Soma'da buruk karne sevinci

SOMA’DA BURUK KARNE SEVİNCİ

TAM 1 AY OLDU…

MANİSA’nın Soma İlçesi’nde meydana gelen maden faciasında hayatını kaybedenlerin çocuklarından 130’u bugün buruk karne sevinci yaşadı. Soma’daki üç okulu ziyaret eden Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, maden şehidi 40 yaşındaki Kemal Çoban’ın kızı 8 yaşındaki Rüveyda Çoban’a karnesini verirken gözyaşlarına hakim olamadı. Minik Rüveyda, ise babasını çok özlediğini söyledi.

BABALARININ MEZARINA KOŞTULAR / FOTO GALERİ

Soma İlçesi Eynez Mevkii’ndeki Soma Kömür İşletmeleri’ne ait maden ocağında geçen 13 Mayıs’ta yaşanan faciada 301 kişi hayatını kaybetti, ölenlerin çocuklarından 130’u bugün karne aldı. Öğrencilerden bazılarına karnelerini vermek üzere Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Muharrem Kurt, Soma’ya geldi. İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Dikici ile ilk olarak Mehmet Akif Ortaokulu’na giden Kurt daha sonra Canlar İlkokulu’na geçti. Burada, maden şehitlerinin çocukları 9 yaşındaki Rumeysa Kocagedik kardeşi 6 yaşındaki Fahrettin Enes Kocagedik ve 10 yaşındaki Sinem Yılmaz’a çeşitli hediyeler veren Kurt, çocukların ellerini öptü ve bir ihtiyaçları olması durumunda kendisine ulaşmalarını istedi.

KAYMAKAM HELALLİK İSTEDİ

Cumhuriyet İlkokulu’nda, 2013- 2014 eğitim ve öğretim yılının sona ermesi üzerine bir tören düzenlendi. Törene, ilçede bulunan MEB Müsteşar Yardımcısı Muharrem Kurt, İlçe Kaymakamı Bahattin Atçı, İlçe Mille Eğitim Müdürü Mustafa Dikici, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. Kaymakam Atçı, "Tören tam zamanında başladı ancak, öğrencilerimiz biraz erken gelmiş. Bu nedenle biraz güneşin altında beklediniz, hakkınızı helal edin. Sevinçli bir günde olmamız gerekiyor ama buruk bir mutluluk yaşıyoruz. Bütün öğrencilerimizin güzel bir yaz tatili geçirmelerini temenni ediyorum" dedi diye konuştu.

GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI

Öğrenci, öğretmen ve velilere seslenen Müsteşar Yardımcısı Kurt daha sonra 2-D sınıfında, öğrencilere karnelerini verdi. Maden şehitlerinden Kemal Çoban’ın kızı Rüveyda Çoban’a karnesiyle çeşitli hediyeler veren Kurt, minik Rüveyda’ya sarıldı. Duygulu anlar yaşayan Kurt gözyaşlarına hakim olamadı. Daha sonra aynı okulda eğitim gören Rüveyda Çoban’ın ağabeyi 11 yaşındaki Talha Çoban, 10 yaşındaki Hatice Nur Çeçen, 9 yaşındaki Buğra Kocabaş ve 6 yaşındaki Dilara Çeçen’e de karneleriyle çeşitli hediyeler verildi.

BABAMIZ DA BURADA OLSAYDI KEŞKE

Madende hayatını kaybeden Mustafa Kocabaş’ın eşi Nursel Kocabaş, oğlu Buğra Kocabaş’ın karnesindeki notların hepsinin 5 olduğunu bu nedenle mutluluk duyduğunu kaydedip, "Bir daha böyle facialar yaşamayız umarım, bugün tam 31’inci gün, hiçbir şey değişmedi, onlar en güzel mertebeye ulaştı, biz hala her yerde onlarla yaşıyoruz. Hiçbir şey değişmiyor çünkü insan acısını kendisi yaşıyor. Dışarıdaki insanlar ne kadar üzülse bizim kadar üzülemezler. Biz burada 301 aileyiz ve onların hepsine sabır diliyorum. Buğra çok mutlu, babamız da yanımızda olsaydı keşke. O zaman daha mutlu olurduk" diye konuştu. Doktor olmak istediğini belirten Buğra, karnesiyle çok özlediği babasının mezarına gideceğini kaydetti.

ŞEHİTLİK ZİYARETİNDE GÖZYAŞI

Faciada hayatını kaybedenlerden 39’unun kabrinin bulunduğu Soma Mezarlığı’ndaki şehitlik ise bir an olsun boş kalmıyor. Faciada eşi Kader Yıldırım’ı kaybeden 27 yaşındaki Şengül Yıldırım kızı 3 yaşındaki Eda Yıldırım’la şehitlikte gözyaşlarına boğuldu. Acılı eş, duygularını şu cümlelerle dile getirdi;

"Tek istediğim bize bu acıyı yaşatanların en ağır şekilde cezalandırılması. Ateş düştüğü yeri yakıyor, çok üzgünüz. Buna sebep olanların da canı yansın. İki çocuğumla bir başıma kaldım. Yardım gönderenlerden Allah razı olsun."

Okullardaki törenlerin sona ermesinin ardından, maden faciasında hayatını kaybedenlerin yakınlarının şehitliği ziyaret etmeleri bekleniyor.

'BİZİM CANIMIZ YANDI, ALLAH DA ONLARIN CANINI YAKSIN'

Manisa’nın Soma ilçesindeki maden faciasında şehit olanlardan 33 yaşındaki Kader Yıldırım’ın eşi, iki çocuk annesi 27 yaşındaki Şengül Yıldırım, “Bizim canımız yandı, Allah da onların canını yaksın.” dedi. Yıldırım, Soma Belediye Mezarlığı Maden Şehitliği’nde yatan eşinin mezarını, 3 yaşındaki kızı Eda ile birlikte ziyaret etti. Annesinin ağladığını gören küçük Eda da gözyaşlarına boğuldu.

Bir oğlu ve bir kızının babasız kaldığını dile getiren Şengül Yıldırım, “Canımızı yaktılar, onların da canı yansın Allahım. Allahım, sen onların da canını al Yarabbim.” diyerek ağladı. Bu acının anlatılmadığını belirten Yıldırım, “Bizim canımız yandı, onların da canı yansın. Herkes, 'Bir isteğiniz var mı?' diye soruyor. Bizim tek isteğimiz, sebep olanların canı yansın. Bizim canımız yandı, onların da canı yansın. Benim çocuklarımı yetim bıraktılar. Başka hiçbir şey istemiyoruz.” diye konuştu. Mehmet Akif Ersoy İlkokulu 2. sınıf öğrencisi olan 8 yaşındaki oğlu Onur Yıldırım’ın karnesini aldığını da söyleyen Şengül Hanım, babasını kaybettiği için çok üzüldüğünü, mezarlığa getiremediğini ve halasında bıraktığını anlattı.

CHP BABALAR GÜNÜNÜ KUTLAMAYACAK

CHP, 432 çocuk yetim kalmışken, gözlerinde hüzün ve yaş varken, babalar gününü kutlamama kararı aldı. CHP Kadın Kolları, göz göre göre gelen Soma felaketi nedeniyle yaşamını yitiren, çocuklarının geleceği için alın teri döken babaların yası yüreklerdeyken, babalar gününü kutlamayacaklarını açıkladı.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Hilal Dokuzcan, yaptığı yazılı açıklamada, “Öyle bir yer var ki… Babalar Günü'nde, çocukların gözlerinde hüzün ve gözyaşı olacak. Adı 'SOMA'. Yalnızca kar elde etme amacını taşıyan zihniyet, acımasız koşullarda çalışmak zorunda bıraktı yüzlerce maden emekçisini ve felaket göz göre göre geldi.Yerin metrelerce altında, çocuklarının aydınlık yarınları için alın teri dökerken, karanlıkta kaldılar. Çocuklarına ekmek götürmek için kara kömürün kirini, tozunu yutan yüzlerce 'BABA' nın mezarı oldu Soma. 'Uğurlar olsun' diye göndermişlerdi babalarını maden ocaklarına çocuklar. Umutla beklerken dönüşlerini, hergünkü gibi koşup sarılmak isterken onlara, acı haberle sarsıldılar.
Ateş düşen evlerde en çok duyulan çığlık oldu 'BABA'. Yüreği sevgi, elleri ekmek bekleyen 432 çocuğumuz; gözü yaşlı, yüreği yaralı, babasız kaldı" dedi.

"ÖZGÜRLÜK, ADALET VE YAŞAM HAKKI İSTİYORUZ"

432 çocuğumuz yetim kalmışken gözlerinde yaş ve hüzün varken bu yıl Babalar Günü'nü kutlamayacaklarını belirten Dokuzcan, açıklamasını şu sözlerle bitirdi:

"Soma faciasında kaybettiğimiz babaların acıları içimizdeyken, tüm babasını kaybetmiş evlatlarımıza ve evlatlarını kaybetmiş babalarımıza sabır diliyoruz. Yürekten inanıyoruz ki; yaşanan kayıplardan ders çıkardıkça, gerekli önlemler alındıkça acılar son bulacak. Yüreği sevgi, elleri ekmek bekleyen yavrularımızın gözlerinde yaş değil, yüzlerinde hep tebessüm olacak. Hayatın anlamını ve tüm güzelliklerini öğreten Babalar için özgürlük, adalet ve yaşam hakkı istiyoruz.” / ANKARA