Sismik izolasyonla deprem daha az hissedilecek

Güncelleme Tarihi:

Sismik izolasyonla deprem daha az hissedilecek
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2011 12:14

Van'da yaşanan felaketin ardından yeniden ülke gündemine oturan depremle ilgili olarak binaların güçlendirilmesi gündeme geldi. Uzmanlar, büyük bir bölümü kaçak olduğu belirtilen binaların, yıkmaya gerek kalmadan sismik izolasyon sistemiyle depreme dayanıklı hale getirilebileceğine dikkati çekiyor.

Deprem İzolasyon Derneği Başkanı Mircan Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, deprem izolasyonunun ısı ya da su izolasyonu gibi bir kavram olmadığını belirterek, yapıların depreme karşı korunması için gerekli teknolojik cihazların tasarlanması ve uygulanması anlamına geldiğini söyledi.

Deprem izolasyonunun basitçe “yapıyı zeminden ayırmak” olarak açıklanabileceğini ifade eden Kaya, bunun ise özel tasarlanmış ve üretilmiş cihazlarla sağlandığını kaydetti.

Kaya, genellikle temel seviyesine konan bu cihazlarla deprem sarsıntısının büyük bir kısmının bertaraf edilerek, üst yapıya etki etmesinin önleneceğine dikkati çekerek, böylece hem can hem de mal güvenliğinin sağlanacağını dile getirdi.

Depremin tüm yapılara bir enerji olarak etki ettiğini belirten Kaya, şöyle konuştu:

“Yapıların depreme karşı güçlü kılınmasında konvansiyonel yaklaşım yapı elemanlarını deprem enerjisine karşı koyacak şekilde tasarlamak ve inşa etmektir. Yapılar, depreme dayanıklı yapı tasarım kriterlerine uygun projelendirilip inşa edilseler bile, ki bu ülkemizde hiçbir dönemde gereği gibi uygulanamamıştır, depremler sırasında can ve mal güvenliği sağlamak açısından yeterli değildir.

Deprem izolasyonu basitçe, deprem enerjisinin üst yapıya etki etmesine engel olmak demektir ve bu yöntem yapıların deprem kuvvetlerine karşı korunmasında en etkili yöntemdir. Binalar ile zemin arasına yerleştirilen cihazlar yapının ihtiyaç duyduğu esnekliği sağlayarak deprem enerjisinin üst yapıya geçmesine engel oluyorlar. Teknik olarak sağlanan şey, deprem periyodunu ötelemektir. Bunu sağlamak için yapılarda bazı teknolojik cihazlar kullanılır. Bu yapı, zemin üzerine kurulmuştur ve deprem oluştuğunda, deprem kuvvetleri doğrudan üst yapıya intikal edecektir. Depremin şiddetine bağlı olarak da yapıda hasarlar, can ve mal kayıpları oluşacaktır. Deprem izolasyonuyla bina ile zemin arasına bazı cihazlar yerleştirilir. Bu cihazlar deprem enerjisini yutarlar, yapıya bir esneklik kazandırırlar ve üst yapıdaki deprem titreşimini azaltırlar. Böylece can ve mal güvenliği sağlarlar. Deprem riski yüksek olan bölgelerdeki en etkili koruma yöntemidir ve yalnızca can güvenliği değil aynı zamanda mal güvenliği de sağlar”

-Kavram eski, kullanımı yeni-

Mircan Kaya, modern deprem izolasyonu veya sismik izolasyon kavramının 100 yıldan daha eski, kullanımının ise o kadar eski olmadığını söyledi.
Yeni Zelanda'da geliştirilen teknolojinin, bugün ABD, Japonya, Çin, Avrupa ülkeleri, Yeni Zelanda ve Rusya gibi pek çok ülkede yaygın olarak kullanıldığına dikkati çeken Kaya, Japonya'da 1995 Kobe depreminden sonra sismik izolasyon teknolojilerinin kullanımının hızla arttığını vurguladı.

Türkiye'deki uygulamalar

Kaya, “İstanbul Köprü ve Viyadüklerinin Depreme Karşı Güçlendirilmesi Projesi” kapsamındaki Boğaz Köprüsü, Ortaköy ve Mecidiyeköy viyadüklerinin, bu teknolojinin önemli örnekleri arasında yer aldığına işaret ederek, Ankara-İstanbul arası yüksek hızlı tren projesi güzergahı üzerindeki köprü ve viyadüklerde de sismik izolasyon sağlayan özel cihazlar kullanıldığını anlattı.

Sakarya Viyadükleri'nde de sismik izolatörler kullanıldığını kaydeden Kaya, “Halen gündemde olan ve önümüzdeki dönemde inşa edilmesi planlanan hem demiryolu hem de otoyol köprüleri tasarım aşamasından itibaren deprem etkileri dikkate alınarak ileri mühendislik yöntemleriyle inşa edilecektir. Bunların arasında Gebze-İzmir Otoyolu üzerindeki köprü ve viyadükler en önemlilerindendir. Hem T.C Karayolları hem de T.C Demiryolları güzergahların depremselliğine dikkat edilerek tasarım yapılmasına azami önem göstermeye başlamıştır. Ayrıca karayolları ve demiryolları üzerindeki köprü ve viyadükler, eğer güzergahlar deprem bölgelerinden geçiyorsa mutlaka sismik izolasyon düşünülerek projelendiriliyor. Ülkemizde köprü ve viyadüklerde daha çok kullanılıyor. Genel olarak, zaten köprü ve viyadüklerimizin deprem performansları her zaman çok daha iyidir” diye konuştu.

Yüzde 10 gibi bir maliyet

Kaya, uygulamanın, yapının gereksinimlerine bağlı olarak değişkenlik göstermekle birlikte kabaca yapı maliyetinin yüzde 10'u gibi bir ek maliyet getirdiğine işaret ederek, ancak her yapının gereksinimlerine göre özel çözüm üretmek ve maliyet analizi yapmanın en doğru çözüm olduğunu anlattı.

Mevcut yapılarda da sismik izolasyonun kullanılabildiğini ifade eden Kaya, “Özellikle gelecek nesillere aktarılması gereken tarihi eserler gibi önemli mevcut yapıların güçlendirilmesi önemlidir. Yapının değeriyle ölçüldüğünde uygulanacak sismik izolasyonun getireceği ek maliyetin bir önemi yoktur. Gelişmiş ülkelerdeki pek çok tarihi eser bu bakış açısıyla güçlendirilmektedir” dedi.

Kaya, derneklerinin, merkezi İtalya'da bulunan Deprem Karşı Koruma Sistemleri Uluslararası Birliği'nin (ASSISI) üyesi olduğunu belirterek, dernek olarak Türkiye'de de Japonya'daki gibi esnek binalar oluşturmayı amaçladıklarını söyledi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!