Sokak adlarına çekidüzen

RP'li belediyelerin sık başvurduğu ve ‘kent kimliğine müdahale’ niteliği taşıyan sokak adlarının değiştirilmesi denetime alındı. Cadde, sokak, bulvar, meydan ve benzeri yerlerin adları, Anayasa'nın temel ilkelerine, yürürlükteki mevzuata ve kamu düzenine aykırı olamayacak. Ayrıca ‘çirkin’, ‘gülünç’, ‘müstehcen’, ‘toplumda ayrılığa yol açacak’ ve ‘genel ahlaka aykırı’ ad konulamayacak.

İçişleri Bakanlığı, belediyelerin cadde, sokak ve bulvar adlarını ideolojik amaçlı olarak sık sık değiştirmesi, Türkiye'nin aleyhine çalışan bazı yabancı devlet adamlarının ve teröristlerin adlarının cadde ve sokaklara verilmesi nedeniyle, bu konuda yeni bir düzenlemeye gitti. Yönetmelik değişikliği dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Yönetmeliğe göre, yabancı ülke mensuplarının adları verilmeden önce Dışişleri Bakanlığı'nın ‘uygundur’ görüşü alınacak.

Bakanlık, yönetmeliğe aykırı karar alan belediye meclislerine Belediye Yasası'nın 74. maddesine göre işlem yapacak. Cadde, sokak, bulvar ve meydan adlarının sık sık değişmesi, adres bulmada ve gönderilerin yerine ulaşmasında da güçlükler yaratıyordu.

RP SEFERBER OLMUŞTU

Yerel seçimlerin ardından RP'li belediyeler kentlere kendi damgalarını vurabilmek için cadde ve sokak adlarını değiştirmişlerdi. Dönemin Rize Belediye Başkanı Şevki Yılmaz, bir caddeye Atatürk'e suikast girişiminde bulunan ‘Ziya Hurşit’in adını verdi. Ancak büyük tepkiler üzerine caddenin adı ‘Ziya Paşa’ olarak değiştirilmişti. Yılmaz, Rize'de Ziraat Yokuşu olarak tanınan caddeye de ‘Said-i Nursi Hazretleri Caddesi’ adını vermişti.

RP'li Van Belediyesi, Zübeyde Hanım Caddesi'ni Dürri Ahmet Efendi, Musa Anter Parkı'nı Selahattin Eyyübi olarak değiştirmişti. Sokaklara Molla Bozo, Rahman, Nakşi, Ya Vedut, Ya Suphan, Ya Fettah, Bediüzzaman plaketlerini yerleştirmişti.

Melih Gökçek de Ankara'nın caddelerini Ortaasya'dan ithal adlarla bezedi. Cahar Dudayev, Bişkek, Aşkaabat adlarını belediye otobüslerinin ön camlarına da koydu.