Güncelleme Tarihi:
Dereköy, soÄŸuk algınlıklarınınÂyetiÅŸkinlerde yüzde 30-50 oranında iÅŸ gücü kaybına, çocuklarda ise yüzde 60-80 oranında okula devamsızlığa neden olduÄŸunu bildirdi.Â
SoÄŸuk algınlığının en çok üst solunum yollarında ağız, boÄŸaz, burun ve gırtlakta etkisini gösterdiÄŸini, alt solunum yolları denilen bronÅŸ ve akciÄŸerlerin de hastalığa katılabildiÄŸini belirten AKÃœ Öğretim Ãœyesi Doç. Dr. Sefa Dereköy, hastalığın baÅŸlıca ÅŸikayetlerininburun akıntısı, hapşırma, hafif ateÅŸ, boÄŸaz aÄŸrısı ve ses kısıklığı olduÄŸunu kaydetti.Â
Â
Hastalığın 4-9 gün kadar sürdüğünü ve genellikle kendiliÄŸinden iyileÅŸtiÄŸini ifade eden Dereköy, ÅŸu bilgiyi verdi:Â
''Hastalıktaki bu süreç normal gitmezse soÄŸuk algınlığının ardından sinüzit, orta kulak iltihapları, bronÅŸit ve pnömoni gibi dahaağır ve antibiyotik kullanmak zorunda kaldığımız hastalıklar ortaya çıkar. Erken kış dönemlerinde salgınlar yapar ve yüksek riskli hastalarda akciÄŸer ve kalbe etkileriyle ölümlere yol açar.''Â
SOÄžUK ALGINLIÄžI TEDAVÄ°SÄ°
   Â
Soğuk algınlıklarının tedavisinde, istirahat, temiz hava, ağrı kesici ve ateş düşürücüler ve akıntıları azaltan ilaçların ilk akla gelen tedbirler arasında yer aldığını ifade eden Doç. Dr. Sefa Dereköy, istirahatın sadece bireyin kendisi için değil, hastalığın toplumun diğer bireylerine bulaşmasını önlemek açısından da gerekli olduğunu söyledi. Dereköy, ''Hasta kişilerin, başkalarını düşünerek toplu ortamlardan (Sinema, bankalar, pastaneler, kapalı alışveriş yerleri gibi) uzak durmaları gerekir'' diye konuştu.
       Â
KORUNMA YOLLARI
   Â
SoÄŸuk algınlığından korunmanın, bu hastalığın nasıl bulaÅŸtığının bilincinde olmaktan geçtiÄŸini ifade eden Dereköy, şöyle devam etti:Â
''Bol meyve yemek, sulu ve C vitamininden zengin diyetle beslenmek, soğuk havalarda ortaya çıkan güneş ışınlarından yararlanmak, aşırı yorgunluk ve stresten uzak durmak başlıca korunma yöntemleridir. Medya ve halk sağlığını korumakla ilişkili kuruluşlar, hemen yaz sonrasında soğuk algınlığının önemini topluma anlatmalı, aşızamanı olan Eylül ve Ekim ayları geçirilmeden, ilk hastalar ortaya çıkmadan konu topluma aktarılmalıdır.''