Sofar Sounds İstanbul başladı

Sofar (Sounds From A Room), ünlü olmayan ama yetenekli yerli müzisyenlerle tüketim kültürü üzerine kurulu konserlerden kaçacak yer arayan müzikseverleri bir araya getiren oldukça mütevazi bir etkinlik. 2009'da Londra ve Chicago'da başlamış, ayağımıza kadar gelmiş.

Konsept, sürprizler üzerine kurulu. Konserde kimin çalacağını ya da kimin evine misafir olacağınızı kesinlikle bilmiyorsunuz. Yalnızca bir tarih açıklanıyor ve mail üzerinden yer ayırtıyorsunuz. Konserler ücretsiz, dolayısıyla hızlı davranan yeri kapıyor.

Dün akşamki ilk konserin sürprizleri Ali Somay, Yüzyüzeyken Konuşuruz ve The Away Days oldu. Yaklaşık 75 kişi, konfor arayışına girmeksizin nereyi bulduysa oraya oturdu. Konser tam vaktinde başladı, kimse kimseyi rahatsız etmedi ya da konserin atmosferini bozacak bir davranış sergilemedi. Tek amaç müziğin keyfini çıkarmaktı ve öyle de oldu. Olay, bir oturma odasında gerçekleşince, müzisyenlerle dinleyiciler arasındaki hiyerarşi de ortadan kalktı. Karşılıklı esprilere dönüşen diyaloglar, mola anlarında sohbetler, sahneyi toparlarken yardımlaşmaya dönüştü. Konser sonrasında konuştuğumuz The Away Days grubu, bu etkileşimin sahne performanslarına da yansıdığını şöyle özetledi: "Burada gerçekten sizi dinlemeye geldiklerini hissediyorsunuz. İnsanların sosyalleşmek için geldiği bir mekanda fonda çalan müzik değilsiniz. Bu da müziğe daha çok odaklanmamızı sağladı."

Sofar Sounds zincirini İstanbul'a taşıma fikrinin arkasında ise iki genç kadın var: Eda Demir ve Gözde Tekay. İkisi de hayalini kurduklarını bir projeyi hayata geçirmenin heyecanı içinde dün akşam herkesle yakından ilgilendi. Tekay aynı zamanda konsere de ev sahipliği yapan isim. İlk konser olmasına rağmen 450 kişinin gelmek istediğini, Sofar konserlerinin bundan böyle her ay gerçekleşeceğini gözleri parlayarak anlattı. Davet edilecek müzisyenleri belirlemekteki kriterleri ise oldukça net: Önemli olan özgün bir müzik olması, grubun/ müzisyenin kendilerine ait şarkılarının olması. Sofar projesinin amacı, yerellikten gücünü alan bir global komünite yaratmak. O yüzden her barda çalan grubu buraya davet etmenin bir anlamı yok.

Bu durumda geriye tek bir soru kalıyor: Komşular... Müzisyenler bu yüzden düşük tuşe çalıyor. Konserler de görece erken saatte yapılıyor. Tabi bunlar yine de komşuları ikna etmek gerekmediği anlamına gelmiyor. Belki de en iyisi onları da davet etmek.

Sofar Sounds müziği sevenler için paylaşıma dayalı bambaşka bir kültür yaratmaya aday. Müsaitseniz size de gelecekler.