Sırpların ölüm kampından kadın kıyafetiyle kaçtım

Güncelleme Tarihi:

Sırpların ölüm kampından kadın kıyafetiyle kaçtım
OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 30, 2003 00:00

Hürriyet, Bosna Hersek'te Sırp soykırımının en yakın tanıklarından Fikret Aliç'i Danimarka'da buldu. Trnoplje esir kampında tutulurken bir deri bir kemik çekilmiÅŸ fotoÄŸrafının Time Dergisi'ne kapak olması sonucu tüm dünyanın tanıdığı Fikret Aliç, savaşın korkunçluÄŸunu ve yaÅŸadıklarını Hürriyet'e anlattı.Fikret Aliç'in Trnoplje esin kampında, bir deri bir kemik kalmış fotoÄŸrafının Time'da 1992'de yayımlanmasından sonra, dünyanın gözü Bosna Hersek'e çevirdi. Bosna Hersek'in Türkiye'nin yardımlarıyla ayakta kalabildiÄŸine dikkat çeken Fikret Aliç, bugün 32 yaşında ve Danimarka'nın bir köşesinde gizli bir adreste yaşıyor. Danish Cnow'a ait bir et kesim fabrikasında çalışan Aliç, başından geçenleri anlatırken sanki olayları yeniden yaşıyor. KonuÅŸurken gözleri dolan ve hüzünlenen Fikret Aliç, savaşı yaÅŸayan bir kiÅŸi olarak Irak savaşının anlamsız olacağını, sorunun görüşmelerle çözülmesi gerektiÄŸini savunuyor. Fikret Aliç Hürriyet'in sorularını şöyle yanıtladı.KARÅžI GELEN ÖLÃœYORDUFikret bize olayların nasıl baÅŸladığını ve esir kampına nasıl düştüğünü anlatır mısın?- Her ÅŸey 24 Mayıs 1992'de hava saldırılarını haber veren sirenlerin çalmasıyla baÅŸladı. Biz ormana kaçtık. Birçok insan kaçarken öldürüldü. Bazıları da teslim oldu. 5 Haziranda ailemin durumunu merak ederek geri döndüğümde yakalandım ve Keraterm esir kampına götürüldüm. Orada bize gece gündüz iÅŸkence edildi. Sırp askerler, bizi birbirimizle dövüştürüp seyrediyorlardı. Beni de yeÄŸenimle birkaç kez dövüştürdüler. Emirlere karşı gelenleri öldürüyorlardı. Orada yıllardır birlikte yaÅŸadığımız Sırp komÅŸularımızı, tanıdığımız taksi ÅŸoförlerini gördüm. Birden düşmanımız olmuÅŸlardı. Kampta bir salonda kalan onlarca insanı bir günde öldürdüler. Kamyona koyup bilmediÄŸimiz bir yere götürüp attılar. Kamptaki bin 500 kiÅŸiden sadece 800 kiÅŸi kaldı. Bizi daha sonra Trnoplje kampına götürdüler. Orada 5 bin esir vardı. Ben açlıktan 48 kiloya düştüm. Peki esir kampından nasıl kurtuldun?- Esir kampına gazeteciler gelip bizlerle röportajlar yaptılar. Bir kadın gazeteci, kamptaki kadınların serbest bırakılacağını söyledi. Ben kaçmaya karar vermiÅŸtim. Kamyonlar kadın ve çocukları almaya gelince kadın kıyafetleri giyerek kadınların arasına karıştım. Cenevre Protokolü çerçevesinde Bosnalı askerlere teslim edildik. Hemen Travnik Hastanesi'ne yatırıldım. 10 Gün komada kaldım. Bir ay tedavi gördükten sonra tanıdığım kadın gazeteci sayesinde önce Hırvatistan'a, oradan da Slovenya üzerinden 15 Eylül 1993'de Danimarka'ya geldim. Åžimdi iyi bir iÅŸim var. Psikolojik tedavi görüyorum.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!