Soma'da utanç tablosu
Güncelleme Tarihi:
Soma'da yıkım üzerine yıkım... Maden faciası sonrası yapılan yardımlar ve ödenen tazminatlar ani zenginlik yaratmış bu da başka bir travmaya neden olmuştu. Öyle ki babasını kaybettiği için hediyeye boğulan çocukların arkadaşları, yaşananlar karşısında "Keşke benim babam da ölseydi" demişti. Bugün ise facia sonrası verilen sözlerin tutulmadığı ortaya çıktı. Hayatını kaybeden bazı madenciler ile işten çıkarılan 2 bin 831 kişinin tazminatlarının ödenmediği belirlendi. İşçiler seslerini duyurmak için Ankara'ya gidiyor, Türkiye Maden-İş Sendikası Başkanı Nurettin Akçul ise durumu “Binlerce işçi orada aç... İşçiler ölmediler diye sanki cezalandırılıyorlar” diyerek özetledi.
Soma’da 301 işçinin yaşamını yitirdiği facianın ardından birçok eylem yapıldı. Ancak hükümet işçilerin sesini duymadı. Seslerini duyurmak isteyen işçiler Ankara’ya gitme kararı aldı. Cumhuriyet Gazetesi'nden Mustafa Çakır'a konuşan Türkiye Madenİş Sendikası Başkanı Nurettin Akçul "İşçilerin toplam 41 milyon 84 bin lira tazminat alacakları bulunuyor. Bunun 31 milyonunun 301 madencinin yaşamını yitirdiği Eynez Ocağı’nda, 10 milyonunun da Atabacası’nda çalışan işçilere ait" dedi.
"DEVLET TARAFINDAN ÖDENMELİ"
Akçul, “Bu devlet için çok büyük bir rakam değil. Devlet nerelere neler ödüyor. Ancak işçilerin tazminatları verilmiyor” dedi. Daha önce Uyar Madencilik’te işten çıkarılan yaklaşık 400 işçinin de tazminatlarının ödenmediğine dikkat çeken Akçul, “TKİ, sürecin geriye işleyeceği, Uyar Madencilik’ten çıkarılanlara da tazminat verileceği gerekçesiyle Soma’da işçilerin tazminatlarını ödemiyor” diye konuştu. Akçul, pazar günü yayımlanan “Kamu İhale Kanunu’na Göre İhale Edilen Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımları Kapsamında İstihdam Edilen İşçilerin Kıdem Tazminatlarının Ödenmesi Hakkında Yönetmelik” gereğince asıl sorumlunun TKİ olduğunu, tazminatların da devlet tarafından ödenmesi gerektiğini vurguladı.
'Keşke benim de babam ölseydi'
Boğaziçi Üniversitesi'nin daha önce açıklanan Soma raporu 301 işçinin öldüğü maden faciası sonra kentte yaşanan travmayı gözler önüne sermişti. Yakını ölen ailelere yapılan yardım ve tazminatlarla yaşanan 'ani zenginlik' karşısında, ilçedeki diğer ailelerin koşullarında hiçbir değişiklik olmaması uçurum yaratmış. Raporda taraflar arasında öfke ve gerginliğin ortaya çıktığı vurgulanıyor.Buna göre; babasını kaybetmiş ve hediyelere boğulan çocuklarla hediye getirilmeyen, ailesinde kayıp olmayan çocuklar arasındaki doğal arkadaşlık zedelenmiş; hediye getirilmeyen çocuk bir diğerini kıskanmaya ve ona kötü duygular beslemeye başlamış. Aynı köyden babasını kaybetmiş ve babası sağ kurtulan 2 arkadaş, birine sürekli hediye gelip diğerine hiç gelmemesi üzerine tartışıyor ve babası kurtulan çocuk diğerine, ‘Keşke benim de babam ölseydi de ben de bu kadar çok hediye alsaydım’ diyor.
"SANKİ ÖLMEDİKLERİ İÇİR CEZALANDIRILIYORLAR"
Akçul, yönetmeliğin “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin açık açık Soma’daki ocakları da kapsama aldığını, tazminatların asıl sorumlu olan TKİ tarafından ödenmek zorunda olduğunu belirtti. Soma’da işten çıkarılan ancak tazminatları ödenmeyen 2 bin 831 işçiye dikkat çeken Akçul, “İşçiler ölmediler diye sanki cezalandırılıyorlar” dedi. Akçul, yetkili ve sorumluların facianın ardından yaraların sarılacağını, hiç kimsenin mağdur olmayacağını, işten çıkarılmayacağını söylediklerini anımsattı. İşçilerin facianın ardından çok büyük travma yaşadıklarını dile getiren Akçul, “Bu arkadaşlarımızın hiçbir gelirleri yok. Mağdur durumdalar. İşveren tazminatları ödemiyor. O zaman bu sahaları işletmeye veren kurum yani devlet de sorumludur. TKİ ve Enerji Bakanlığı da sorumludur” dedi.
"MECLİS'TE SESLERİNİ DUYURMAYA ÇALIŞACAKLAR"
İşçilerin Soma’da eylemler yaptıklarını, yetkililer tarafından “sözler” verildiğini dile getiren Akçul, bu sözlerin ortada kaldığını vurguladı. Akçul, “Binlerce işçi orada aç... Herkes borçlu. İşçilere ikinci bir facia yaşatılıyor” dedi. Sendika olarak 2 talepleri bulunduğunu kaydeden Akçul, “Birincisi TKİ tazminatları hemen ödemeli. İkincisi de işçilerin istihdam edilmelerini bekliyoruz. Devlet yaraları sarmalı. Soma’da insanlık dramı yaşanıyor. İşçiler Ankara’ya gelerek TKİ’de, Meclis’te seslerini duyurmaya çalışacaklar. İşçilerin haklı bir talepleri var” dedi.