'Sırtı alın terinden yanayım’

Güncelleme Tarihi:

Sırtı alın terinden yanayım’
Oluşturulma Tarihi: Eylül 06, 2019 08:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, uzun zamandır söz ettiği ‘yeni siyaseti’ anlatırken, “Sırtı kalınlara karşı vatandaşın alın terinden yanayım. Yeni siyasetimizin ana omurgası da budur” dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin 31 Mart yerel seçimlerinde başarılı olduğu Eskişehir’in Alpu, Seyitgazi, Han ve Mahmudiye belediyelerini ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, ziyaretleri sırasında yaptığı konuşmalarda şunları söyledi:

Haberin Devamı

SİYASETTE YENİ SAYFA

“Siyasette yeni bir sayfa açtık. Siyasette kavga, gerginlik istemiyoruz. Türkiye bir ateş çemberi içinde, Türkiye’nin kavgasız yönetilmesini istiyoruz. Belediye başkanımız da hizmet yaparken kimse arasında ayırım yapmayacak. İstediğimiz bir şey daha var belediye başkanlarından; harcadığınız her kuruşun hesabını vereceksiniz. Kime? Millete. Çünkü harcanan para belediye başkanın parası değil sizlerin parasıdır.

TERMİK SANTRALA İZİN VERMEYİN

(Alpu) Buranın önemli bir ovayı bünyesinde taşıdığını biliyorum. Burada kömür santralı yapmak istediler, bunun mücadelesinin verildiğini de gayet iyi biliyorum. Bu mücadeleden şimdilik galip gelmiş durumdasınız. Ama emin olun bir süre sonra, aynı şeyler yeniden gündeme gelebilir. Buna izin vermeyiniz. Bereketli topraklar kömür tozları ile mahvolmasın. Buraya bir kömür santralı yapılırsa en büyük zararı çiftçiler görür.

Haberin Devamı

YENİ SİYASETİN ANA OMURGASI

Bütçenin durumu pek parlak değil. Türkiye yönetilmiyor, savruluyor. Ekonomik kriz var. Kim ödüyor faturasını? Sıradan vatandaş, gariban, çiftçi, emekli, esnaf ödüyor. Sizler ödüyorsunuz bu faturayı. Peki köprü, yol yapıyoruz diyorlar. İhale verdiler, dolar garantisi verdiler. Niye onları Türk Lirası’na çevirmiyorsun. Hep sırtı kalınlar mı kazanacak bu ülkede. Bu ülkede işçi, emekli, çiftçi, esnaf kazanmayacak mı? Hep sırtı kalınlar mı kazanacak? Ben bunun mücadelesini veriyorum. Sırtı kalınlara karşı vatandaşın alın terinden yanayım. Yeni siyasetimizin ana omurgası da budur.

KAVGASIZ GÜRÜLTÜSÜZ

İşsiz olan sadece CHP’liler değil ki. Her aileden, her partiden işsiz var. Üniversite bitirmiş, işsizim diyor. Bir çocuğu üniversitede okutmak kolay mı? Anneler, babalar boğazlarından kesiyor çocuğum okusun diye. Mezun ediyorsun, işsiz. Saraydakilerin çocukları işsiz mi? Hepsinin durumları çok iyi. O nedenle yeni bir siyaset anlayışı. Kavgasız gürültüsüz ama doğruları söyleyen, doğruların arkasında giden. Baskı gelebilir, hiç umurumda değil. Tehditler gelebilir, hiç umurumda değil. Ben fakirin, fukaranın, yoksulun, çiftçinin, esnafın hakkını, hukukunu savunmak zorundayım.

Haberin Devamı

SİZİ SEVİYORUM

Sizleri seviyorum. Hangi partiden olursa olsun, hiçbir vatandaşımı ayırmıyorum. Her vatandaşımın verdiği oya saygı gösterdim. Ama demokrasiye beraber sahip çıkacağız. Demokrasi ne demektir? Demokrasi gücün kontrol edilmesi demektir. Bir kişiye her türlü yetki verilmez. Bütün yetkileri bir kişiye verirseniz bu yürümez. Söyledim, ‘Cumhurbaşkanı tarafsız olsun.’ Hepimizin başkanı olacaksa tarafsız olması lazım. Bütün yetki bende olsun diyor. Olmaz.

3 MİLYON DAHA GELECEK

Belki içinizde kızanlarınız var. Suriyelilere kızmaya hakkınız yok, kızacağınız adam belli. Suriyelileri kim getirdi? Suriye politikası başından beri yanlıştı, halen yanlıştır. Şimdi göreceksiniz 3-3.5 milyon Suriyeli daha gelecek. Bu nasıl bir dış politika? Bu politikayı hayata geçireni istemiyorum diyeceksin. Ortadoğu’da savaş çıkıyor; kim birbirini öldürüyor? Müslümanlar birbirini öldürüyor. Bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, diyor ki ‘Yeni silahlarımız çıktı buyurun birbirinizi öldürün, köşeyi dönelim.’ Bu politikayı görmeyen bir devlet yönetimi olmaz.

Haberin Devamı

BİR AY DEĞİL 24 SAAT

Fabrikaları da sattılar. Bu devletin ordunun silah fabrikası satılır mı? Sakarya’daki tank palet fabrikasını kime satıyorsunuz? Katar ordusuna satıyorsunuz. ‘50 milyon dolar para bulamadık’ diyor. Onun için. Miting meydanlarında söyledim, 'Vazgeç, bir ay içinde 50 milyon doları bulmazsam siyaseti bırakacağım' dedim. Aynı şeyi şimdi söylüyorum fakat süreyi daha da kısaltıyorum. Geçen yurt dışında, iş dünyasının önemli insanlarından olan, fabrikası, mağazaları olan birisi telefon etti. Dedi ki, ‘24 saat içinde 50 milyon doları ben veririm. Yeter ki Katar’a o fabrikayı vermesinler’ dedi."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!