Güncelleme Tarihi:
Ekim ayı görüşmelerine bu akşam başlayan Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin ana gündemi, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile ilgili istifa iddiaları oldu. Gökçek’in katılmadığı toplantıda CHP ve AK Parti grubu arasında tansiyon zaman zaman yükseldi.
CHP: İSTİFA KISTASLARI NEDİR
CHP grubu adına söz alan CHP Grup Başkan Vekili Doğan Yılmazkaya, Gökçek’e sahip çıktığı konuşmasında özetle şunları söyledi: “Türk demokrasi tarihinde AK Parti yeni bir yöntem geliştirdi, seçilmişleri istifaya zorlamak. Halkın seçtiği ve adına milli irade dediğimiz bu olguyu farkında olmadan yok ediyoruz. Belediye başkanlarını istifaya zorlamak o insanları hem şaibe altına sokmak hem de toplum nezdinde sicillerini karartmak değil midir. İstifaya zorlama kıstasları nedir bunu gerçekten öğrenmek istiyoruz. İstifaya zorlanmış belediye başkanları FETO’cu mudur, yolsuzluk mu yapmıştır.
HALKA SAYGISIZLIK OLARAK GÖRÜYORUZ
Yoksa görevden istifaya zorlanan belediye başkanları metal yorgunu diye bize yutturulmaya mı çalışılıyor. Kamuoyunda böyle bir algı var. Seçimle gelmiş bir belediye başkanının görev süresi dolmadan görevden alınmasını en başta o belediye başkanına oy vermiş halka yapılan bir saygısızlık olarak görüyoruz. Ben seni aday gösterdim o halde görevden alabilirim. Böyle bir anlayışı asla Cumhuriyet Halk Partisi olarak kabul edemiyoruz. Umuyorum ve diliyorum ki siz seçilmiş belediye meclis üyeleri de bunu kabul etmiyorlardır. Bildiğimiz bir yanlış varsa bunun yasal yolları vardır. Yasal yollara başvurursunuz.”
ÖZGÜL AĞIRLIĞI FİZİKSEL AĞIRLIĞINDAN BİN KAT BÜYÜK
Meclis oturumunu yöneten AK Parti’li Meclis Başkan Vekili Ali İhsan Ölmez ise CHP’nin Gökçek üzerinden hamle yapmaya çalıştığını savunarak Yılmazkaya’ya sert tepki gösterdi. Ölmez Yılmazkaya'ya özetle şu yanıtı verdi: “Gökçek’i seçimle deviremeyecek Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu trene binmesi gerekiyordu nitekim bindi. Medya varlığını kullandılar ancak ortaya bir tablo çıktı. Gökçek’in özgül ağırlığı fiziksel ağırlığının bin katı büyüklükteymiş haliyle bunu bütün Türkiye de gördü. Seçimle gelip seçimle gitmek tabiri her darbeden sonra AK Parti grubunun Türkiye’ye ezberlettiği bir slogandır. Darbe şakşakçılarına öğrettiğimiz ve ezberlettiğimiz bir şeydir. Bütün bu tecrübelerden sonra AK Parti’de rıza almadan halkın tercihinin üstünden genel başkan istedi diye geçilecek algısı bende oluşmadı.
İMHA ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYIN
5.5 milyon Ankaralının tercihini Tayyip Erdoğan görmezden gelecek diye bir hamlem asla olmadı, böyle bir şeyi hiç beklemedim zaten. Darbe alkışlayanların şimdi demokrasinin yanında yer almaları da hiç anlamlı değil. Tayyip Erdoğan bir tane bile 'şu belediye başkanını görevden alın seçildiği halde evine gönderin' demedi. Takip edeceğiz süreci. Bir tane bile mutabakat sağlanmadan, rıza usulü olmadan el çektirme olmayacak. Ben bu partiye inandığım için buradayım. Burada bulanık suda balık avlama siyaseti yapmayın. Biz samimi, siyasi dost rakipleriz. Birbirimizi imha üzerinden siyaset yapmamayı öneririm. Düşmüş günde, piyasada nasıl olsa Gökçek’e hamle yapılıyor, bu meclisin bir parçası o, burada siz hamle yapmayın.”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR