Güncelleme Tarihi:
Alaboyun, Soma Rıfat Dağdelen Anadolu Lisesi'ndeki çalışmalarla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, iki gündür Soma'da olduklarını, dün olay yerini gördüklerini, çalışan bir madeni de yerinde incelediklerini belirtti.
Maden şartlarını öğrenebilmek adına sabahtan itibaren işçileri tek tek dinlediklerini 8 kişiyi dinlemeyi planladıklarını ancak yoğun talep üzerine bu sayının 15-18'i bulacağını dile getiren Alaboyun, "İşçileri dinledikçe gözümüzde fotoğraf netleşiyor. Rahat konuşmalarını istedik. Araştırma komisyonuyuz. Kimseyi soruşturduğumuz yok. Bulgularımız belki soruşturmalara temel teşkil edebilir. İşçilerimizin anlattıkları sorunlar onları dinledikçe soruna çözüm önerileri de geliyor. Sorularımızı doğrudan yöneltiyoruz. Bu çerçevede edindiğimiz intibalar işçilerimizin konuya çok vakıf oldukları. Onunla ilgili raporlarımızı da temel teşkil edecek" diye konuştu.
Alaboyun, öğleden sonra da işçileri dinlemeye devam edeceklerini, vakit kalırsa sivil toplum kuruluşlarını da dinlemek istediklerini, vakit kalmazsa onları Ankara'ya davet edeceklerini, ileride tekrar Soma'ya geleceklerini kaydetti.
"Hükümetimizle, bakanlarımızla paylaşacağız"
Bir gazetecinin Plan Bütçe Komisyonu'nda hali hazırda bir yasa çalışmasının olduğu, yasada bir değişiklik yapılmasına yönelik bakanlara çağrılarının olup olmayacağı yönündeki soruya, "Plan bütçedeki alt komisyona sevk edilmiş durumda. Daha çok işçilerin sosyal haklarına yönelik düzenleme o. Bizim komisyon olarak aldığımız bir karara göre zaman içerisinde bulgularımızı hükümetimizle bakanlarımızla paylaşacağız. Raporlarımızı yazmayı beklemek istemiyoruz. Yazım çalışmasının aralık sonuna kadar sürme ihtimali var. Ocaklar yaşayan biyolojik bir yapı. Oralar için müdahale edilmesi, bilgilendirilmesi gerekiyor" dedi.
İşçilerin sorunlarını anlatırken işten atılma korkusu yaşadığına yönelik bir soru üzerine Alaboyun, maden sahibini ve yöneticilerine seslenerek, buraya gelen işçilerin duygularını, görüşlerini paylaştığını, kimsenin kimseyi suçlamadığını, sorunun tekrarlanmaması için yanlışları dile getirdiklerini vurguladı.
Sırf buraya geldiler diye işçilerin cezalandırılmasını ve kapıya konmalarını tasvip etmeyeceklerini vurgulayan Alaboyun, "Biz bu işin takipçisi oluruz komisyon olarak. İlgili bakanlıklar ilgili merciler nezdinde. O yüzden işçilerimiz çok rahat hareket etsinler. Görüşlerini, düşüncelerini, bilgilerini bizlerle rahat paylaşsınlar. Bunu yaparken hiçbir kurumu hiçbir kişiyi suçlamak niyetinde de değiliz" ifadelerini kullandı.
İşçilere "işe dönün" iddiası
İşçilere işlerine dönmeleri için zorlayıcı mektuplar gönderildiğine dair ifadelerin olduğunun anımsatılması üzerine Alaboyun, şöyle konuştu:
"Mevcut madene zaten dönme yok. Oraya 'dönün' diye işçilerimizi zorlayıcı bir şey gönderemezler, maden kapalı. Siz de gördünüz iki taraf barajlanmış, duvarları kapatılmış durumda. Yalnız bu şirketin iki tane ocağı daha var. Atabacası ve Işıklar ocağı. Oradaki denetimler sonucu üretimler durdurulmuş fakat üretim durdurulunca işçilerinin bazılarının iş yerine gelmesi gerekiyor ki taban kabarmasın, havalandırma şartları veya gaz oranları belli düzeyde olsun diye ocağın bir bakımı lazım, tamiri, onarımı, taraması lazım. Bunların yapılabilmesi için üretim amaçlı değil ama sırf ocağı canlı tutabilmek için belli bir miktarda işçi çağrılıyor, bu yasa gereği. Ocağın hayatta kalması için önemli bir şey. Bunun dışında işçiler zorunlu olarak üretim için çağrılmış ise bu kesinlikle teftiş kurulunun üretim durdurma kararına aykırı bir konudur onunla ilgili eğer tespitleri varsa bu konuları Ankara'da en üst düzeyde gündeme getiririz."