Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2003 00:00
Yeni Cami'nin Hünkár Mahfili'nden sonra, ikinci çini soygunu skandalı, 387 yıllık Sultanahmet Camii'nde patlak verdi. Hünkár Mahfili'ni ve imam kapısının avlusunu süsleyen paha biçilmez çinilerin tarih yağmacıları tarafından söküldüğü ortaya çıktı. Yarın Topkapı Sarayı’ndan Kaşıkçı Elması da çalınırsa şaşırmayın.Sultan Birinci Ahmet tarafından Mimar Sedefkár Mehmet Ağa'ya yaptırılan, çinilerinin renginden dolayı Avrupalıların ‘‘Mavi Cami’’ olarak tanıdıkları Sultanahmet Camii'nde, 1978-1986 yılları arasında müteahhit Sabri İlter'in yürüttüğü restorasyon çalışması yarım kaldı. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün yan kuruluşu olan Vakıf İnşaat tarafından yeniden başlatılan çalışma 1992 yılında tamamlandı. İçinde özel ibadet odaları bulunan Hünkár Mahfili, o günden bu yana ziyaretçilere kapalı tutuluyor. Meraklı bakışlardan ısrarla saklanan özel bölümün duvarlarındaki çinilerin yerinde yeller esiyor. Bir kumaş gibi kullanılan İznik çinilerinin ne kadarının çalındığı hakkında hiçbir kayıt yok. Özel odaların sedef kapıları perişan durumda. Odadaki abdest leğeninde de sanki harç karılmış.Yeni Cami'deki çini soygununa kadar kapısı cami hizmetlisinde bulunan anahtarla kilitlenen Hünkár Mahfili, imam odası ve zamanında bir kütüphanenin bulunduğu bölüm, soygundan sonra Sultanahmet Camii Koruma ve İhya Derneği tarafından monte ettirilen bir alarm cihazı ile korunmaya çalışılıyor.Caminin yapımından sonra zamanın ünlü hat üstadı Kasım Ubari tarafından yazılan ve Sultan Birinci Ahmet'in yaptırdığı eseri öven hatların yerine de, sıradan tabloların asıldığı ortaya çıktı. Sultan Birinci Ahmet'in, gümüş halkalı ipek kemere sardığı mücevherleri mihrabının temeline koyduğu caminin, şadırvan ve kurşun sundurmaları da artık mevcut değil.ÇİNİSİ KALMAYAN HÜNKÁR MAHFİLİPadişaha özel namaz bölümüHünkár Mahfili (Hünkár Dairesi) Osmanlı camilerinde padişahların ibadetine ayrılan özel bölümdür. Zeminden yüksekte yapılır, ayrı girişi ve merdiveni vardır. Çevresi caminin içini görebilecek biçimde kafesli ve küçük pencerelidir. Kimileri küçük bir daire biçiminde donatılmıştır. İstanbul'da Fatih, Sultanahmet, Süleymaniye, Yeni Valide Sultan külliyelerinin, Edirne'de Selimiye Camii'nin Hünkár Mahfilleri, özgün örnekler olarak tarihi önem taşımaktadır.
button