Güncelleme Tarihi:
Toplantıya Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, Devlet Bakanı Mehmet Şimşek ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtan katıldı.
Ekonomi çevreleri tarafından 'sürpriz' olarak nitelendirilen toplantıdan, 'şoklara karşı dayanıklıyız' mesajı çıktı. Güncellenen milli gelir rakamları Türkiye'de önemli değişiklikler olacağını vurgulayan bakanlar, Türkiye'de mali disiplinin ve yapısal reformların devam edeceğini, ayrıca not artırımlarının da gündemde olduğunu belirttiler.
EKREN: DAHA ZENGİN GÖRÜNÜYORUZ
Toplantıda ilk sözü alan Devlet Bakanı Nazım Ekren, öncelikle Türkiye İstatistik Kurumu tarafından güncellenen milli gelir ve büyüme verilerine değindi. Yapılan güncellemenin uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi açısından çok önemli olduğuna işaret eden Ekren, daha önce de milli gelir ve büyüme verilerinde 4 defa güncelleme yapıldığını hatırlattı. Ekren, son güncelleme ile kredi notu artışının da mümkün olacağına dikkat çekti.
Nazım Ekren, milli gelir rakamlarındaki güncellemeyle ilgili olarak, “Milli gelir büyüklüğü değiştiği için makro açıdan bakıldığında Türkiye gerçekten daha zengin durumda görünüyor” dedi.
Güncellemenin 3 önemli özelliği bulunduğuna işaret eden Ekren, bunlardan birincisinin bundan sonraki bütün mukayeselerde uluslararası standartlara uygun olması düşüncesiyle hem milli gelir büyüklüğü olarak hem de milli gelir büyüklüğüyle ilişkilendirilecek bütün rasyoların GSYH olarak kullanılacağını bildirdi.
“İkincisi GSYH bir kümülatif sonuçtur” diyen Ekren, güncellemenin üçüncü önemli özelliği olarak da ekonomik yapı ve ilişkiler sisteminin geleneksel seriye göre ortaya çıkarttığı ilişkilerle yeni serinin çıkarttığı ilişkilerin farklı hale gelmiş olmasını gösterdi.
Bakan Ekren, “Bir önceki baz yılla mukayese edildiğinde TL bakımından farklılaşmaları görüyorsunuz. 2006 yılı sonu itibariyle 31,6'lık bir değişiklik var. Ortalamaya baktığınızda 1998 yılından sonra farklı oranlarda bir güncelleme söz konusu. Dolar olarak bakıldığında da trendin yine artış şeklinde olduğu, ama büyüklüklerin değişim oranlarının farklı olduğunu da ifade etmek gerekir. 2006 yılı sonu itibariyle daha önce 400 milyar dolar olarak ifade ettiğimiz eski seriye uygun milli gelir yeni seride 526 milyar dolara çıkmış oldu. 2002 yılında 182 olarak ifade ettiğimiz milli gelir 230 milyar dolara çıkmış oldu yeni seriyle” dedi.
Ekren, önümüzdeki dönem ile ilgili olarak; "fonlar neredeyse oradan fon çekmek en büyük amacımızdır" ifadesini kullandı.
BORÇLAR ENDİŞE KAYNAĞI OLMAKTAN ÇIKTI
IMF VE KREDİ NOTU Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yeni milli gelir hesabıyla gelinen noktada Türkiye'nin, mevcut reyting notunun üzerinde bir notu hak ettiğini söyledi. Şimşek, IMF ile gelinen noktada son 2 gözden geçirmenin birleştirilmesinin söz konusu olduğunu da bildirdi. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili bir açıklama yapacaklarını kaydeden Şimşek, “Biz, 7. gözden geçirmeyi daha önceden bitirmeyi ümit ediyorduk. Ancak, bazı reformların beklediğimizden daha yavaş gidiyor olması nedeniyle geldiğimiz noktada, belki de son 2 gözden geçirmeyi birleştirme noktasına geldik” dedi. Şimşek, sosyal güvenlik reformuyla ilgili olarak da, sosyal güvenlik reformunun cumhuriyet tarihinin en önemli reformu olduğunu ve mutlaka yapılması gerektiğini söyledi. |
Kamu net borç stokunun 2004 yılından bu yana düşmeye başladığına işaret eden Şimşek, "Borç stokunun mutlak anlamda düşüyor olması çok önemli. Çünkü Türkiye'de enflasyon ve faizler halen bir miktar yüksek. Borç stokunu aşağı çekmek ciddi bir bütçe disiplini gerektiriyor." dedi.
