Güncelleme Tarihi:
Sivrisinek kovucu ürünler üreten bir firmanın hazırladığı broşüre göre, 30 milyon yıldan fazla süredir var olan sivrisinekler, bu süre içinde insanları bulup ısırma konusunda “uzmanlaştı”.
Asıl kuşları, kemirgenleri ve büyük memelileri tercih eden sivsineklerin bunlardan birini bulamamaları halinde insanları hedef seçtiği belirtildi.
“Kimyasal, görsel ve sıcaklık” olmak üzere üç farklı algı sistemleri bulunan sivrisineklerin karbondioksidi ve laktik asidi 36 metre uzaklıktan algılayabildikleri, insan teri içindeki bazı kimyasalların da bu canlılar için “çekici” olduğu bildirildi.
Güneşin doğuşu ve batışı sırasında en fazla aktif oldukları, dolunay dönemlerinde ise aktivitelerinde 500 kattan fazla artış meydana geldiği bildirilen sivrisineklerin sıcaklığı çok iyi algıladıkları için yakınlarındaki kuşlarla memelileri çok rahat fark edebildikleri belirtildi.
Giysileri çevreyle kontrast oluşturanlarla hareket halindekilerin sivrisinekler için kolay hedef haline gelebileceği uyarısında bulunularak, şunlara dikkat çekildi:
Yalnızca dişi sivrisinekler ısırır.
Bunların ısırdığı sırada salgıladıkları tükürükte kanın pıhtılaşmasını önleyici proteinler bulunur.
Az da olsa tükürüğün, ısırığın üzerinde kalmasından dolayı vücudun bağışıklık sisteminin devreye girmesiyle burada şişme ve kaşınmayla sonuçlanan alerjik bir reaksiyon oluşur,
Sivrisinekler sıtma, lyme hastalığı, ensefalit, dengue ateşi, fil ayağı gibi birçok hastalığa neden olur.
Algı sistemlerini şaşırtarak hedefi algılanmaz hale getirdiği için sivrisineklerden “DEET” kimyasalını içeren sprey ya da losyonlarla korunulabilir.