkının güvenliğini ve refahı artırmaya yönelik her gayreti tüm gücümüzle desteklemeye devam edeceğiz. Birleşmiş Milletler parametreleri temelinde 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasının tüm bölgemizin barış ve istikrar için bir şart olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu düşüncelerle aziz kardeşim Mahmud Abbas’a ve heyetine ziyaretleri için tekrar şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Görüşmelerimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Buradan tüm Filistin halkına ve Ramallah’ta bir meydana adımın verilmiş olmasından duyduğum memnuniyeti de özellikle ifade etmek istiyorum" dedi.
Abbas ise yaptığı açıklamada, "Şüphesiz ülkelerimiz ve halklarımız arasındaki ilişkileri güçlendiren bu tür toplantıları ve birlikteliği önemsemekteyiz. Türkiye'nin Filistin halkına vermiş olduğu destek ve Kudüs'ü savunarak, halkın özgürlüğünü ve bağımsızlığının kazanılması yönündeki desteklerini önemsiyoruz. Son dönemde gerçekleşen seçimlerdeki başarınızdan dolayı sizleri kutlarım. Sayın Cumhurbaşkanı Körfez ülkelerine yapmış olduğunuz başarılı ziyaret aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel ve uluslararası alandaki gücünü ve yetkinliğini ortaya koymaktadır. Bugün burada 2 ülke arasındaki ilişkilerin daha da gelişmesin bağlamında neler yapabileceğimizi beraberce görüştük. İlişkilerimiz her daim gelişme kaydetmektedir. Şüphesiz sizin şimdiye kadar göstermiş olduğunuz ilkesel tutum ve desteğinizden dolayı Ramallah'taki en büyük meydanlardan bir tanesine 'Recep Tayyip Erdoğan Meydanı' adının verilmesi kararı alınmıştır ve Ramallah Belediye Meclisi’nin bu kararını zatı devletlerine arz etmek isterim" dedi.