Güncelleme Tarihi:
İstanbul’da yaklaşık 400 bin sokak köpeği yaşadığını tahmin ettiklerini ve bu büyük rakamın zaman zaman sorunlara neden olduğunu söyleyen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Alpak, devletin bu konuya çok ciddi bir şekilde eğilmesi gerektiğini vurgulayarak, “fakülte olarak işbirliğine hazırız” dedi. Getirdiği çözüm önerisini ve nasıl uygulanacağını Hürriyet’e anlattı:
VALİ GÜL’E ANLATTIK
“Sokaktaki köpeklerin sayısının son yıllarda giderek arttığını biliyoruz. Bunun nedeni vazgeçilmiş hayvanlar ve hayvan popülasyonun kontrolsüz büyümesi. Ancak bu sorunun 5 yıl içinde çözülebileceğini öngörüyorum. İstanbul Valisi Davut Gül’ün davetiyle AFAD’ta yaptığımız toplantıda sokak köpeklerinin durumunu ele aldık. Konuyla ilgili çözüm önerilerimiz de haliyle hayvanların iyi olma hallerini sürdürmeleri üzerineydi. Çünkü fakülte olarak tarafımız belli, sokak köpeklerinden yanayız. Bizim işimiz tüm hayvanların konforlu bir şekilde yaşamalarını devam ettirmelerini sağlamak.
SAĞLIK ORDUMUZ VAR
İstanbul’da 400 bin civarında köpek olduğunu düşünüyoruz. Bu rakamın daha fazla olduğunu savunanlar da var. En fazla sokak hayvanının bulunduğu ilçeler, Avrupa Yakası’nda Eyüp, Sultangazi, Silivri, Çatalca, Büyükçekmece ve Sarıyer. Anadolu Yakası’nda ise Beykoz, Şile, Sultanbeyli, Pendik, Kartal ve Tuzla. Bu sorunun çözümü için belediyelerin, Tarım İl Müdürlüğü’nün, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün işbirliği yapması gerekiyor. Ancak yine de onların bu işe ayıracakları personel sayısı sorunu çözebilecek düzeyde değil. O sayı üniversitemizde mevcut. Fakültemizdeki 4. ve 5’inci sınıf öğrencilerimizden oluşacak 300 kişilik bir sağlık ordusuyla biz bu sorunun çözümüne ciddi katkı sağlayabiliriz.
ÖNCE FAKÜLTEDE...
Bu çalışma kapsamında kampus içindeki yaklaşık 500 sahipsiz köpeğin tamamını kısırlaştıracağız. Fakat bu işlem erkeklerde ve dişilerde farklılık gösteriyor. Operasyon sonrası muameleleri aynı değil. Genellikle kısırlaştırılan bir erkek köpeği aynı gün dışarıya bırakabiliriz. Ancak dişi köpeklerin 1 hafta boyunca müşahede altında tutulması gerekiyor. Operasyon yapılır yapılmaz onları dışarıya bırakmamız hayati sonuçlara neden olabilir. Kampusteki köpeklerin kısırlaştırma işlemleri için gerekli alanlarımızı hazırladık. Diğer yandan bununla ilgili hayvan yakalama ekibimizi de oluşturduk. Dolayısıyla 3 ay içinde kampusteki hayvanların üremeleri engellenmiş olacak.”
KISIRLAŞTIRMA SALDIRGANLIĞI AZALTIR
- Kısırlaştırma sonrası köpeklerin hormonal yapıları değiştiği için saldırganlığının da azaldığını belirten Alpak, “Köpekleri onlara zarar vermeden kısırlaştırdığımız zaman insanlara olan saldırıları da azalacak. Bu çalışmayı sürdürebilirsek İstanbul’da köpek popülasyonunun 5 yıl içinde azalmaya başlayacağını, 10 yılın sonunda 400 bin olan sayının yaşlanmaya bağlı doğal ölümler sonrasında 50 bine kadar düştüğünü görebiliriz” dedi.
KÖPEKLE KARŞILAŞINCA NE YAPMALI? GÖZLERİNE BAKMAYIN
- Dekan Alpak, köpeklerin saldırısından korunmak için ne yapmak gerektiğini de şöyle anlattı: “Bir köpek grubunda ilk hareketlenen ya da ayağa kalkan sürünün lideridir. Öncelikle ona dikkat etmek gerekir. Ayrıca yanlarından geçerken köpeklerin gözüne değil gövdesine bakılmalı. Köpekler, saatte 50-60 kilometre hızla koşabilen canlılar. Bu nedenle köpekten kaçmak mümkün değildir. Ayrıca bazı insanlar köpekleri görünce adrenalin hormonu salgılamaya başlayabiliyor. Adrenalin ‘ya kaç ya saldır’ hormonudur. Köpek bu hormonun kokusunu alabildiği gibi insanların o anki davranışlarını da analiz edebiliyor. Bu sebeple bir köpekle karşılaşıldığında heyecanlanmamak sakin kalmak gerekiyor.”
KISIRLAŞTIRMA MALİYETİ KÖPEK BAŞINA 7-12 BİN TL
- Dekan Alpak, kısırlaştırma işleminin maliyetli olduğunu söylüyor: “Üniversitemizde dişi köpekler 12 bin, erkek köpekler 7 bin liraya kısırlaştırılıyor. Dişi köpeklerin ücretinin yüksek olmasının nedeni operasyon sonrasında yaklaşık 1 hafta kontrol altında kalmaları. Önerdiğim projedeyse ihtiyacımız olan tek şey malzemelerin tedarik edilmesi ve belediyeler tarafından kısırlaştırma operasyon alanlarının oluşturulması. Bu alanlar sağlandığı takdirde operasyona başlayabiliriz.”
KUDUZ TESTLERİ QR KODDA 30 BİN PATİ YURTDIŞINA SEYAHAT ETTİ
2023 yılında tam 30 bin can dostu yurtdışına çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığı evcil hayvanları ile yurtdışına seyahat edecek kişilerin beyan etmeleri gereken kuduz testi ile ilgili iş ve işlemlerinin kısa sürede sonuçlanmasını sağlayan bir uygulamayı hayata geçirdi. Veteriner Laboratuvar Bilgi Sistemi (VELBİS) üzerinden alınan FAVN (Kuduz Antikor Titre Tayini Testi) analiz raporları için artık QR Kodlu Doğrulama Sistemi devreye girdi. Yeni uygulama ile dünyanın her noktasından yurtdışına yolcu beraberinde götürülen kedi ve köpeklerin Kuduz Antikor Titre Tayini Testi Sonuç Raporları için anlık ve hızlı bir şekilde doğrulama yapılabilecek.
Bakanlıktan konuyla ilgili şu bilgiler verildi:
“Evcil hayvan sahipleri test sonrası kendilerine gönderilen rapor ile yurtdışına çıkmadan en fazla 48 saat içinde Bakanlık İl/İlçe Müdürlüklerinden alacakları sağlık sertifikası ile diledikleri gibi dünyanın dört bir yanına seyahat edebiliyor. Önceki yıllarda Kuduz Antikor Titre Tayini Testi için verilen hizmet, fiziksel evrakla yürütülüyordu. Kuduz testlerinin daha hızlı ve güvenli bir şekilde yapılarak mağduriyetlerin önüne geçilmesi amacıyla 2024 başı itibarıyla QR kodlu doğrulamaya imkân veren uygulama hayata geçirildi.”