Toplam kamu borç stokunun milli gelire oranının yüzde 30 civarına gerilediğini vurgulayan Şimşek, "Türkiye'de borçlar artık endişe kaynağı olmaktan çıkmıştır. Ayrıca borçlara ilişkin bazı riskleri de azalttık." diye konuştu.
ŞOKLARA KARŞI DAYANIKLILIK ARTTI
Konuşmasında Türkiye'nin şoklara karşı dayanıklılığın arttığını da vurgulayan Şimşek, bazı örnekler verdi:
"Diyelim ki YTL dolara karşı yüzde 5 değer kaybetti. Bu önemli bir şoktur. Eğer biz bunu 2001 yılında yaşasaydık borç stokunun milli gelire oranı üzerinde 2 puanlık bir etkisi olurdu. Şimdi ise böyle bir artışın etkisi sadece yüzde 0.6 olacak. Yani türkiye'nin şoklara dayanıklılığı 3 kattan fazla arttı."
BU HESAP ÇOK ŞEYİ DEĞİŞTİRECEK
YENİ VERGİ YOK Unakıtan, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'daki (GSYH) güncelleme sonrasında vergi gelirlerinin GSYH'ye oranının yüzde 18'lere düşmesinin ardından Maliye Bakanlığı olarak politikalarını gözden geçireceklerini söyledi. GSYH'daki artışın nedenlerine dikkati çeken Unakıtan, “GSYH neden artmış? Ev sayısı artmış. Bunlar kirada mı, değil mi, vergisi verilmiş mi, verilmemiş mi biz onlara bakacağız. İşyeri sayısı artmış. Biz, vergi sayısını artırmayı, yeni vergiler koymayı düşünmüyoruz. Ama vergileri tabana yaymayı düşünüyoruz” dedi. Unakıtan, veraset ve intikal vergisinin kaldırılması düzenlemesine dönük çalışmaları tamamladıklarını ve taslağı Başbakanlığa gönderdiklerini de bildirdi. Unakıtan, “Ulaştırma Fonu” adı altında yeni bir fon oluşturulması çalışmalarının mali disiplinde sıkıntı yaratıp yaratmayacağı sorusunu da, “Tasarı şu anda gündemde değil. Hükümet bu konuda karar verecek. O yüzden şu anda Fon teşekkül ettirilecek diye bir endişeye gerek yok” şeklinde yanıtladı. |
Unakıtan, "Bu hesaplamalar muhafazakar olarak yapıldı. Hesaplarımızdan gayet eminiz" ifadesini kullandı.
MALİ DİSİPLİN VE YAPISAL REFORMLAR
Unakıtan, son günlerde sıkça gündeme gelen mali disiplin ve yapısal reformlarla ilgili de önemli bir açıklama yaptı. "Mali disiplinden ayrılmamız mümkün değil" diyen Unakıtan, şöyle devam etti:
"Mali disiplin ayağını yorganına göre uzatmak demektir ve biz bundan hiç ayrılmayacağız. ödeneğimiz varsa harcayacağız, yoksa harcamayacağız."
Unakıtan, yapısal reformlardan da asla vazgeçilmeyeceğini belirterek, özelleştirme ve mikro ekonomk tedbirlere de devam edileceğini ifade etti.